Kadınlar, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılmasını protesto etti

Türk Cumhurbaşkanı R. T. Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile bugün İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmesine kadınların tepkilerini sürdürüyor.

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmesi İstanbul’da düzenlenen eylemlerle protesto edildi.

Binlerce kadın, İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesini teşhir ermek için Kadıköy sokaklarından isyanını yükseltti.

Binlerce kadın Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle Türkiye’nin bir gecede İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini teşhir etmek amacıyla Kadıköy'e akın etti. Kadıköy'ü mora boyayan kadınlar, "Tek bir adım dahi geri atmayacağız" diyerek Türkiye'nin dört bir yanında haklarına karşı mücadele edeceklerini vurguladı. "Bir kişi daha eksilmeyeceğiz", "İsyan" ve "Cezasızlığa son" dövizleri taşıyan kadınlar sık sık, "Devlet elini hayatımdan çek", "Kadın cinayetleri politiktir", "Polis defol meydanlar bizimdir" ve "Jin, jiyan, azadi" sloganları attı.

Kadıköy Rıhtım Meydanı’nda gerçekleşen basın açıklamasının ardından Süreyya Operası'na ardından Mehmet Ayvalıtaş Parkı'na yürüyen kadınlara halk yoğun destek verdi. Pencerelerden, balkonlardan, cafelerden alkış ve sloganlarla kadınlara destek olan yurttaşlar da "İstanbul Sözleşmesi uygulansın" mesajı verdi.

Yürüyüş boyunca kadınların etrafını saran helikopter ve polis ablukasına karşı kadınlar el ele tutuşarak zincir oluşturdu. Binlerce kadın ara sokaklarda ve Ayvalıtaş Meydanı’nda patriyarkal kapitalizme karşı, "Canımıza göz dikenleri de onların kararlarını da kabul etmiyoruz" dedi.

İKİNCİ EYLEMİ DE İSTANBUL SÖZLEŞMESİNİ UYGULA KAMPANYA GRUBU DÜZENLEDİ

Kadınların erkek şiddetinden koruyan İstanbul Sözleşmesini Cumhurbaşkanı kararnamesiyle feshedilmesine karşı sokaklara akın etti. İstanbul Sözleşmesi’ni Uygula Kampanya grubunun çağrısıyla Kadıköy'de İskele Meydanı’nda yapılan eyleme akın eden binlerce kadın, “İstanbul Sözleşmesi Bizim, Vazgeçmiyoruz” diye haykırdı.

KADINIZ, ÖFKELİYİZ, PEŞİNİZDEYİZ!

Meydanı adeta mora boyandığı eylemde, "İstanbul Sözleşmesi bizim, vazgeçmiyoruz" pankartı açıldı; “İstanbul Sözleşmesi yaşatır”, “6284’ü uygula”, “Haklarımızdan ve canımızdan vazgeçmiyoruz”, “Kadınız, öfkeliyiz, peşinizdeyiz”, “İstanbul Sözleşmesi bizimdir” dövizleri taşındı. Sık sık, "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz", “İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmiyoruz”, “Asla yalnız yürümeyeceksin” sloganlarını attığı eylemde, “Tek adam istedi diye haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz” vurgusunda bulundu.

‘KADINLAR ŞİDDETE MAHKUM OLSUN İSTİYORLAR’

Kadınlar sık sık, zıplayarak, “Zıpla zıpla zıplamayan Tayyip’tir” sloganını attığı eylemde, İstanbul Sözleşmesini Uygula Kampanya grubu adına hazırlana ortak açıklamayı Tuğçe Canpolat, okudu.

2011 yılında mecliste onaylanan sözleşmenin tek adam kararıyla kaldırıldığına dikkat çeken Canpolat, "Tüm kadınları ilgilendiren sözleşme, kadınları şiddete mahkum etmeyi kafasına koymuş kadın düşmanlarının sözünü onaylayan tek bir adam tarafından kaldırıldı. İstanbul Sözleşmesi’ni tartışıp duruyorlar, İstanbul Sözleşmesi’nden nefret ediyorlar, çünkü kadınların şiddete mahkum olmasını istiyorlar. Kadınlar hayır diyemesin, kadınlar şiddete ses çıkaramasın, kendi hayatları hakkında karar alamasın istiyorlar. Kadınları korumakla yükümlü olan devlet ise erkek devlet olduğunu bir kez daha gösterip kadınların haklarını, can güvenliğini hiçe sayıyor" diye konuştu.

‘EŞİTLİK OLMADAN ADALET OLMAZ’

Canpolat, "İstanbul Sözleşmesi’nden nefret ediyorlar çünkü toplumsal cinsiyet eşitsizliği lafını dahi duymak istemiyorlar. Eşitsizliği doğallaştırmak, kadınları erkeklere tabi kılmak için fıtrattan, adaletten dem vuruyorlar. Bizler ise biliyoruz ki eşitlik olmadan adalet olmaz! Kadınların şiddetten uzaklaşabilmesi için devlete şiddeti önleme, kadınları koruma, kadınları güçlendirecek destek mekanizmalarını oluşturma ve failleri cezalandırma yükümlülüğü veren bir sözleşmeden çekilmek, devletin bu yükümlülüklere kaçması anlamına gelir. Kadın cinayetlerine karşı, kadına yönelik şiddeti önlemek için sorumluluk almayı reddettiği anlamına gelir. Bu devletin kadınlara karşı olduğu anlamına gelir" dedi.

‘İBRAHİM ZARAP GİBİLERE HEDİYE VERİLDİ’

Canpolat son olarak şunları kaydetti: "Dün gece yarısı kadınları dövme özgürlüğü isteyen erkeklere, Samsun’daki İbrahim Zarap gibilere, ‘eşit değilsiniz’ diyerek bizi baskıya, şiddete açık hale getirenlere büyük bir hediye verildi. Karakollarda kadınları şiddete maruz kaldığı evlerine geri yollayan polisler, sığınaklarda kadınlara hapis hayatı yaşatan yetkililer, mahkeme salonlarında kadınları maruz kaldığı şiddet için suçlayan hakimler teşvik edildi. Bir sonraki kadın cinayetinde ortalıkta iki yüzlü açıklamalar yaparak, cezasızlığın kol gezdiği bir ülkede, ağır ceza getireceğiz safsataları ile kamuoyunu yatıştırmaya çalışacaklar. Biz ise biliyoruz ki şiddete maruz kalan, öldürülen her kadının, fail kadar suçlusu, devlettir. İstanbul Sözleşmesi bizlerin yıllardır süren mücadelesi sonucu yazıldı. Çıkma kararını asla tanımıyoruz! Bir grup adamın sözünün, tek adamın kararının kadınlar tarafında hükmü yoktur! İstanbul Sözleşmesi gerektiği gibi uygulanan, erkek şiddeti son bulana kadar mücadelemiz devam edecek. Kadın düşmanı devlete karşı yaşasın kadın dayanışmaz.”

KADIKÖY SOKAKLARINDA YÜRÜDÜLER: HAKLARIMIZI ALACAĞIZ

Açıklamanın ardından Kadıköy sokakları boyunca Mehmet Ayvalıtaş Parkı’na yürüyen kadınların önü polis tarafından kesildi. Bu keyfi uygulamaya, “Kadınları değil cinayetleri engelle” diyerek tepki gösteren kadınlar, tüm engellemelere rağmen açıklama yapıp, İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceklerini vurguladı.

ÜÇÜNCÜ EYLEM KCDP'DEN

Öte yandan durumu protesto eden Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) da sözleşmeden çekilmeyi kabul etmediklerini belirterek iskele önünde açıklama yaptı. "Kararı geri çek, sözleşmeyi uygula" pankartının açıldığı açıklamada, "Asla yalnız yürümeyeceksin" ve "İstanbul Sözleşmesi uygulansın" dövizleri taşınırken sık sık "Her yer kadın, her yer direniş", "Tayyip kaç kaç kaç kaç kişiyiz say say say", "AKP'den hesabı kadınlar soracak" sloganları atıldı.

Açıklamaya yüzlerce kadın katıldı. Katledilen kadınların isimlerini okuyarak, "Yaşıyor" çığlıkları atan kadınlar sık sık "AKP katil" sloganları attı.