KBDH: Birleşik Kadın Direnişi, faşizmi yıkacaktır!

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutlayan KBDH Konseyi, "Faşizme karşı birleşelim, çünkü Birleşik Kadın Direnişi, faşizmi yıkacaktır" dedi.

Kadınların Birleşik Devrim Hareketi (KBDH) Konseyi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle yazılı açıklama yaptı.

"Bir 8 Mart’ı daha dünya çapında yaygınlaşan kadın özgürlük mücadeleleri ile karşılıyoruz" diye başlayan açıklamada, "Öncesi süreçlerde olduğu gibi, 1857’de ABD’de tekstil fabrikasında direnen 129 işçi kadının yakılarak katledilmesinin ardından da kadın katliamları devam ediyor. Erkek egemenlikçi kapitalist sistemin faşist dayatmalarına karşı kadınlar ayakta, sokakta, direniştedir; varlığını özgür, eşit ve onurlu bir biçimde sürdürmek için mücadele ediyor. Bu anlamda kadın olmanın onurunu, ucunda ölüm de olsa mücadeleyle taçlandıran tüm kadın şehitlerin anılarını saygıyla selamlıyoruz. Yine emekten ve özgürlükten yana mücadele ile renklenen, bir direniş bayramına dönüşen 8 Mart'ı, tüm emekçi ve direnişçi kadınlara kutluyoruz" denildi.

'KIRIM SAVAŞI!'

Açıklamada şu ifadelere de yer verildi:


"Erkek/Devlet ve onun günümüzdeki sistemleşmiş hali kapitalizm, dünyanın her yerinde kadınlara karşı anlık olarak kırım savaşı yürütüyor. Sistem olarak kendini yaşatabilmenin en temel koşulunu kadın emeğinin, bedeninin, aklının ve duygusunun sömürüsünde, hatta yok oluşunda görüyor. Kapitalizm erkek egemenliğini zirveleştiren karakteriyle, kadınlara varlık-yokluk derecesinde bir çelişkiyi dayatıyor. Bu nedenle kadının özgürlük, eşitlik, adalet temelinde direnen varlığı, bu egemen erkek karakterli kapitalist sistemin tükenişi anlamına gelir.

Dünyada, Türkiye ve Kürdistan’da gelişen, yoğunlaşan kadın mücadelesi her geçen gün ölümcül darbelerini egemen sisteme vurmaya devam ediyor. Çok yönlü gelişen tüm saldırılara, yine koronaya rağmen 2020 yılında da çok önemli bir kadın mücadele dinamiği ortaya çıktı. Türkiye’de ve Kürdistan’da işçi, köylü, öğrenci, aydın kadınlar, haksızlığa uğramış kadınlar, her alanda mücadele edip kadın onurunu ve varlığını savundular. Evinde, köyünde, mahallesinde, fabrikalarda, sokaklarda, üniversitelerde, mahkeme önlerinde, dağda, şehirde, her yerde direniş yükseldi. Faşist AKP-MHP hükümeti, milliyetçi, cinsiyetçi, dinci ve Bölge çapında yayılmacı politikaları ile yaşanan krizi derinleştirdi. Derinleşen kriz ise en fazla kadını etkiledi. Kadın emek sömürüsü, kadına tecavüz, katletme, işkence, tutuklama, faşizan cinsiyetçiliği kışkırtarak çocuk tecavüzlerini normalleştirme, geri gelenekleri canlandırarak esas norm haline getirme ve bundan kaynaklı ‘namus’ cinayetlerini sıradanlaştırma vb. durumlar ile faşizm nefes alma şansına kavuşuyor. Devlet hukuku denilen olgu burjuva ölçülerde bile işlemiyor. Mahkemelerde kadınla ilgili davalar, katilden, tecavüzcüden yana sonuca bağlanıyor. Bununla erkeklere “kadına karşı her türlü şiddeti kullanabilirsiniz, ben devlet olarak arkanızdayım” mesajı veriliyor, egemen erkeklik kışkırtılıyor, milliyetçilik kışkırtılıyor ve tükenmiş olmalarına rağmen bu biçimde iktidarlarını devam ettiriyorlar. Buradan nefes alıyorlar.

'KADIN DİRENİŞİ FAŞİZME DARBE OLUYOR'

Direnen kadına bunun için büyük öfkeliler. Çünkü her kadın direnişi, faşist cinsiyetçi devletin aldığı nefese bir darbe oluyor. Cumartesi Annelerine, kadın siyasetçilere, eşbaşkanlara, feministlere, işçi, öğrenci kadınlara, devrimcilere, hatta hiçbir siyasal ve cins bilinci olmayan ama evinde, işyerinde, köyünde, sokakta doğal hakkını savunmaya çalışan kadınlara karşı öfkesi, intikamı bundan dolayıdır. Biz kadınlar olarak örgütlenip mücadele ettikçe bu faşist sistemin nefesi kesiliyor. Öyleyse mücadeleyi büyüterek faşizmin nefesini kesmeye devam edelim. Kadınlar kazandıkça, erkek/devlet kaybedecektir!
KBDH olarak 8 Mart 2017’de kuruluşumuzu ilan ettik. 8 Mart bu anlamda Türkiye ve Kürdistan birleşik devrimci kadın mücadelesi için de önemli bir tarihtir. Geçen dört yıllık süreçte sosyalist devrimci kadınlar olarak birleşik örgütlenebilme ve mücadele edebilmenin mümkün olduğunu ispatladık. Birleşik kadın devriminin ortak mirasını sahiplenme ve günümüzün faşist erkek egemen sisteminin kabul edilemez saldırılarına karşı birleşerek mücadele etme kaçınılmaz bir görevdir. Türkiye’de birçok kanaldan ilerleyen devrimci, feminist  kadın mücadeleleri, yine Kürdistan’da gelişen kadın özgürlük mücadelesi, kadın gerillacılığı, çok önemli bir mücadele dinamiği olarak yaşam buldu. Gare’ye sefere gidip hezimetle dönen Türk faşist devleti, aynı zamanda kadın gerillaların iradesine çarptı. Aynı süreçlerde KBDH milislerimizin şehirlerde eylemleri gelişti. Faşizme, erkek egemen sisteme karşı ortak mücadele, faşizmi çok derinden yaralıyor, nefesini kesiyor. Tam da bu nedenle Erkek/Devlet sisteminden hesap soralım! Tecavüzcüleri, katilleri, kadın düşmanlarını kendimiz yargılayalım! Kadın direnişini yaygınlaştıralım, her yerde erkek egemenlikli sisteme darbe vuran ortak mücadele tarzını geliştirelim. Faşizme karşı birleşelim, çünkü Birleşik Kadın Direnişi, faşizmi yıkacaktır!"