HDK: 8 Mart'ta sokaklarda isyanımızı büyüteceğiz

HDK Kadın Meclisleri, "İsyanımızı yükseltiyoruz. 8 Mart’ta sokaklarda kız kardeşlerimizle birlikte olacağız" dedi.

HDK Kadın Meclisleri, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle yazılı açıklama yaptı.

8 Mart'ın tarihine değinilen açıklamanın devamında, "Türkiye’de 2021 yılında en az 350 kadın erkekler tarafından katledildi, en az 213 kadının ölümü basına 'şüpheli' olarak yansıdı, en az 34 çocuk öldürüldü ve sayısız kadın fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldı.  Sadece bir yıl içinde yaşananlar, erkek şiddetinin geldiği boyutları ortaya koymak için yeterlidir" denildi.

"İktidar, 20 Mart 2021 yılında İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiğini duyurdu. Bununla da yetinmeyip, İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Kanun’a sahip çıkan, mücadeleyle kazanılmış olan haklarını isteyen ve adaletsizliklere karşı çıkan tüm kadınları 'terörist' ilan etti" vurgusunda bulunulan açıklamada, "Önemle vurgulamak isteriz ki, İstanbul Sözleşmesi bizlerin tarihsel mücadelesi ile var oldu ve biz bu tarihin koruyucusu, savunucusu olmaya devam ediyoruz, edeceğiz. İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmedik vazgeçmeyeceğiz" diye kaydedildi.

'KADINLARIN YAŞAMI GASP EDİLİYOR'

Açıklamada şu ifadelere de yer verildi:

"(...) Erkek devlet şiddeti sadece dışarıda değil hapishanelerde de devam ediyor. Hapishanelerdeki yüzlerce hasta tutsak, ATK’nin vermiş olduğu siyasi kararlar nedeniyle yaşamlarını yitiriyor. En son Aysel Tuğluk’a verilen cezaevinde kalabilir raporu ile başta kadın mücadelesi olmak üzere, direnen, mücadele eden herkese tecrit içinde tecrit uygulamaktadır. Yaşadığı şiddetin ve cinsel istismarın hedefi olan Garibe Gezer’in şüpheli olan intiharı bizlere tekrar göstermiştir ki, erkek devlet; kadınların yaşamları ve bedenleri üzerinden özel savaş politikaları uygulamaktadır.
(...) Afganistan’da Taliban rejiminin yarattığı vahşi karanlığa karşı direnen tüm kadınlarla birlikteyiz.  Bu topraklarda kadın mücadelesini örgütlerken, direnirken kadın dayanışması sınır tanımaz diyor, Rojava’da da, Şengal’de de, İran’da da, Afganistan’da da ve dünyanın neresinde olursa olsun her yerde aynı bilinç ve duygudayız. Erkek egemenliğine ve onun saldırılarına karşı kız kardeşlerimizle birlikte mücadele etmeye devam ettik, etmeye devam edeceğiz.

AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın korumaları ve yakınlarının saldırısı sonucu eşi ve iki oğlunu yitiren, bir oğlu da haksızca tutuklu olan Emine Şenyaşar’ın direnişini ve adalet arayışını sahipleniyoruz. Biz 354 gündür direnişi süren Emine Şenyaşar’ın adalet sesi, 782 gündür aranan Gülistan Doku’nun aydınlık mücadelesi olmaya devam edeceğiz.

'SOKAKLARDA KIZ KARDEŞLERİMİZLE OLACAĞIZ'

Erkek devlet sisteminin, iktidar varlığını sürdürebilmenin en önemli aracı milliyetçilik olmuştur. Farklı etnik kimliğe mensup halklar hedef olarak görülmüştür. Türkiye’de Kürt kadınların yürüttüğü adalet, barış ve hakkaniyet mücadelesi ve HDP'de faaliyet yürütmenin ağır bedelleri olmuştur. Deniz Poyraz; barış, özgürlük, eşitlik ve kadın mücadelesi içinde yer almış, emeği ile yaşama tutunmaya çalışmıştır... Deniz Poyraz vahşice erkek devlet tarafından faili belli eller tarafından öldürülmüştür. Denizin bıraktığı yerden kadın yoksulluğu, barış, hakkaniyet, kimlik mücadelesi ile 8 Mart' da Deniz Poyraz için sesimiz yükselecektir.

Bitmeyen azmimizi ve isyanımızı yükseltiyor ve 8 Mart’ı kadın özgürlük ve eşitlik mücadelesinde hayatını kaybeden tüm kadınlara adıyoruz.

8 Mart’ta sokaklarda, 'Umutsuzluğa kapılırsan bu kalabalığı hatırla' diyen kız kardeşlerimizle birlikte olacağız. Bir kez daha kalabalığın bir parçası olarak, onu yaratan ve tarihe notunu düşen kadınlar olarak direnişte ve mücadelede yerimizi alacağız. Alışın buradayız; gitmiyoruz, bitmiyoruz. Biz kazanacağız!"