Demokratik Alevi Kadınlar Birliği, üç Kürt kadın devrimci Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in katledilmesinin 9’uncu yıldönümü vesilesiyle yayınladığı açıklamada “Üç Kürt kadını; Sakine Cansız,Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez şahsında hak ve hakikat arayışında yaşamını yitiren tüm canlarımız için özümüz dardadır. Onları saygı ve minnetle anıyor, başlattıkları hakikat arayışını sürdüreceğimizin sözünü veriyoruz” ifadelerini kullandı. 

DAVANIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ

4 Ocak 2016’da Şırnak’ın Silopi ilçesinde katledilen Seve Demir, Fatma Uyar ve Pakize Nayır’ın da anıldığı açıklamada “Tarihte yaşanan hiçbir hakikatın üzerinin örtülemeyeceği gerçeğinden alacağımız güçle sonuna kadar bu davanın takipçisi olacağız. Türk Devleti ve Fransa hükümeti adalet önünde hesap verecekleri ana kadar bizler bu davanın kararlı savunucuları olmaya devam edeceğiz” denildi. 
Kadınlar cezaevlerindeki kadın tutsakların durumlarına da dikkat çekerek şunları belirtti:

“AKP- MHP faşist, selefist iktidarı içerde ve dışarda Kürtlerin, Alevilerin, kadınların ve demokrasiden yana olan herkesin yeminli düşmanlığını sürdürüyorlar. Cezaevlerinde başta Aysel Tuğluk olmak üzere, yüzlerce hakikat tutsağı kendi başlarına kalamayacak durumda olmalarına rağmen cezaevlerinde vicdanın kabul etmediği muameleyle karşı karşıyalardır. Başta Alevi Kadınları olmak üzere tüm Alevileri ve demokrasiden yana olan herkesi Aysel Tuğluk’a ve tüm hakikat tutsaklarına ses olmaya çağırıyoruz. Hasta tutsaklar bir an evvel serbest bırakılmalı ve sağlıklarına kavuşmalarının koşulları sağlanmalıdır.”

ALANLARA ÇAĞRI

Açıklamada son olarak tüm kadınlar alanlara çağrılarak şunlar belirtildi: “9 Ocak’ ta başta Türkiye olmak üzere dünyanın her yerinde Paris katliamını ve 4 Ocak 2016 yılında hakikat arayışında oldukları için Cizre bodrumlarında hunharca yakılarak katledilen üç devrimci Kürt kadını Seve Demir, Pakize Nair, Fatma Uyar için alanlarda, meydanlarda her yerde çığlık olalım. Paris katliamını ve Cizre bodrumlarını unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız!
Raya Heqî düsturu ile mazlumun yanında zalimin karşısında olacağız!”