KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı açıklamasında şunlar belirtildi:
“Gerici faşist çeteler saldırtılarak Suriye'de kaosun ve çatışmaların yeniden derinleşmesi amaçlanmaktadır. Bu amaçla Türkiye'nin besleyip koruduğu ve yönlendirdiği çeteler başta Halep'e saldırmış ve ardından Hama ve diğer kentlere yönelmişlerdir. Eş zamanlı olarak Şehba'ya yönelik de işgal saldırısı başlatılmıştır. Öte yandan Kuzey ve Doğu Suriye'nin tümüne yönelik saldırılar olmaktadır. Ne yazık ki Suriye devleti saldırılar karşısında irade ortaya koyamamış, halkı savunma tutumuna girmemiş, çetelerin yöneldiği bütün yerleri terk etmiştir. Bu durum bütün Suriye halklarını katliam tehlikesiyle yüz yüze bırakmıştır.
Ortadoğu ve Suriye'ye yönelik küresel bir plan işletilmektedir. Türk devleti bu durumdan yararlanarak soykırımcı, sömürgeci, ırkçı, yayılmacı amaçlarını hayata geçirmeye çalışıyor. Bu temelde en başta Kürt halkının ve halkların kazanımlarını ortadan kaldırmak ve Kürt soykırımını gerçekleştirmek istiyor. Çetelerin başlattığı saldırıların arkasında Türk devleti ve Türk devletinin söz konusu amaçları vardır. Bunun Suriye ve Ortadoğu'ya daha fazla katliam ve soykırım getireceği, halkları birbirine kırdıracağı, sorunları daha da derinleştireceği çok açıktır. Gerek Suriye'de gerekse de Ortadoğu'da Türk devletine rol vermek son derece tehlikeli sonuçların ortaya çıkmasına yol açacaktır.
TÜRK DEVLETİNİN TEMEL AMACI DEMOKRATİK ÖZERK YÖNETİMİ ORTADAN KALDIRMAKTIR
Biz hareket olarak baştan beri Suriye'de bütün halkların bir arada, eşit, özgürce yaşamasından yana olduk ve bunun gerçekleşmesi için çaba içerisinde olduk. Demokratik bir Suriye'nin yaratılması bütün Suriye halklarının yararına olan tek doğru çözüm yöntemiydi. Demokratik Suriye'nin inşa edilmesi aynı zamanda Ortadoğu'nun da demokratikleşmesine ve sorunların çözülmesine ciddi katkısı olacak bir proje olarak inandık. Bu inancımızı koruyor ve sürdürüyoruz. Türk devleti ise ırkçı, soykırımcı, yayılmacı emellerle Suriye'deki duruma müdahale etmiş ve bununla Suriye'nin demokratikleşmesinin ve Ortadoğu'da demokratikleşmenin gelişmesinin önünü tıkatmıştır. Kürt düşmanı bir zihniyetle Suriye'ye yaklaşmış, demokratik özerk yönetimi ortadan kaldırmayı temel amaç olarak belirlemiştir. Bu da Suriye'de çözümsüzlüğün derinleşmesine yol açmıştır. Türk devletinin amacı demokratik özerk yönetimi ortadan kaldırmak, Suriye'de demokratik bir çözümün gelişmesini önlemek, Suriye'yi kendi denetim sahasına almaktır. Bugün çeteler eliyle yeniden başlatılan saldırılar da bu amaçla olmaktadır. Türk devleti çetelerin saldırısıyla birlikte Rojava'ya yönelik harekete geçme ve Rojava'yı işgal ederek devrimi ortadan kaldırma hazırlığı içerisindedir.
Hem Rojava'da hem bütün Suriye'de olağanüstü bir süreç yaşanmaktadır. Türk devleti ortaya çıkan durumdan yararlanarak işgal ve soykırım politikalarını hayata geçirmeye çalışıyor. Bu amaçla hem çeteleri saldırtarak hem de kendisi harekete geçerek Kuzey ve Doğu Suriye'yi işgal ederek katliamlar yapma ve özerk yönetimi ortadan kaldırma çabası içerisindedir. Buna karşı halklarımız her yerde öz savunma temelinde örgütlenmeli, kendini savunmalı, işgale ve katliamlara izin vermemelidir. Ortaya çıkan tehlikeler ancak halkın kendi öz savunmasını geliştirerek aşılabilir. Halkımız teyakkuzda olmalı, başka yerden yardım gelmesini beklemeden kendi savunmasını kendisi yapmalıdır. Halkımız bulunduğu her yerde savunma güçleriyle birlikte hareket etmeli ve bütünleşmelidir. Süreç, Devrimci Halk Savaşının geliştirilmesini hayati kılmıştır. Bu temelde halklarımız öz savunmasını geliştirerek Devrimci Halk Savaşı stratejisi temelinde örgütlenmeli ve hareket etmelidir. "