İstanbul’da özellikle Kürtlerin, Alevilerin yaşadığı mahallelerdeki çete faaliyetleri artmaya devam ediyor. 

Okmeydanı, özellikle hem kent merkezinde hem de büyük bir rant alanı olması sebebiyle çetelerin en çok hedef aldığı alanlardan biri. İktidarın yoksullardan arındırmak istediği Okmeydanı’nda polisin kontrolü altında yoğun bir yozlaşma ve asimile baskısı yaşanırken, polis kendi yapmak istemediği bütün gayri meşru işleri bu çetelere yaptırmaktan geri durmuyor. Özellikle devrimci ve yurtseverlere yönelik yapılan operasyonlar sonrası sessizliğe bürünen semt, son 5 yıldır giderek yozlaşan bir hal aldı. Mahallede son dönemde adına ‘türkü bar’ denilen çok sayıda bar açıldı. Açılan barların hemen hepsinde esrar satışı ve kullanımı olağan hale getirildi. Mahallenin Alevi yoğunluğundan dolayı özellikle seçilen türkü barlarda Alevi deyişleri üzerinden gençlerin ilgisi çekiliyor.

SOKAK ARALARINA KADAR

Semtin ara sokaklarında bile türkü barların açılmasının ötesinde mahallenin neredeyse her sokağında açık bir şekilde uyuşturucu satılıyor. Son dönemde Türk İçişleri Bakanlığı'nın mahallede bulunan bazı küçük çetelere yönelik operasyonları sonrası, var olan çetelerin hareket alanı arttığı için yeni alanları kontrol altına alma hedefi ile çatışmalar yaşanmaya başladı. Kamuoyuna yansıyan haberler dışında neredeyse her gün silahlı saldırıların olduğu Okmeydanı’nda halk, hem polis baskısı hem de çetelerin saldırıları arasında yaşamaya çalışıyor.

ÇETELER POLİS KONTROLÜNDE

Konuştuğumuz esnaf ve yurttaşlar, yaşanan baskılardan dolayı isim vermekten çekiniyor. Çetelerin polis kontrolünde hareket ettiğini, özellikle Cemal Kamacı Spor Kompleksi yanında kurulan karakoldan çetelerin yönetildiğini belirten yurttaşlar, birçok çete elemanının günün belli saatlerinde karakola gittiğini ya da polislerle belli yerlerde buluşup mahalle hakkında bilgi verdiklerini belirtiyor. Bir yıl önce yıkılan Fetihtepe’de polis kontrolünde mahalleye çetelerin girdiğini ve halka evlerini terk etmesi için baskı yaptığını söyleyen yurttaşlar, aynı taktiğin şimdi Okmeydanı’nın diğer mahallelerinde de uygulanmak istendiğini, buna karşı çıkacak olan devrimcilerin ise çok büyük baskı altında olduğunu belirtti.

BOYUN ÇETESİ GÜÇLENDİRİLİYOR

Semtte en çok bilinen çete ise, kamuoyunda ‘Boyun çetesi’ olarak bilinen motorsikletli çete. İktidarın birçok kirli işini yapan çete, Gazi Mahallesi dışında Okmeydanı’nda da güçlü. Yaptıkları silahlı saldırılarla bilinen çete elemanları, saldırılarda motorsiklet kullanmalarından dolayı halk arasında ‘motorlu çete’ olarak biliniyor. Çete son dönemde, başka çetelerden boşalan alanları doldurmak için saldırılarını da yoğunlaştırmış durumda.

Okmeydanı’nda halk, devletin göz yumduğu çete saldırılarının devam edeceğine de inanıyor. Konuştuğumuz bir esnaf, bir hafta önce çetelerin kendinden haraç istediğini, haracı vermediği takdirde vurulacağını açıkça söylediğini belirterek, polise başvuru yapmayı hiç düşünmediğini, çünkü kendisini tehdit eden çete elemanlarından birinin zaten polisle işbirliği yaptığını, bunu da saklamadığını söyledi. 

HALK MAHALLEYİ TERK ETMEK İSTEMİYOR

Fetihtepe’nin yıkılması, halkın oradan tamamen boşaltılmasının, bir daha gelemeyeceklerini bilmelerinden kaynaklı olarak yaşadıkları yerlerden çıkmamak için çetelerin saldırılarına, tehditlerine göz yumduklarını belirten başka bir mahalle sakini, devrimcilerin yokluğunu hissettiklerini, devrimcilerin var olduğu zamanlar çetelerin bu kadar pervasız davranmadıklarını söyledi. 

KAHVE GİRİŞLERİNDE ESRAR SATICILARI

Okmeydanı sokaklarında gezerken yozlaşmanın boyutunu da görme fırsatımız oldu. Bundan 5 yıl önce devrimci yazılamaların olduğu duvarlarda küfürlerin olduğu yazılar mevcut. Kahvehaneler işsiz insanlarla dolu. Bazı kahvehanelerin girişinde esrar satan satıcılar mevcut. Eskiden polis yoğunluğunun hissedildiği sokaklarda şimdi polisten çok çete elemanlarını görmek mevcut. Bazı iş yerlerinin çetelerin elinde olduğu ve paravan yerler olduğunu belirten yurttaşlar, bazı iş yerlerinin sadece uyuşturucu sattığını, uyuşturucu satışını gizlemek için o iş yerlerinin açıldığını iddia etti.

UYUŞTURUCU, FUHUŞ, ALKOL KORKUTUCU BOYUTLARDA 

Okmeydanı’nda uyuşturucu dışında yozlaşmanın diğer bir ayağını da fuhuş çetelerinin varlığı oluşturuyor. Semtte yoğun bir şekilde fuhuş piyasayı oluşmuş durumda. Sokaklarda fuhuş yapan kadınları görmek mümkün değil ancak özellikle bazı evlerin sadece fuhuş için kullanıldığını, çetelerin fuhuş yaptırdıkları kadınları telefon üzerinden aldıkları adreslere araçlarla teslim edip, kadınların kaçma girişimini engellemek için kapıda beklediklerini semtteki herkes biliyor. Uyuşturucu ve fuhuş dışında alkol kullanımının da arttığı semtte, neredeyse adım başı içki satan iş yerlerine rastlamak mümkün. Bazı sokaklarda birden fazla iş yerinin olması ve neredeyse hepsinin de yasak olmasına rağmen gece geç saatlere kadar açık olması, alkol satışına yönelik devletin belli bir tolerans gösterdiğinin de göstergesi olarak karşımıza çıkıyor. Bakanlığın belirlediği saatin 24.00 olmasına rağmen semtte içki satan iş yerlerinin kapanış saati gece yarısını buluyor.

HALKIN TEDİRGİNLİĞİ HİSSEDİLİYOR

Okmeydanı’nda çete faaliyetleri farklı bir boyuta ulaşmış durumda. Çeteler, hem alanlarını genişletmek hem de iktidar için kullanışlı paramiliter birer güç olduklarını ispat etmek için yoğun bir çaba içerisine girmiş durumda. Bundan dolayı da hem çatışmalar hem de halk üzerinde baskılar giderek artıyor. Mahalle halkı, yıllardır yaşadıkları alanlardan çıkmamak için çetelerin baskılarına göz yumuyor. Halkın korkusu, çetelerin onları yaşam alanlarından uzaklaştırıp iktidarın Okmeydanı için düşündüğü planları uygulamalarını sağlamak. Semtte tedirginlik ve korku, her sokakta hissediliyor.