Norveç Taşdemir’i hangi pazarlık sonucu Türkiye teslim etti?
Enayati: Taşdemir, Norveç ve Türkiye’nin çıkar ilişkilerine kurban edildi. Avukat ve dava ile ilgilenenlerin bilgisayarlarındaki verilerinin silinmesi bunu gösteriyor.
Enayati: Taşdemir, Norveç ve Türkiye’nin çıkar ilişkilerine kurban edildi. Avukat ve dava ile ilgilenenlerin bilgisayarlarındaki verilerinin silinmesi bunu gösteriyor.
Norveç tarafından Gülizar Taşdemir’in Türkiye’ye teslim edilmesinin bir komplo sonucu olduğunu belirten aktivist Nigar Enayati, “Taşdemir, Norveç ve Türkiye’nin çıkar ilişkilerine kurban edildi. Avukat ve dava ile ilgilenenlerin bilgisayarlarındaki verilerinin silinmesi bunu gösteriyor” dedi.
Norveç’in 4 Temmuz’da kadın aktivist Gülizar Taşdemir’i Türkiye’ye teslim etmesinin yankıları sürüyor. Sivil toplum kuruluşları, medya ve kamuoyunun ilgi gösterdiği dava uluslararası hukuka taşınırken şimdi de Norveç’e karşı bir de kampanya başlatılmış durumda.
Türkiye’de kendisine yönelik tutuklama kararı olan ve hayati tehlikesi bulunan Kürt politik aktivist, Gülizar Taşdemir, Eylül 2015 yılında Norveç’te iltica talebinde bulundu. 11 ay süren iltica davası Norveç makamları tarafından Ağustos 2016 yılında reddedildi. Taşdemir’in avukatı karara itirazda bulundu. İtirazın da kabul edilmemesi üzerine üst mahkemeye gidildi, ancak 2017 yılının Eylül ayında mahkeme Taşdemir’in aleyhine karar verdi.
Bunun üzerine Gülizar Taşdemir, Ekim 2017 yılında Almanya’da iltica talebinde bulundu. Almanya ise Dublin anlaşması gereği iltica talebini reddederek, Taşdemir’i 2 Temmuz 2018 tarihinde polislerce elleri kelepçelenerek, Norveç’e teslim edildi. Burada da 2 gün göz altında tutulan Taşdemir, 4 Temmuz’da Norveç İltica dairesinin “İfadeleri inandırıcı değil” gerekçesiyle elleri kelepçelenerek, polisler eşliğinde Türkiye’ye teslim edildi.
İstanbul Terörle Mücadelesinde (TEM) tutulduğu tahmin edilen Gülizar Taşdemir’den hiçbir haber alınamıyor. Ne ailesine ne de avukatına bilgi verilmezken hayati tehlikesi olduğu belirtiliyor. 2015 yılından buyana Norveç’te Gülizar Taşdemir’in işlemleriyle ilgilenen Oslo Belediye Meclisi Üyesi Nigar Enayati, bu durumunun sıradan bir iltica reddi olmadığını belirterek, “Taşdemir, bilinçli ve bir pazarlık sonucu Türkiye’ye teslim edildi. Sonraki olaylar bunu açık ve net bir şekilde gösteriyor” diye konuştu.
‘TAŞDEMİR BİR PAZARLIK SONUCU TÜRKİYE’YE VERİLDİ’
Amnesty International, siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin karşı çıkmasına rağmen son saatte Norveç İltica Mahkemesi daha önce verdiği “İfadesi inandırıcı değildir” kararı tekrarlayarak, Gülizar Taşdemir’in Türkiye’ye apar-topar teslim edilmesi bir pazarlık sonucu olduğunu belirten Enayati, şunları söyledi: “Taşdemir, hayatı boyunca ne iş yaptığı, hangi politik faaliyetlerde bulunduğuna dair fotoğraf ve belgeler sunmasına rağmen böylesi bir karar alındı. Biz biliyoruz ki, Norveç ve Avrupa ülkelerinde iltica eden binlerce insan politik olmamasına rağmen oturum hakkı aldı. Ama Türkiye’de cezası olan, aranan ve hayati tehlikesi olan bir insan reddedilerek, Türkiye’ye teslim edildi. 2016 yılında elçilik aracılığıyla Türkiye’de Gülizar Taşdemir’in durumuna ilişkin araştırmalar yapıp, ‘Bir şeyi yok’ diye karar veriliyor. Halbuki biz biliyoruz ki 2013 yılında Doğubayazıt Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Gülizar Taşdemir hakkında ‘Silahlı örgüt üyeliği’ gerekçesiyle dava açılıyor. Burada iki şey var. Ya Türkiye Norveç’i kandırmış ya da makamlar bilinçli olarak böyle bir rapor hazırladı. Burada büyük bir çelişki var. Biz biliyoruz ki dünyanın önde gelen ülkelerden biri olan Norveç’in Türkiye tarafından böyle ucuz şekilde kandırılmayacağını. O zaman geriye kalan şey ise bir pazarlık sonucu bu iadenin yapıldığıdır.”
FETTULLACILAR KARŞILIĞINDA MI VERİLDİ?
Enayati, bu iadenin bir komplo sonucu gerçekleştiğini dile getirerek, “Bu durum, Norveç, Almanya ve Türkiye’nin içerisinde olduğu bir komplodur. Gülizar Taşdemir ise bu kirli ittifakın kurbanı oldu. Son 3 ayda cemaatçi olduğu belirtilen 245 kişi iltica Norveç’e talebinde bulunmuş. Türk devleti onları da Norveç’ten istiyor. Norveç de Gülizar Taşdemir’i göndererek, ‘Türkiye güvenli değil’ diyerek, onların iltica hakkının kabul etmesi için gerekçesi yapmak istiyor. Şu anda Norveç’te bu tartışma var. Taşdemir’in ciddi rahatsızlıkları var. Kalp rahatsızlığı, kanında sorun vardı ve kısa bir süre önce ameliyat olmuştu. Gönderildiği zaman da fenalaşıyor. Elleri kelepçeliyken doktor çağırıyorlar. Taşdemir, bu koşullarda Türkiye’ye gönderildi. Norveç, bir insanlık suçu işledi. Onun hayatından sorumludur. Bütün bunlar gösteriyor ki bu planlı ve pazarlık sonucu yapılmıştır. Bunun içerisinde istihbarat örgütü de var” diye konuştu.
BİLGİSAYAR VERİLERİNİ KİM VE NİÇİN SİLDİ?
Gülizar Taşdemir’in Türkiye’ye iade edilmesinin ardından ilginç olaylarında yaşandığını dile getiren Enayati, şunları söyledi: “Dava avukatının bilgisayarı ve ‘Gülizar ile Dayanışma Grubu’nun bazı üyelerinin laptoplarının bütün verileri eş zamanlı silinmiştir. Dava ile ilgilenen dar bu grubunun bu bilgisayar verileri niçin ve kim sildi. Birilerinin yapabileceği bir şey değil. Türkiye istihbaratının da Norveç’te böyle bir şeyi yapamayacağına göre o zaman tek bir şey kalıyor, bunu Norveç istihbarat yapmıştır. Niçin ve neyi amaçlıyor. Demek ki bunun uluslararası mahkemelere taşırmasını ve gündemleşmesini istemiyorlar. Ama bütün çabalarına rağmen biz bu davanın peşini bırakmayacağız.”
‘TÜRK MEDYASININ SERVİS ETTİĞİ FOTOĞRAFI NORVEÇ VERMİŞTİR’
“Taşdemir, Norveç iltica dairesine verdiği fotoğraf ve belgelerle birlikte Türkiye ye teslim edilmiştir” diyen Enayati, şöyle devam etti: “Türk medyasında çıkan fotoğraf bizim iltica dairesine verdiğimiz fotoğraftır. Bu hem Norveç hukukuna hem de Birleşmiş Milletler (BM) mülteciler yasasına aykırıdır. Bir kişinin iltica talebi reddedilse bile o belge ve fotoğraflar kesinle bir başka ülkeye verilmez. Bu da gösteriyor ki Taşdemir bir plan ve pazarlık sonucu Türkiye’ye teslim edildi. Bu bir suçtur. Norveç bu suçu işlemiştir.”
‘NORVEÇ KÜRTLERE İHANET ETMİŞTİR’
Norveç’in demokratik ve insan haklarıyla tanındığını dile getiren Enayati, “Norveç, en son 2009 yılında PKK ile Türkiye arasında arabulucu rolü oynamıştı. Norveç’in böyle bir misyonu var. Ama aldığı bu karar ile Kürtlerin tepkisini çekmiştir. Kürtlere ihanet etmiştir. Kürtler asla bunu unutmaz. Şu anda Norveç’in bu kararının uluslararası arenada mahkum edilmesi kampanyası başlatılmıştır” şeklinde konuştu.