KONGRA-GEL, 8 Mart mesajında “Kürdistan ve tüm dünya kadınlarının, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyoruz. Dünyanın her yerinde meydanları dolduran kadınların görkemli mücadelesini selamlıyoruz” dedi.

Mesajda devamla şunlar ifade edildi:

“Erkek egemen sisteme karşı ezilen tüm kadınların büyük bedeller ödeyerek günümüze kadar getirdikleri kadın özgürlük mücadelesi, toplumsal değişim ve dönüşümün temel gücü olarak demokratik toplum ve özgür yaşamın güvencesi haline gelmiştir. Gelinen aşama, kadın özgürlük mücadelesinin kazandığı ve kazandırdığı bir süreçtir. 21. yüzyıl kadın özgürlük yüzyılıdır.

Özgür yaşamın güvencesi olan kadın gerillalar başta olmak üzere, çok zor koşullarda erkek egemen sisteme karşı kadın özgürlük mücadelesini yükselten kadınların kutsal mücadelelerini saygıyla selamlıyor, tüm kadın şehitlerini minnetle anıyoruz.

Kadınlar Kürdistan’da yürüttükleri özgürlük mücadelesi ile nesne olmaktan çıkıp toplumsal devrimde özne olmayı başardılar. Bunun somut örneği Rojava’da kadın kurtuluş ideolojisi temelinde kadın öncülüğünde yürütülen toplumsal devrimdir.

Kadın öncülüğünde yaratılan toplumsal devrim, Kürdistan halklarından dalga dalga Ortadoğu halklarına yayılarak, erkek egemenlikli sistemin aşılmasında devrimsel gelişmeler yaratmaktadır.  Kadının kendi rengi ve kimliğiyle yürüttüğü özgürlük mücadelesinin yarattığı toplumsal devrim, tüm bölge üzerinde etkili olmaktadır.

Kadın özgürlük mücadelesi karşısında en çok korkanlar, başta AKP-MHP olmak üzere bölgedeki erkek egemen faşist ulus devlet rejimleridir. AKP-MHP iktidarını sürdürmek için kadınlara yönelik cins kırımı, Kürt halkına ve demokrasi güçlerine karşı ise teslim alma politikasını ısrarla sürdürüyor. İktidarı kaybetme korkusu büyüdükçe daha da saldırıyorlar, ancak hiçbir şey faşizmin çöküşünü durduramaz. Kadın mücadelesinin ateşlediği özgürlük ve eşitlik ruhu yenilmezdir, bu ruh demokratik toplumsal devrimin sigortasıdır.

Bir yandan Heftanin’de başlayıp Garê’de zirveleşen gerillanın yeni tarz mücadelesi devletin teknik savaş ile sonuç alma umudunu yerle bir ederken, bir yandan Önder Apo’nun özgürlüğü temelinde “tecride, faşizme, işgale son, özgürlük zamanı” hamlesi çerçevesinde zindanlarda ve dışarıda yükseltilen mücadele, diğer yandan da kadınların öncülüğünde özgürlük-eşitlik-demokrasi isteyen halkların ve tüm toplumsal dinamiklerin yürüttüğü mücadele karşısında, AKP-MHP faşizminin iktidarını sürdürme şansı yoktur. Demokrasi-özgürlük-eşitlik isteyenler için 2021 yılını, hep birlikte “özgürlük yılı” yapabiliriz. 2021 yılını “faşizmi yendiğimiz yıl” olarak tarihe kaydedebiliriz.

Bu temelde, kadın özgürlük mücadelesinin kazanacağı bir yıla vesile olması dileğiyle, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü tekrar kutluyor, bu kutsal mücadelede başarılar diliyoruz.”