Yeni işgal operasyonuna Bağdat’tan karşı çıkışlar!

Günlerdir ekranlarda Erdoğan'ın diplomatik, ekonomik ve askeri zaferi temalı yayınlar durmak bilmezken, “es” geçilen konulardan biri de TC’nin bu girişimlerine karşı olan güçlerin rahatsızlığı.

IRAK'TA TC'YE KARŞI ÇIKIŞLAR ARTIYOR

Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 22 Nisan’da Bağdat’ta Irak merkezi hükümeti ile vardığı anlaşmalar sonucunda bölgede yeni bir sürecin adımı atıldı. Ortadoğu’da etkisini arttırmak isteyen Ankara, bu kapsamda Irak merkezi hükümeti ile “Kalkınma Yolu Projesi” başta olmak üzere siyasi, askeri ve ekonomik alanlarda vardığı anlaşmalar ile birçok işbirliğine gitti. AKP-MHP hükümeti söz konusu anlaşmalar ile elde ettiği imkanları ise Kurdistan Özgürlük Hareketi’ne karşı yeni işgal operasyonlarında kullanmak için biriktiriyor. 

ANKARA’NIN ARAYIŞLARI

Gerçekleştirilen anlaşmalar ile bölgede savaş havası yaratmaya çalışan Erdoğan, hem iç kamuoyunda hem de dış politikada tüm dengeleri gerçekleştireceği yeni işgal operasyonlarına göre dizayn etme arayışlarını sürdürüyor. İç politikada CHP ile paslaşmalar, dış politikada ise İran'a “yeşil ışık” yakmak en görünen girişimler olurken, bu kapsamda hem uluslararası hem de bölgede bulunan yerel güçlerle de temaslar yoğunlaştırıldı. 

BAĞDAT’TAKİ KİMİ ÇEVRELERDEN SUDANİ’YE UYARI

Günlerdir ekranlarda Erdoğan'ın diplomatik, ekonomik ve askeri zaferi temalı yayınlar durmak bilmezken, “es” geçilen konulardan biri de TC’nin bu girişimlerine karşı olan güçlerin rahatsızlığı. Söz konusu güçler, Sudani hükümetini Irak'ı yeni bir savaş labirentine koyacak anlaşma ve planlardan uzak durması uyarılarını en üst düzeyde iletiyor. 

Irak’ın yeniden bir savaş sahasına dönmesini istemeyen Irak’lı güçler, Erdoğan’ın Sudani hükümeti ile geliştirdiği yeni anlaşmalarla Türk devletinin Irak’ta yasal olmayan mevcut varlığını “meşrulaştırmaya” çalıştığına dikkat çekiyor. 

FETTİH İTTİFAKINDAN SONRA HUKUK DEVLETİ DE İŞGALE KARŞI 

Irak’ın etkin taraflarından biri olan Fettih İttifakı anlaşmanın hemen akabinde Türk devletinin hayata geçirmeye çalıştığı yeni işgal operasyonuna karşı olduklarını belirtti. Fettih İttifakı üyelerinden Al-Fatlawi, vekalet savaşlarına dahil olmayacaklarını ifade ederken, Nuri El Maliki’nin liderliğindeki Irak Hukuk Devleti Koalisyonu da Türk devletinin yeni işgal operasyonlarına karşı olduklarını söyledi. Bağdat’ta büyük bir nüfus sahibi olan Irak Hukuk Devleti Koalisyonu, Türk devleti ve KDP’nin Irak’ta hayata geçirmeye çalıştığı politikalara karşı önde gelen kesimlerden biri olarak tanımlanıyor. 

‘ANLAŞMALAR TÜRK DEVLETİNİN ÇIKARLARINI ESAS ALIYOR’

ANF’ye konuşan koalisyon üyelerinden Fedal Mawat Kassar El Zarijawî, Erdoğan'ın gerçekleştirdiği anlaşmaların Irak'tan çok Ankara'nın çıkarlarına hizmet ettiğini aktardı. Erdoğan'ın büyük bir seferberlikle bölgedeki çıkarlarını elde etmek için ayağa kalktığını söyleyen Zarijawî, bunu da Bağdat üzerinden gerçekleştirmeye çalıştığını kaydetti. Bunun kabul edilemez bir durumu olduğuna işaret eden Zarijawî, varılan anlaşmalarda sadece Türk devletinin çıkarlarının esas alındığına dikkat çekti. 

‘TEMEL GÜNDEM IRAK'TAKİ TÜRK ASKERİ VARLIĞINA SON VERMEK OLMALI’

Anlaşmaların detaylarının kamuoyuna açıklanmadığını belirten Zarijawî, “Bu durum büyük bir muğlaklık da yaratıyor. Özellikle ekonomik ve güvenlik anlaşmaları kamuoyuna açık olmalıdır. Sadece Ankara'nın planlarına hizmet eden bir savaş planı hayata geçirilmek isteniyor. Bu planlar dahilinde gerçekleşecek olası bir savaşa Haşdi Şabi ve Irak’ta bulunan birçok gücün yer almasına hem siyasi hem de toplumsal alanda büyük bir karşı çıkış var. Ayrıca her şeyden önce, buna  askeri ve güvenlik anlaşmaları da dahil Bağdat’ın temel gündemi Irak topraklarında var olan Türk varlığına son vermektir. Türk askerlerini Irak’ta bulunan tüm askeri üslerden çıkarmak gerekiyor” dedi. 

 ‘YENİ İŞGAL OPERASYONLARINA HİÇBİR IRAK'LI GÜÇ DAHİL OLMAMALIDIR’

Erdoğan’ın “Güvenlik koridoru için 30-40 kilometre derinliğe ineceğiz” sözlerine de atıfta bulunan Zarijawî, şunları söyledi: “ Irak kesinlikle Türkiye’nin yeniden topraklarına girmesine izin vermemelidir. Türkiye'nin hareketliliğiyle birlikte yeni bir aşamanın olmaması gerekiyor. Çünkü bu bir işgaldir. Irak hükümeti hiçbir şart altında Irak topraklarının yeniden işgal edilmesine ortak olamaz. Irak’ta bulunan hiç bir kesimin buna dahil olmaması gerekiyor”