Jinen Tîrejen Roje'den 2 aylık eylem bilançosu

2 aylık eylem bilançosunu açıklayan Jinen Tîrejen Roje, "Kimse bu direnişe sessiz kalmamalı ve tarihi rolünü oynamalı. Önder Apo'ya dönük mutlak tecridi kırıncaya kadar kesintisiz eylemlerimizle düşmanın ensesindeyiz" dedi.

Jinen Tîrejen Roje İnisiyatifi, 2 aylık eylem bilançosunu açıkladı. Açıklamada şöyle denildi: "Direniş kadar saldırıların da zirveleştiği bu süreç; mücadeleye akmayan, mücadeleyle buluşmayan enerji, anlayış ve tutumların düşmana hizmet ettiği gerçeğini ağır sonuçlarla ortaya koymakta. Olağanüstü süreci olağan yöntemlerle karşılama ya da pasifliği, atılganlığı, yani bir şey yapmamayı 'en azında mücadeleye zarar vermeme' olarak tanımlama yanılgısı AKP-MHP faşizmine nefes aldırmaktır, hatta nefes olmaktır. 'Bir şey yapmamak' varlık gerekçemiz olan Önder Apo üzerindeki mutlak tecridin yeni komplolarla korkunç tehlikeye dönüşmesine zemin olmaktır, bir şey yapmamak sömürgeci, soykırımcı AKP-MHP rejimini Zap’ta, Avaşin’de darbeleyen gerillanın direniş tüneline bir kimyasal silahın daha düşmesine razı olmaktır, bir şey yapmamak zindandan bir cenazenin daha çıkmasına izin vermektir, DAİŞ türevi olan AKP-MHP çetelerini evlerimize davet etmektir. Çocuk ve gençler üzerindeki taciz, tecavüz ve uyuşturucu  politikası bunun fotoğrafıdır. Dolayısıyla bir şey yapmamak ya da zamanın ruhuna uygun direniş sergilememenin mücadeleye zarar vermenin ölçüsü olmaktan çıktığı zamanlardayız. Bu gerçeklik her zamanınkinden daha fazla harekete geçme ve eylemleri yükseltme sorumluluğu yüklemektedir. Bunun önündeki tek engelin 'kendimiz' olduğunu gerillanın destansı direnişinde, inisiyatif ve birimlerin Kurdistan ve Türkiye metropollerindeki düşman karakollarında yükselen kurşun sesinden, ev ve iş yerlerinde yükselen dumandan  rahatlıkla görebiliriz.  

'HERKES TARİHİ ROLÜNÜ OYNAMALI, DİRENİŞE KATILMALI'

Düşmanın  özel savaş politikası bile bu direniş karşısında çaresiz kalıp  sınırlarda soluğu alan çetebaşlarını resmetmeye, Zap’ta trafik kazası haberi bile yapmaya mecbur kılarken; polis, bekçi ve gardiyan çete kayıplarına karşı ise üç maymunu oynamaya devam ederken, yükselen dumanı bilinmeyen nedenlerle açıklamak zorunda kalırken, kimse bu direnişe sessiz kalmamalı ve tarihi rolünü oynamalıdır. Acizlik saldırganlığı yoğunlaşırken, İmralı, gerilla ve zindanlar etrafında seferberlik ruhuyla kilitlenerek  direnişi zafere taşıyalım, Önder Apo’nun ideoloji ve felsefesiyle hakikatine uyanan kadınlar ve gençler bu misyonla gerilla direnişi etrafında bütünleşmeli.   Önder Apo’dan haber alıp mutlak tecridi kırıncaya kadar kesintisiz eylemlerimizle düşmanın ensesinde olacağız. Ne beton duvarları ne zırhlı araçları onları  gazabımızdan kurtaramayacaktır. İki aylık bilançomuz bu net ortaya koymaktadır. Ayrıca Önderliğimiz üzerindeki büyük oyun bu eylemleri  katbekat artıracaktır."

EKİM VE KASIM EYLEMLERİ

Açıklamada, Ekim ve Kasım aylarındaki eylemler şöyle sıralandı:        

"Gever’de zırhlı ve sivil polis aracına düzenlenen eylemde 2 işgalci polis cezalandırılmış, 1‘i ağır olmak üzere 2 polis yaralanmıştır.

Gever’de 75. Polis karakoluna yönelik eylemde  2 özel harekat polisi cezalandırılmış, 1 i ağır olmak üzere 3 özel harekatçı yaralanmıştır.

Gever’de polisevine ve çevik kuvvet karakoluna eylem düzenlenmiştir.

İstanbul-Göktürk’te 1 polis cezalandırılmış, 2 polis yaralanmıştır.

İstanbul-Çatalca’da polis karakoluna yönelik eylemde 2 polis cezalandırılmış, 2 polis yaralanmıştır.

İstanbul-Silivre’de zırhlı araca yönelik eylemde  2 işgalci polis ağır yaralanmıştır.

İstanbul-Göktürk’te sivil polis aracına düzenlenen eylemde 1 polis cezalandırılmış, 1 polis ağır yaralanmıştır.

Bursa-Osmangazi'de polis karakoluna yönelik eylemde 2 polis yaralanmıştır.

Sakarya-Sapanca’da polis aracına düzenlenen eylemde 1 polis cezalandırılmıştır.

Tekirdağ -Malkara’da 1 gardiyan yaralanmış, 1 gardiyan yaralanmıştır.

Mersin-Tarsus’ta polislere ait araca eylem düzenlenmiştir.

İstanbul-Bakırköy'de gardiyanların kaldığı eve eylem yapılmış, 1 gardiyan yaralanmış, onlara ait 3 lüks araç da ateşe verilmiştir.

İstanbul-Bakırköy’de faşist gardiyanlara ait 10  araç, İstanbul-Sancaktepe’de bekçilere ait 1 araç, Avcılar'da işbirlikçi Serdar Alalı’ya ait 2 araç ve 1 nalbur dükkanı, Beşiktaş’ta  işbirlikçi iş adamına ait ise 3 araç, yine Avcılar'da 10 tekne, Başakşehir'de  faşistlere ait 3 lüks araç, Hadımköy'de 3 araç birimlerimizin intikam ateşiyle küle dönüşmüştür.

Bursa-İnegöl’de 8 araç ve 1 mobilya, Sakarya-Sapanca’da 4 araç ve askeri malzeme taşıyan  1 tır, Mersin-Mezitli’de AKP'li şahsa ait 1 boya fabrikası ve 8 lüks araç, Mersin-Aydıncık’ta 4 lüks araç ve 1 nalbur deposu, Kocaeli’de 1 beyaz eşya mobilyası ateşe verilmiştir.

Tekirdağ-Çorlu’da  MHP’li şahsa ait 3 araç ateşe verilip kullanılamaz hale getirilmiştir.

Adana-Karakoç’ta uyuşturucu ve fuhuş tacircisi Mehmet Sucu cezalandırılmış ve deposunda bulunan uyuşturucu ateşe verilmiştir.

Sakarya-Hendek’te fuhuş yaptırılan üç katlı bina  5 lüks araçla ateşe verilmiş, ahlak düşmanı kişi de ağır yaralanmıştır.

İstanbul-Göngören'de uyuşturucu satıcısı cezalandırılmıştır.

Ayrıca  9 Ekim komplosuna yönelik Qoser, Silopi'de yazılama yapılmış,  duvarlar Önderliğin portreleriyle donatılmış ve İstanbul, Kocaeli ve Sakarya’da pankartlar asılmıştır.

Yine  44 yıllık direniş (27 Kasım) Gever ve Qoser’de yazılama, Batman'da pankartla ve İstanbul, Mersin, Tekirdağ, Kocaeli’de havai fişeklerle kutlanmıştır."