BM: Cinsiyetçi önyargılarda iyileşme olmadı

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, "kadın hakları için yürütülen büyük küresel ve yerel kampanyalara rağmen" önyargıların devam ettiğini belirtti.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) MeToo gibi kadın hakları kampanyalarına rağmen toplumlarda "yerleşik" olan toplumsal cinsiyet önyargısının azaltılması konusunda son on yılda hiçbir ilerleme kaydedilmediğini belirtti.

UNDP’ye göre hem kadınlar hem erkekler arasında “Toplumsal cinsiyet önyargısına dayalı sosyal normlar dünya genelinde geniş bir şekilde yaygınlık gösteriyor: nüfusun neredeyse yüzde 90'ı en az bir önyargıya sahip.”

Raporda, "Bu önyargılar hem erkekler hem de kadınlar arasında yaygındır, bu da derinlemesine kök saldıklarını ve erkeklerle kadınları benzer derecelerde etkilediklerini göstermektedir” tespiti yapılıyor.

UNDP, dünya nüfusunun yüzde 85'ini kapsayan 80 ülkede, dünya çapında değer ve inançların gelişimine ilişkin uluslararası bir proje olan Dünya Değerler Araştırması'ndan elde edilen verileri kullandı.

Bu veriler ışığında, siyasi, ekonomik, eğitim ve fiziksel bütünlük boyutlarını içeren Toplumsal Cinsiyet Sosyal Normları Endeksi (GSNI) güncelledi.

UNDP'ye göre bu endeks, MeToo gibi "kadın hakları için yürütülen büyük küresel ve yerel kampanyalara rağmen on yıl içinde kadınlara yönelik önyargılarda bir iyileşmeye yaşanmadı.”

Örneğin, dünya nüfusunun neredeyse yarısı (yüzde 49) hala erkeklerin kadınlardan daha iyi siyasi liderler olduğuna inanıyor ve sadece yüzde 27'si kadınların erkeklerle aynı haklara sahip olmasının demokrasi için gerekli olduğuna inanıyor.

Nüfusun neredeyse yarısı (yüzde 46) erkeklerin daha fazla iş hakkına sahip olduğuna ve neredeyse bir o kadarı da (yüzde 43) erkeklerin daha iyi iş liderleri olduğuna inanıyor.

Nüfusun dörtte biri aynı zamanda bir erkeğin eşini dövmesinin meşru olduğunu düşünürken, yüzde 28'i üniversitenin erkekler için daha önemli olduğuna inanıyor.

Önyargılar kadınlar için "engel" teşkil ediyor ve haklarının "ihlaline" yol açıyor. Rapor, "Bu toplumsal cinsiyet normlarıyla mücadele etmeden ne toplumsal cinsiyet eşitliğine ne de Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşabiliriz" uyarısında bulunuyor.

UNDP İnsani Gelişme Raporu Ofisi Direktörü Pedro Conceição yaptığı basın açıklamasında, "Kadın haklarını kısıtlayan sosyal normlar aynı zamanda bir bütün olarak topluma da zarar veriyor ve insani gelişmedeki ilerlemeyi engelliyor" dedi.

Conceição, "Kadınların özgürlüğü ve gücü garanti altına alınırsa herkes kazanacaktır" vurgusunda bulundu.