Komalên Jinên Kurdistan KJK Koordinasyonu 9 Ekim Uluslararası Komplonun 18. Yıldönümüne ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Komploya karşı verilen görkemli mücadeleye dikkat çeken KJK, bu mücadelenin sadece elde edilen kazanımları değil, Özgür Yaşamı İnşa etme mücadelesi olduğunu belirtti.

Komalên Jinên Kurdistan KJK Koordinasyonu, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik gerçekleştirilen 9 Ekim Uluslararası Komplosunu yazılı bir açıklama ile bir kez daha kınadı. Açıklamada, ‘Komploya karşı ‘Güneşimizi Karartamazsınız’ şiarıyla şehit olan yoldaşlarımızı saygı ve minnetle anıyoruz’ denildi.  

KJK açıklamasında, Öcalan’ın esaretiyle sonuçlanan ve 18. Yılına giren 9 Ekim Komplosunu kınadı. Açıklamada,  ‘’Uluslararası Komplo gerçeğine karşı ‘Güneşimizi Karartamazsınız’ direnişinde Şehit düşen yoldaşlarımızı saygı ve minnetle anıyoruz’’ denildi.

KJK, 9 Ekim 1998’de başlayan ve 15 Şubat’ta Öcalan’ın İmralı Adası’nda esaret altına alınmasıyla sonuçlanan Uluslararası Komplonun hedeflerinin bugün daha net anlaşıldığını belirtti. KJK, ‘’Tarihte eşi benzeri olmayan bu çok devletli komplo bölgesel, hatta uluslararası düzeyde etkileri olacak çapta kurgulanmıştır. Önder APO’nun TC’ye teslim edilmesiyle sadece Kürt Özgürlük Hareketi’nin tasfiyesi amaçlanmamış, aynı zamanda Büyük Ortadoğu Projesi’nin önündeki temel engel etkisiz hale getirilmek istenmiştir. Zira 21. yüzyılın başındaki ilk uluslararası dizayn operasyonu, 9 Ekim ile birlikte başlatılmıştır. Ortadoğu’nun yeniden kapitalist modernist güçlerinin çıkarları doğrultusunda dizayn edilmesini hedefleyen bu projeye karşı tek gerçek alternatifi, Rêber APO Önderliğindeki Kürt Özgürlük Hareketi oluşturduğu için tasfiye edilmesi gerekiyordu. Ancak komplodan bu yana geçen 17 yıllık süreye bakıldığında Uluslararası Komplonun büyük ölçüde boşa çıkarıldığı rahatlıkla söylenebilir. Zira bugün, başta Bakûr ve Rojava olmak üzere Kürdistan’ın dört bir yanında Demokratik Özerklik inşalarıyla birlikte Özgür Yaşam modeli hayat bulmaktadır. Her zamankinden daha güçlü bir konumda olan Kürdistan Özgürlük Hareketi sadece Kürdistan’da değil, özellikle de Ortadoğu’da halklara umut verip örnek alınmaktadır. Uluslararası ve bölgesel komplocu güçler tarafından karanlıklara boğulmak istenen Kürt Özgürlük Direnişi, bugün her zamankinden daha fazla halklara ışık olmaktadır.

‘ÖZ YÖNETİM VE ÖZ YAŞAM MODELİ ÖNDER APO’NUN İRADE VE DÜŞÜNCE SAVAŞININ SONUCUDUR’

Kürdistan halkının geliştirdiği Öz Yönetim ve Öz Yaşam modelinin önemine dikkat çekilen açıklama şöyle devam etti:

‘’Bugün Kürdistan’da inşa edilen ve bütün dünyada yankılanan Öz Yönetim ve Özgür Yaşam modeli, Önder APO tarafından en ağır esaret koşulları altında verilen muazzam irade ve düşünce savaşının bir sonucudur. Önder APO, iradenin ve düşüncenin gücü ile komploculuğa karşı en büyük direnişi sergilemiştir ve hala da sergilemektedir. Bugün AKP tarafından kendisine karşı uygulanan tecrit, bu büyük felsefi ve politik gücü hedeflemektedir. Önder APO tarafından geliştirilen Demokratik, Ekolojik, Kadın Özgürlükçü Paradigma doğrultusunda bugün yürütülen Demokratik Kurtuluşu ve Özgür Yaşamı İnşa mücadelesi, en çok da Kadın Özgürlük Mücadelesine ivme kazandırmıştır. Kürdistan’da kadın ve toplum özgürlüğü diyalektiğinde muazzam bir ilerleme sağlanırken, Kürt kadının ulaşmış olduğu düzey bugün dünya kadınları tarafından örnek alınmaktadır. Bu bağlamda hem kadın hem de genel özgürlük mücadelemiz bugün giderek daha fazla evrenselleşmektedir.’’  

‘ÖNEMLİ OLAN ÖZGÜR YAŞAMI İNŞA ETME MÜCADELESİNİ YÜKSELTMEKTİR’

Mevcut süreçte önemli olan bu kazanımları her türlü saldırılara karşı korumak değil, aynı zamanda Özgür Yaşamı İnşa mücadelesinin yükseltmek olduğunu belirtilen KJK açıklamasında, ‘’ Bilinmeli ki Önder APO’nun fiziki özgürlüğü ile Kürt halkının ve özelde de kadınlarının özgürlüğü arasında diyalektik bir bağ bulunmaktadır. Direnişi büyüttüğümüz oranda Önder APO’ya dayatılan rehine statüsü ortadan kalkacaktır.

Bu anlamda 9 Ekim Komplosunun 17. yıldönümünde komplocu güçleri bir kez daha lanetlerken, başta Kürt kadınları olmak üzere bütün halkımızı bu tarihsel süreçte özgürlük mücadelesinin etrafında kenetlenerek direnişi yükseltmeye çağırıyoruz. 6-8 Ekim Şehitlerini ile başta Arîn Mîrkan ve Paramaz Kızılbaş olmak üzere bütün Kobanê Direnişi Şehitlerini andığımız şu günlerde, Onların hatırasına sahip çıkmanın yegane yolunun Özgür Yaşamı İnşa etmekten geçtiğini vurguluyor, bu temelde direnişi hamlesel bir düzeyde yükseltme çağrısını yapıyoruz’’ denildi.