Komalên Jinên Kurdistan (KJK) 8. Kurultayı, 02-06 Eylül 2017'de Medya savunma Alanları'nda yapıldı. Kurultay'da hazır bulunan PAJK Koordinasyonu üyesi Zêrîn Ruken, yapılan tartışmaları ve alınan kararları ANF'ye anlattı.

Kadınların uzun bir süredir kendilerini demokratik konfederal sistem ekseninde örgütlediğini hatırlatan Zêrîn Ruken, tartıştıkları bazı konu başlıklarını şöyle sıraladı:

* Kadın konfederalizminin geldiği aşama, halklar ve kadınlar açısından ulaştığımız düzey nedir.

* Örgütsel, toplumsal ve zihniyet sorunlarımız nelerdir.

* Önderliğimizin sağlığı, güvenliği ve özgürlüğü konusunu detaylı ele aldık.

* Devrim görevlerimizi öncülük misyonuyla PAJK’lı ve PKK’li kadınlar olarak nasıl yerine getireceğiz.

ÖNEMLİ KARARLAR ALINDI

PAJK Koordinasyonu üyesi Zêrîn Ruken, bunlara bağlı konuların da tartışılarak önemli kararlaşmalara gidildiğini söyledi. Öncelikle Öcalan'ın esaretini bitirme ve özgürlüğünü sağlamayı, kadının demokratik konfederalizmi açısında ileri bir aşama olarak önlerine koydukları ciddi bir hedef olduğunu vurgulayan Ruken, diğerlerini şöyle izah etti: "Kapitalist moderniteye karşı inşa etmeye çalıştığımız demokratik modernite sisteminin önemli ayaklarından bir tanesi eğitimdir. Eğitim ile demokratik konfederalizm sistemini inşa edip örgütleyeceğiz. Bundan dolayı Siyaset Akademileri en temel çalışma sahaları olmak zorunda. Toplumun her alanına dönük daha kapsamlı çalışmalar yürütme kararı alındı. Ekolojiden, ekonomiye, eğitimden sağlığa her aşama için çalışmalar hedeflendi.

TOPLUMSAL DEVRİM İÇİN

Kadınların kendi kendisini yönetebilme ve örgütleyebilmesini sağlayan akademiler ve eğitimlerin sağlanmasını esas alacağız. Toplumsal devrimi gerçekleştirmek açısından kültürel dönüşümü ön görecek nitelikte eğitim çalışmalarına yöneleceğiz. İnşa çalışmalarını kadın öncülüğünde geliştirme misyonumuzu bu kurultayımızla birlikte daha fazla ileriye taşırma sözümüz ve kararlılığımız var.

PAJK’LI VE PKK'Lİ KADINLARIN ROLÜ

Devrim görevlerimizi öncülük misyonuyla PAJK’lı ve PKK’li kadınların inşada oynayacağı rol, halkların, kadınların kendi iradesiyle kendisini örgütlemesindeki misyonu irdelendi. Hayatın her alanına dair bilinç yükseltme çalışmaları, bilinçlendirme toplantıları, eğitimleri, seminerleri olmalı. Kadınlara dönük yürüteceğimiz toplum çalışmaları daha somut ve stratejik olmalı. Kurultay'da halkımızın eğitim sistemi ve çalışmaları daha fazla ele alındı ve ön plana çıktı. Büyük hamle ile stratejik olarak teyit edildi.

YENİ DEMOKRASİ KOLAY DEĞİL

Demokratik ulusun inşasında kadının öncülüğü çok belirleyicidir. Çünkü kadınlar kendi yeni toplumsallığını inşa ediyor. Yeni toplumsallığımızı inşa ederken, aslında özgürlüğümüzü inşa ediyor. Kendi özgürlüğümüzü inşa ederken, Önder APO’nun felsefesini benimsemiş halklar, kadınlar, gençler yani her kesimden insanların kendisini bu inşada örgütleyebileceği bir sistem ve modeli de sunuyoruz aslında. Demokrasinin inşa çalışmasını yürütürken, geliştirdiğimiz yeni demokrasi anlayışının kolay olmayacağının farkındayız. Demokratik kültür ve zihniyetin gelişmesi için daha fazla mücadele etmeliyiz. Bundan dolayı demokratik konfederalizm önemlidir. Akademi ve eğitimlerin rolü büyüktür. Toplumu bilinçlendirme ve eğitme çalışmalarını daha fazla yükseltmek, geliştirmek temel yaklaşımımızdır. Kadınların hayatında somut değişikliklerin gerçekleştirilebilmesi için de demokratik konfederalizmde yer almak önemlidir.”

ESARETİNE ALIŞMADIK, ALIŞMAYACAĞIZ

Öcalan üzerindeki tecridi asla kabul etmediklerini önemle vurgulayan Ruken, demokratik ulus inşasının bu tecridi kıracağını ve özgürleştireceğini belirtti. Öcalan'ın özgürlüğü gerçekleşmeden inşanın da olamayacağı ve tamamlanamayacağının Kurultay'da teyit edildiğini kaydeden Ruken, şunları altını çizdi: "İnşadaki kararlılık düzeyimiz aynı zamanda Önder APO’nun da özgürlüğünü sağlayacaktır. Onun için demokratik ulusun inşası, kadın konfederalizminin inşası Önder APO’nun da özgürlüğünü gerçekleştirecektir. Biz Önder APO’nun esaretini hiçbir zaman kabul etmedik, etmeyeceğiz de. Alışmadık, alışmayacağız da... Bundan dolayı da Kurultay, önemli bir tutum ve yaklaşım olarak 'Tecridi kıracağız, faşizmi yıkacağız' şiarıyla hareket edeceğini kararlaştırdı.”