Özgürlüğe adanmışlığın sembolü...

Türk devletinin zulmüne karşı 1993 yılında gerilla saflarına katılan Azime Urfa, mücadelesi ve direnişi ile özgürlüğe adanmışlığın sembolü oldu.

İnsanlar vardır; yaşamlarını bir halkın yaşamına adamışlardır. İnsanlar vardır, en değerli, en kutsal yaşamı arayıp bunu yaratmak için mücadele etmeye aşk ile bağlıdırlar. İnsanlar vardır, yürekleri kendileri için değil tüm insanlık için atar. Bu yüce insanlardan biri de kendisini devrim ve özgürlük mücadelesine adayan Azime Urfa’dır. Azime Urfa 1977’de Urfa Viranşehir’de dünyaya gelir. Yurtsever ailesi sayesinde kültürüne bağlı bir şekilde büyür. Yurtseverlik bilinci ve duyguları Azime’nin Kürdistan mücadelesine aktif bir şekilde katılmasını sağlar.

Kürdistan dağlarında özgürlük mücadelesi yürütürken 2011 yılında şehit olan Rozerin Piran, mücadele arkadaşı Azime Urfa’yı şu sözlerle anlatmıştı: "Azime arkadaş 1993 yılında gerillaya katıldı. 1994 yılına kadar GAP’da halk içinde çalışma yürüttü. 1994 yılının sonunda bir grup arkadaş ile Gabar’a eğitim görmeye geldiler. 1994 -1995 kışında eğitim gördüler. Eğitim çalışmasından sonra düzenlemesi Mışare alanına oldu.

O süreçte bir grup arkadaş ile düzenlemem Gabar’a olmuştu biz de Mardin’den gelen arkadaşların yanına gittik. Burada Azime arkadaş ile tanıştık. Azime arkadaş katılalı iki yıl olmuştu ve bu süre zarfında halkın içinde çalışma yürütmüştü. Azime arkadaşı görenler yıllardır parti içinde olduğunu düşünürdü. Çok girişken ve kendine güvenen bir duruşu vardı. Benim de düzenlemem Mişare alanına oldu. Çiyaye Reş ve Suske alanında çalışma yürüttüm. Bu süreçte Azime arkadaş ile aynı timdeydik. Birkaç ay berber kaldık. Azime arkadaşın güçlü bir duruşu vardı."

HAYALİ ÖNDERLİK İLE BULUŞMAKTI

Azime Urfa'nın en büyük hayalinin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile buluşmak olduğunu belirten Rozerin Piran, birlikte geçirdikleri döneme ilişkin ise şunları belirtmiştir: "Azime arkadaş gerillacılık yaşamında her açıdan çok güçlü bir arkadaştı. En büyük hayali Önderlikle buluşmak ve Önderlikten eğitim almaktı. Sürekli ‘ben birkaç yıl çalışıp emek verdikten sonra Önderlik sahasına gidip; halk içinde yürüttüğüm çalışmaları, yurtseverliklerini önderlikle paylaşmak istiyorum’ diyordu.

Yaşamı kusursuzdu. Ölçüleri, duruşu ile bir kadın olarak nerede ne yapması gerektiğini biliyordu. Bu kadar kısa sürede kendisini bu düzeyde geliştirmesi beni çok etkilemişti. Tüm bu özelliklerini kendime örnek alıyordum. Bir kadın gerilla olarak; düşman karşısında, yaşamda yaptığı her işte yani yaşamın her alanında ciddiyetle yaklaşıyordu. Bu yüzden her zaman başarılı bir pratiğin sahibi oldu. Azime arkadaş PKK içindeki yaşamı kendisine ait görüyordu."

SON MERMİSİNE KADAR SAVAŞTI

Şehit Rozerin Piran, Türk devleti ile girdikleri bir çatışmayı ise şu sözlerle anlatmıştı: "Mışare de bulunduğumuz alan düşman içindeydi. Düşman Suske dağından noktamıza baskın yaptı. Düşman ile akşama kadar çatışma yaşadık. Azime arkadaş mevzisinde son mermisine kadar çatıştı. Berivan arkadaş da oradaydı ve Azime arkadaşın halasıydı. Çok yoğun bir çatışma oldu. Arkadaşlar büyük bir cesaretle düşman üzerine gittiler. Özellikle Berivan ve Azime arkadaşlar bulundukları tepede mücadeleleri ile düşmanın saldırılarını kırdılar ve düşman üzerinden silah da kaldırdılar.

Düşmanın noktaya girmesine izin vermediler. Azime arkadaş yaşamın her alanında olduğu gibi savaşta da tereddütsüzdü. Azime arkadaşın direnişi düşmanın saldırısını kırdı. Cesareti düşmana olan kinini sürekli canlı tutuyordu. Çok büyük bir intikam ruhuna sahipti. Azime arkadaş kanının son damlası ve son mermisine kadar düşman ile çatıştı ve çatışmada şehit oldu."