Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Xwebûn Gazetesi Editörü Rohat Bulut’un Mêrdin’den Amed’e gelirken plakasız araç ile aracı durdurularak tehdit ve darp edilmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.  

Gazetecilere yönelik hak ihlallerine her gün yenilerinin eklendiğinin belirtildiği açıklamada, “Bu kez hedefte derneğimizin üyesi ve önceki dönem yöneticimiz olan Rohat Bulut’tu” denildi. Bulut’un plakasız ve polis olduğunu söyleyen kişilerce Mêrdin’den Amed’e dönerken durdurulduğu kaydedilen açıklamada, “Bulut’tan kimliğini göstermesini istemiş, kimliğe baktıktan sonra bağırıp hakarette bulunmuşlardır. Ayrıca fiziki şiddet kullanarak Bulut’u arabadan indirmiş, saçlarından çekiştirerek, arabaya yaslanmasını sağlamışlardır. Bulut’un itiraz etmesi üzerine hakaretlerini sürdüren şahıslar, ‘Her zaman hukukun arkasına saklanıyorsunuz. Zannetmeyin yaptıklarınız yanınızda kar kalacak. Her zaman sizi takip ediyoruz’ şeklinde tehdit etmişlerdir” denildi.

'BİZZAT DEVLET GÖREVLİLERİ TEHDİT ETTİ'

Bulut’un açıkça tehdit edildiğinin vurgulandığı açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
"Bizler gazetecilerin daha güvenli ve özgür bir ortamda çalışmasının sağlanması için çaba gösterirken, bu güvenliğin bizzat devletin resmi görevlileri tarafından tehdit ediliyor olması bizleri derinden endişelendirmektedir. Gazeteci cinayetlerinden tutalım, işkence, alıkoyma, kaybedilme ve daha birçok hak ihlalinin yaşandığı bir ülkede elbette bu tarz yönelimler endişelerimizi arttırmaktadır. Bu nedenle gazeteci arkadaşımıza yapılan bu muameleyi kabul etmiyoruz. Bununla birlikte yargı organlarının bir an önce devreye girerek, bu saldırıyı gerçekleştiren kişilerin tespit edilmesini ve haklarında gerekli cezai işlemin başlatılmasını istiyoruz.

 'GAZETECİLERİ KORKUTMAZSINIZ'

Ayrıca belirtmek istiyoruz ki; bu tarz yönelimlerle gazetecileri korkutamazsınız. Biliyoruz ki buradaki amaç gazetecileri sahadan koparmak, yıldırmak, çalışamaz hale getirmektir. Rohat Bulut arkadaşımız bundan önce defalarca gözaltına alınmış, tutuklanmış, yargılamalara maruz kalmıştır. Birkaç kendini bilmezin tehdit ve saldırılarına boyun eğmeyecektir. Bu vesileyle hem gazeteci meslektaşlarımız, hem ulusal ve uluslararası basın meslek örgütlerini dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz. Yine demokratik kurum ve kuruluşlar ile tüm kamuoyuna da kendilerinin sesi, soluğu olan gazetecilere sahip çıkmalarını, onları yalnız bırakmamaları çağrısında bulunuyoruz.”