Sêrt'te eylemler sürüyor: Belediye işgal altında

Sêrt'te kayyum darbesine karşı eylemler sürüyor. Eylemdeki konuşmalarda belediyenin işgal altında olduğu ve karakola çevrildiği vurgulandı.

Sêrt Belediyesi eşbaşkanları Sofya Alağaş ve Mehmet Kaysi'nin görevlerinin gasp edilmesi ve belediyeye kayyum atanmasına karşı eylemler 7. gününde sürüyor.

Belediye önündeki eyleme Sêrt Belediye eşbaşkanları Sofya Alağaş ile Mehmet Kaysi, meclis üyeleri, DEM Parti Sêrt Milletvekili Sabahat Erdoğan Sarıtaş, Sêrt'te bulunan siyasi parti ile sivil toplum örgütü temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. 

DEM Parti Sêrt İl Eşbaşkanı Eşref Tekin, "Kayyumlarınızı tanımıyoruz. Alanlarda her zaman söylediğimiz gibi kayyum zihniyeti halk iradesine apaçık bir darbedir. Belediye eşbaşkanlarımızın bir an önce görevlerine iade edilmesi gerekiyor" dedi.  

Önder Apo ile yapılan görüşmelere dikkat çeken Tekin, "Bir yandan bir süreç yürütülürken, bir yandan da Kürt halkı ve çeşitli halkların iradelerine kayyum atamak, yanı başımızdaki halkımıza saldırılarla ölmelerine yol açmak, gazetecilerin cenazelerinin topraklarına getirilmesini engellemeyi yanılgı olarak görüyoruz. Ülkemizde yaşanan hukuksuzluğa karşı alanlarda olacağız, demokratik hakkımızı kullanmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

'BELEDİYE İŞGAL ALTINDA'

Sêrt Belediye Eşbaşkanı Sofya Alağaş, belediyenin 7 gündür işgal altında olduğunu söyleyerek, belediyenin hizmet binasının karakola çevrildiğini belirtti. Kayyum tarafından belediye işçilerinin işten çıkarıldığını hatırlatan Sofya Alağaş, şunları ifade etti:

"Yapılan açıklamayla kelime oyunlarıyla algı yaratılmaya çalışılıyor. Bu kişiler sözleşmeli değil, sözleşmeleri feshedilmiş olamaz. Kimse 'sözleşmeleri feshedildi' deyip algı yaratmaya çalışmasın.76 yaşındaki çalışanı işe aldık. Bu 76 yaşındaki kim biliyor musunuz? Sizden bir önceki kayyumunuzun mağdurudur. Biz onun mağduriyetini giderdik. Bunu biliyorsunuz ama yine de algı yaratmaya çalışıyorsunuz. Siz bu kentteki yüzlerce kişiyi mağdur ettiniz. Kimi mağdur ettiyseniz, onların mağduriyetlerini gidereceğiz. Siz 76 yaşındaki insanı mağdur edecek kadar yüzsüzsünüz. Utanmadan bunun propagandasını yapıyorsunuz. Siz bunu işten çıkarırken utanmadınız mı? Kimse bunların oyunlarına gelmesin. Bilsinler ki yaptıkları açıklamalar dalavere. Anlattıkları her şeyi, attıkları her adımı teşhir edeceğiz. Çünkü attıkları hiçbir adım bu kentin hayrına değil, burada olmaları da halkın hayrına değil. Kayyımı teşhir etmeye devam edeceğiz."

'BİR YANDAN BARIŞ DİYORLAR, BİR YANDAN KAYYUM ATIYORLAR...'

"Biz belediyeyi halkın evi yapacağız dedik, halkın evi yaptık" diyen Sabahat Erdoğan Sarıtaş, "Ama bugün görüyoruz, ilk günden bu yana burayı karakol gibi yapmışlar. Dün arkadaşlarımız belediyeye girmek istedi, engellendiler" diyerek mücadeleye devam edecekleri mesajını verdi. 

Çözüm tartışmalarına dikkat çeken Sabahat Erdoğan Sarıtaş, "Bir tarafta kayyum var, bir tarafta barıştan bahsediyorlar. Kürt halkı için, Türkiye toplumu için eşit yaşam istiyoruz. Kadınların, çocukların katledilmediği, huzurlu, ekonominin yüksek, demokrasinin ilerlediği bir toplumu mücadelemizle yaratacağız. O güne kadar hem özgürlük, barış tartışması yapacağız hem de mücadele edeceğiz. Kürt halkının gerçekliğini tanımayanların karşısında duracağız. Kürt halkının iradesini, kültürünü, kimliğini kabul etmeyenlere karşı mücadele edeceğiz" dedi.

Kayyumun kadın düşmanlığı yaptığını söyleyen Sabahat Erdoğan Sarıtaş, şöyle devam etti: "Kadınların toplumda öncü olmasını istemiyor. Eşbaşkanlığın tüm topluma huzur getirmesini istemiyorlar. Eşbaşkanlık sistemimizden korkuyorlar, ama iyi bilsinler; kirli zihniyetleri kadınlarla gidecek. Kadın kazanımlarına karşı olanların karşısında olacağız. O yüzden diyoruz; bu adı belli olmayan süreç bizim için çok önemli. Bütün arkadaşlarımızla, kurumlarımızla barış için üzerimize düşen için hazırız. Samimiyet olmazsa tüm Türkiye halklarına kaybettirir. Bu hukuksuzluğa karşı hakikati savunuyoruz. Tüm Türkiye halkları bize omuz versin. Huzurlu, demokratik bir gelecek için tüm güçler, kurumlar hem kayyımlara hem de tüm hukuksuzluklara karşı dursun. Birlikte huzurlu yaşamı inşa edebiliriz. Bu uzak değil. Rojava'da direnen, bedel veren halka omuz versin. Toprağını, suyunu taşıyanların sesiyiz. Katledilen kadınların, tacize uğrayan çocukların sesiyiz, iradesi, kültürü tanınmayanların yanındayız, onların sesiyiz. Sesimiz her zaman büyüyor. İnanıyoruz ki barış kesinlikle bizim. Başarıya ulaşacağız. Talancılar, hukuk tanımayanlar gidecek. Bunu çok iyi biliyoruz. Başarı bizimdir."