Colemêrg Belediyesi’nin AKP-MHP iktidarı eliyle gasp edilmesiyle başlayan nöbet eylemleri sürüyor.

İZMİR

Tevgera Jinên Azad (TJA), DEM Parti, Emek Partisi (EMEP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sosyalist Meclisler Platformu’nun (SMF) Sümerbank önünde başlattığı "Adalet Nöbeti" sürüyor. ”Kayyuma karşı adalet nöbetindeyiz” yazılı önlüklerin giyildiği eylemde, “Kayyum darbedir. Belediyeler bizimdir. Gasp edemezsiniz. Kayyuma karşı nöbetteyiz” pankartı açıldı. “Halkın iradesi kazanacak”, “Kayyumları kabul etmiyoruz” yazılı dövizler taşıyan kitle sık sık “Bijî berxwedana Colemêrgê” ve “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam” sloganları attı.

Eyleme katılan Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski milletvekili Musa Piroğlu,

Kurdistan’da çıkan büyük yangında yaşamını yitirenler için başsağlığı diledikten sonra yağma siyasetinin ülkeyi getirdiği durumun en vahşi örneklerinden birini yaşadıklarını belirtti. Piroğlu, “Kayyum politikası da bununla paralel bir şey. Sanıyorlar ki kayyum sadece bize karşı bir uygulama. Kayyum bir savaş siyasetinin devamıdır. İktidar 7 Haziran’dan bu yana Kürtlere karşı bu politikayla bir araya geldi. İktidar ağır bir yenilgiye uğradı. Şimdi de iktidar, ‘Beni sandıkta yenebilirsiniz ama fiiliyatta yenemezsiniz’ diyor. Colemêrg halkının sandıktaki iradesini yok saymak, bu ülkedeki herkesin iradesini yok saymak demektir” dedi.

Konuşmanın ardından Praksis grubu küçük bir konser verdi ve Ferhat Kılıç pandomim gösterisi yaptı. Eylem, alkış ve sloganlarla sona erdi.

ANKARA 

Ankara Kadın Platformu’nun çağrısıyla kadınlar, Sakarya Caddesi’nde bulunan Çankaya Belediyesi önünde toplandı. “Hakkari için kadınlar nöbette” pankartının önünde oturma eylemine başlayan kadınlar sık sık “Jin, jiyan, azadî” ve “Bijî berxwedana Colemêrgê” sloganlarını attı. Kadınlar eylemde kollarına siyah kurdele bağladı. 

Platform adına açıklamayı yapan Buse Üçer, “Kayyumların ilk icraatı kadınların kurdukları yapıları dağıtmak oldu. Diyarbakır’da kadın daire başkanı kayyum tarafından görevden alındı ve gözaltına alındı. Kayyum demek halka ait olanı kendi menfaati için kullanan, sığınma evlerini, kadın derneklerini, kreşleri, klinikleri, kız öğrenci yurtlarını, şiddet merkezlerini, kadın emeği pazarlarını kapatan demektir” diye konuştu.

KADINLARIN İRADESİNE KAYYUM ATANAMAZ

Buse Üçer, kadın platformu olarak kayyumu kabul etmediklerini vurgulayarak şöyle devam etti: “Savaş, zorbalık, kadın düşmanlığı ile AKP-MHP koalisyonu eş başkanlık sistemi ile kadınların siyasete katılmasını hedef haline getirmiştir. Kazanımlarımızı elimizden almaya çalışmaktadır. Kayyum düzeni aynı zamanda eşbakanlık sistemini de ortadan kaldırmaya çalışmaktadır. Öte yandan önceki kayyum döneminden biliyoruz ki kadınlara hizmet eden hangi kurum var ise kayyum önce onu hedef almaktadır. Biz kadınlar kazanımlarımızı korumaya erkek egemen devlet politikalarının karşısında dayanışmayı büyütmeye devam edeceğiz. Eşbaşkanlık sistemini kriminalize etmeye çalışan AKP-MHP koalisyonu bilsin ki kadınların iradesine kayyum atanamaz. Halkın varlığının görmezden gelindiği bu kayyum darbesi erkek egemen aklın savaş hamlesidir. Biz kadınlar, kadın düşmanı, kayyumlara karşı halk iradesini, demokrasiyi, cinsiyet eşitliğini savunuyoruz. Buradan tüm kadın örgütlerine sendikalara, siyasi partilere, demokratik kitle örgütlerine çağrı yapıyoruz. Mücadeleyi büyütelim, kayyım düzenine her şekilde ve zemine ses çıkaralım, izin vermeyelim.”

‘SADECE KAYYUM DEĞİL İKTİDAR DA GİDECEK’

KESK Kadın Sekreteri Döne Gevher de kadınların uzun süredir alanlarda olduğunu belirterek, “Bugün kayyum sadece Kürt halkının iradesine atanmış değil, her yerde. AKP-MHP iktidarının sistemselleşmiş rejimidir. Mêrdin ve Amed’te yaşanan yangın bugün yaşamımızın her alanında. Bugün bir arada yaşamaya daha çok ihtiyacımız var. Kayyum politikaları aynı zamanda kadın düşmanlığıydı, kadının sesinin kısılmasıydı, kadın kurumlarının askeriyeye, tarikatlara, cemaatlere verilmesiydi. Sadece kayyum değil bu sistem, bu iktidar da gidecek” şeklinde konuştu. 

Kadınların eylemi def ve ağıtlar eşliğinde devam etti.