Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük mutlak tecridin kaldırılması ve Kürt sorununun demokratik çözümü için fiziki özgürlüğünün sağlanması talebiyle Kurdistan kentlerinde başlatılan ‘Büyük Özgürlük Yürüyüşü’ devam ediyor. 15 Şubat’ta kadar devam edecek yürüyüşün Wan kolunda yer alan MED Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED) Eşbaşkanı Emine Kaya, yürüyüşü ANF'ye değerlendirdi.

TECRİT KIRILANA KADAR MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK

Tecridin insanlığa karşı suç olduğunu vurgulayan Kaya, "Kürt ve Ortadoğu halklara sirayet etmiş bir tecrit politikası var. İktidarın Kurdistan’da yürüttüğü bir savaş var. Bu yürüyüşümüz kararlı bir şekilde devam ediyor. Bazı engelleme olmasına rağmen yürüyüşümüzü belirlediğimiz tarihte bitireceğiz. Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan mutlak tecrit kırılana kadar mücadelemiz devam edecek" dedi.

DAVAMIZDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne kavuşması gerektiğini vurgulayan Kaya, “Yürüyüşümüzün temel hedefi ve talebi budur. Büyük bir mücadele içerisindeyiz. Halkımız ile birlikte bu mücadelemizi sonuca ulaştıracağız. Bugün mevcut iktidar tecrit politikasıyla siyasetine yön veriyor. Bizler bunun önüne geçmek için bugün adını 'Büyük Özgürlük Yürüyüşü' koyduğumuz bu yürüyüşümüze başladık. Halk tarafından büyük bir sahiplenme var. Yürüyüşümüz, her yerde müthiş bir coşku ve sevinçle karşılanıyoruz. Yürüyüşümü engelleme çalışanlar çok iyi bilsin ki; bizler halkımızla birlikte bu haklı ve meşru davamızdan vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.

ONURLU BİR YAŞAMI HEP BİRLİKTE İNŞA EDELİM

İktidarın güvenlik güçleri eliyle yürüyüş engelleme çalıştığını belirten Kaya, "Bütün baskı ve engellemelere rağmen yürüyüşümüzü devam ettiriyoruz. Onlar ne kadar engellemek isteseler de bizler kararlı bir şekilde yolumuza devam ediyoruz. Bu tarihi direnişi hepimiz sahiplenmeliyiz. Tecrit sorunu ,sadece cezaevlerinde açlık grevi eylemlerini başlatan arkadaşlarımızın ve Adalet Nöbeti tutan annelerimizin sorunu değil, hepimizin sorunudur. Herkesin elinden geldiğince bu mücadelenin içinde yer alması lazım. Ancak ve ancak mücadele sayesinde tecrit boşa çıkacaktır. Özellikle kadınlarımızın bu mücadelenin başını çekmesi lazım; çünkü savaşın en büyük zararını biz kadınlar görüyoruz. Bu tarihi süreçte bizlere büyük sorumluluk düşüyor. Ortadoğu’da ezilen bütün halkların başlatılan yürüyüşe destek vermesini bekliyoruz. Gelin hep beraber bu zulme son verelim, hep birlikte onurlu bir yaşamı inşa edelim" şeklinde konuştu.

ZAMAN MÜCADELE ZAMANIDIR

"Bu yürüyüş, aynı zamanda faşizme karşı direnen halkların yürüyüşüdür" diyen Kaya, sözlerini şu şekilde tamamladı: "Bugün zindanlarda açlık grevleri var. Tutsaklar dört duvar arasında direniyorlar. Hukuksuzluğa karşı insanlar bedel ödüyor. En büyük bedeli her zamanki gibi Kürt halkı ödüyor. Artık herkesin sorumluk alarak elini taşına altına koyma zamanıdır. Zaman mücadele zamanıdır, birlik olma zamanıdır. Gelin hep birlik olalım, beraber olalım. Ulaştığımız her yerde taleplerimizi haykıracağız. Meşru ve haklı olduğumuz bu mücadelemiz sonuca verene kadar direneceğiz."