KNK Kadın Komisyonu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

'TÜRK DEVLETİ TECAVÜZ VE KATLİAMLA İNTİKÂM ALIYOR'

KNK'nin açıklamasında şöyle denildi:

“Tarihte de olduğu gibi devletler Kürdistan’ı işgal ediyor. Diğer yandan da kadınlara karşı özel siyaset yürütüyorlar. Kürt kadınları ilerledikçe düşmanlar daha fazla saldırıyor. Kadınla kaçırılıyor, cinsel istismara maruz bırakılıyor ve katlediliyor. Kadınlara yönelik suçlar Türk devleti tarafından yapılıyor. Türk devleti ideolojik bir savaş yürütüyor.

Efrîn’de öldürme, kaybetme ve tecavüz yoluyla Kürt kadınlarından intikam almaya çalışıyor. Çünkü Kürt kadınları DAİŞ’i yendi. Ayrıca kadın siyasetçileri dronelarla hedef alıyor. Sakine Cansız, Leyla Şaylemez ve Fidan Doğan’ın Paris’te katledilmesinin ardından, bugün Avrupa’daki aktif Kürt kadınlarını özel güçlerinin yoluyla tehdit ediyor.

Bakurê Kurdistan’daki Kürt kadınlarına karşı stratejik bir şekilde hareket ediyor. Binlerce Kürt siyasetçi kadını, barış anneleri, kadın milletvekilleri ve kadın aktivistleri hedef alıyor. Amacı Kürt kadını korkutup sessizleştirmek. Türk devleti Kürt kadınının gücünden korkuyor. Çünkü Kürt kadınları, Kürt toplumunu soykırımında en ön saflarında yer alıyor ve direniş ruhuyla Kürt toplumunu canlandırıyor. AKP-MHP rejimi, eril zihniyeti bütün topluma dayatıyor. Erkekleri kadına karşı düşmanlaştırarak kadın katili yapıyor. Yasalar yoluyla da bunu kolaylaştırıyor.

Türk devleti, Kürt kadınlarına yönelik savaşında Başûrlu kadınlara farklı bir yöntemle yaklaşıyor. Televizyon, reklam, film ve kültürel kurumlar yoluyla, Saddam gibi bir katile karşı mücadele eden Kürt kadının direniş ruhunu kırmaya çalışıyor."

KNK Kadın Komisyonu, Türk devletinin Êzidî kadınlara yönelik düşman siyasetine de değindi.

İran rejiminin saldırılarına da değinen KNK Kadın Komisyonu, “İran rejiminin amacı belli. Kürt kadınlarının toplumdaki sesini de kısmak istiyor. Bunun için Kürt kadının direnişi ve canlılığı Rojhilatê Kurdistan’ın özgür geleceğinin garantisidir” dedi.