KJK: AKP faşizmi kesinlikle kaybedecek, özgürlük kazanacaktır!

KJK Koordinasyonu, Tayyip Erdoğan ve faşist AKP devletinin vahşette sınır tanımadığını, son olarak Bismil’de 4 genci vahşice katletmekle kalmayıp, birinin başını kestiğini vurguladı. AKP’nin işlediği suçların hesabının sorulacağını belirtti.

KJK Koordinasyonu, Tayyip Erdoğan ve faşist AKP devletinin vahşette sınır tanımadığını, son olarak Bismil’de 4 genci vahşice katletmekle kalmayıp, birinin başını kestiğini vurguladı. AKP’nin işlediği suçların hesabının sorulacağını belirtti. KJK, “başta Kürt kadınları olmak üzere bütün halkımızı tarihin akışını değiştirecek nitelikteki bu direnişin etrafında daha da kenetlenerek özgür yaşamı inşa mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz. Bugün her zamankinden daha fazla mücadeleyi inşa ile birlikte yürütmek gerekmektedir. Mücadele inşa demektir, inşa direniş demektir. Bu bilinçle hareket edip özgür yaşamı güçlü savunmamız durumunda AKP faşizmi kesinlikle kaybedecektir, özgürlük kazanacaktır!" dedi.

Komalên Jinên Kurdistan (KJK) Koordinasyonu, kirli iktidar hesapları uğruna vahşette sınır tanımayan Tayyip Erdoğan ve faşist AKP hükümeti devletinin DAİŞ’den farksız olduğunun artık herkes açısından netlik kazandığını belirtti. KJK açıklamasında, “Özgürlük hareketimizin uzun süredir dile getirdiği bu gerçek, en son Şırnak ve Bismil’den gelen vahşet görüntüleriyle birlikte dünya kamuoyunda da kuşku bırakmayacak şekilde açığa çıkmıştır. Tayyip Erdoğan’ın başını çektiği AKP çetesi, DAİŞ’le aynı zihniyeti paylaşmakla kalmayıp, halkımızın direncini kırmak için aynı insanlık dışı yöntemlere başvurmaktadır. Ekim ayındaki MGK toplantısında aldıkları topyekun savaş kararı doğrultusunda Suruç katliamından sonra önce Medya Savunma Alanları, gerilla güçlerimiz ve halkımıza karşı kapsamlı hava saldırıları başlatan, ‘sokağa çıkma yasağı’ adı altında Kuzey Kürdistan ilçelerini tam bir devlet terörü kuşatmasına alan, bebeğinden yaşlısına halkımıza karşı katliamlar gerçekleştiren, gerilla şehitliklerini bombalayan AKP, istediği sonucu alamayınca bu kez de baş kesmeye başlamıştır” denildi.

‘AKP DE DAİŞ GİBİ İŞLEDİĞİ İNSANLIK SUÇLARININ GÖRÜNTÜLERİNİ YAYINLIYOR‘

“Nasıl ki DAİŞ, etkisini büyütmek için uyguladığı vahşetin görüntülerini sosyal medyadan yayıyorsa, aynı şekilde AKP de işlediği insanlık suçlarının görüntülerini servis etmektedir” diyen KJK, devamla şu hususlara dikkat çekti:

“Daha önce YJA-Star gerillası Ekin Wan yoldaşımızın çıplak bedenini görüntüleyip servis eden AKP çeteleri, en son Şırnak’ta aynı yönteme başvurarak kendi çirkin gerçeğini kendi elleriyle bir kez daha teşhir etmiş oldu. Şırnak’ta Hacı Lokman Birlik isimli yurtsever insanımızı yaralıyken onlarca kurşunla infaz eden AKP polisi, cenazesini ise panzere bağlayıp sürüklemiştir. AKP’nin sayesinde insan olmaktan çıkıp birer psikolojik vaka yanı sıra bütün toplum için tehdit haline gelen polisler ise Birlik’in cenazesiyle poz vermekle kalmayıp, işledikleri insanlık suçunu kameraya alıp servis etmişlerdir.

Açık ki Tayyip Erdoğan ve AKP hükümeti devleti, 90’lı yıllardaki kirli savaş gerçeğini kat be kat aşan bu uygulamalarıyla Kürt halkını teslim almaya çalışmaktadır. Kirli hesapları önünde en büyük engeli oluşturan Kürt Özgürlük Hareketinin öncülük ettiği direnişi kırmak için zulmünü artırmaktadır. Oysa yaşadığımız çağın en direngen halkı olarak şimdiden tarihe geçmiş olan Kürt halkının zulme asla boyun eğmeyeceği gerçeği TC’de 35 yıldan beri tescillendiği gibi, en son Kobanê direnişinde de bir kez daha herkese gösterilmiş oldu.  

‘AKP’NİN İŞLEDİĞİ SUÇLARIN HESABI SORULACAKTIR’

AKP ise bu değiştirilemez gerçeği kabullenmek yerine ısrarla boş iktidar hesapları uğruna işlediği insanlık suçlarına yenileri eklemektedir. Ağır asker kayıplarını gizlemeye çalışan ve tamamen etkisizleştirdiği basın ile algı operasyonları yürüten AKP’nin faşist plan ve projeleri her şeye rağmen sonuç vermemektedir. Kürt halkının yükselttiği direniş ve HDP’nin temsil ettiği Demokratik Ulus gerçeği karşısında yaşadığı yenilgiyi hazmedemeyen AKP faşizmi, çareyi vahşetini büyütmekte bulmaktadır. Bunun son örneği olarak dün Bismil’de 4 gencimizi vahşice katletmekle kalmayıp, bir insanımızın başını kesmiştir.

AKP hükümeti devleti, yükselen tepkiler karşısında açıklamalar yaparak bu insanlık suçlarının bizzat kendisinin işlediğini gizlemeye çalışmaktadır. Çünkü kendisi de yargılanacağını, işlediği suçların hesapsız kalmayacağını gayet iyi bilmektedir. Asla peşinin bırakılmayacağını da çok iyi bilmelidir.”

‘AKP ÇETELERİNDEN HESAP SORMANIN YOLU DİRENİŞİ YÜKSELTMEKTEN GEÇER‘

KJK, bugünden Tayyip Erdoğan ve AKP çetelerinden hesap sormanın yolu, kırmaya çalıştıkları direnişi daha da yükseltmekten geçtiğini vurguladı. Direnişin ise bir tek faşist devletin saldırılarına karşı durmakla ve kendini savunmakla sınırlı olmadığına dikkat çeken KJK, “Öz savunma demek inşa demektir. Devletin dayattığı faşizme karşı özgür yaşamı inşa demektir. Öz güce dayalı kendi yaşamını örgütlemek, kendi sistemini kurmak, kendi meşru düzenini geliştirip gayrı meşru devlet saldırılarına karşı savunmak demektir. Topyekün savaş kararını uygulayan faşist AKP’yi bu konuda yenilgiye uğratmanın yegane yolu topyekun direnişi her alanda ve her açıdan büyütmekten geçer.

‘DİRENİŞ TÜRKİYE’DE DE YÜKSELTİLMELİ’

Bununla birlikte AKP faşizmine karşı direniş Kuzey Kürdistan’da olduğu gibi Türkiye’de de yükseltilmeli. AKP’nin dayattığı diktatör ve totaliter rejime karşı mücadele sandıkla sınırlı tutulamaz. Yaşamın her alanında sürekli bir biçimde AKP faşizmi ile mücadele ederek, başlattığı kirli savaşına karşı durarak, işgal etmeye çalıştığı alanlara ses vererek, katliamlarına etkili bir biçimde dur diyerek mücadele Batı’da da büyütülmeli. Ancak böyle olursa, Kuzey Kürdistan ve Türkiye’de milyonların sesini birleştiren gerçek bir özgürlük ve demokrasi cephesi gelişirse faşizmin önüne kalıcı biçimde geçilebilir” dedi.

'MÜCADELE İNŞA DEMEKTİR, İNŞA DİRENİŞ DEMEKTİR'

KJK Koordinasyonu açıklaması şu ifadelerle son buldu:

“Kürdistan Kadın Özgürlük Hareketi olarak Önder Apo’nun geliştirmiş olduğu Demokratik Ulus projesine inanan bütün kadınları AKP faşizmine karşı özgürlük ve demokrasi bloğunun büyütülmesi için öncülük etmeye çağırıyoruz. Yürüttüğümüz tarihsel mücadelenin başarısı için tarihsel misyon üstlenmenin zamanıdır.

Bu bağlamda başta Kürt kadınları olmak üzere bütün halkımızı tarihin akışını değiştirecek nitelikteki bu direnişin etrafında daha da kenetlenerek özgür yaşamı inşa mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz. Bugün her zamankinden daha fazla mücadeleyi inşa ile birlikte yürütmek gerekmektedir. Mücadele inşa demektir, inşa direniş demektir. Bu bilinçle hareket edip özgür yaşamı güçlü savunmamız durumunda AKP faşizmi kesinlikle kaybedecektir, özgürlük kazanacaktır!