TJK-E: 25 Kasım'da Rojava için alanlardayız
TJK-E, 25 Kasım'ı Rojava direnişini sahiplenerek karşılayacağını belirterek, "Kadınların öz savunmasını daha da güçlendirecek, yaygınlaştıracağız" dedi.
TJK-E, 25 Kasım'ı Rojava direnişini sahiplenerek karşılayacağını belirterek, "Kadınların öz savunmasını daha da güçlendirecek, yaygınlaştıracağız" dedi.
TJK-E, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü vesilesiyle bugün yazılı bir açıklama yaptı.
"25 Kasım’ı büyük inanç, mücadele kararlılığı ve direnişle karşılıyoruz" vurgusunun yapıldığı açıklamada, "Kürt kadınları olarak Mirabel kardeşlerin anısına, 25 Kasım’ı sembolik bir gün olmaktan çıkarmanın gururunu yaşıyoruz. Katledilen üç kız kardeşten biri olan Maria Mirabel’in ‘bize en yakın olan şey ölüm ancak korkmuyoruz. Haklı olan her şey için savaşmaya devam edeceğiz’ sözlerinin çağın karakterini değiştiren mücadelemizin ışığı olduğunu belirtiyoruz" denildi.
'DÜNYA KADINLARINA UMUT OLAN BİR SİSTEM YARATILDI'
Açıklamada, "Haklı bir mücadelenin yürütücüsü olmaktan kaynağını alan cesaretimiz ve kararlılığımızda Rojava’da, Kuzey Kürdistan’da, Latin Amerika’da, Asya’da, Avrupa’da direnen kadınlara omuz veriyoruz. Çünkü erkek egemen sistemin yol açtığı savaş, talan, tecavüz ve eşitsizlikle örülü yaşama karşı, tüm dünya kadınlarına umut olmuş bir sistemin yaratıldığının en yakın tanıklarıyız" diye kaydedildi.
"21. Yüzyılda Êzidî kadınların pazarlarda satıldığını ve onları özgürleştirmek için örgütlenen Êzidî kadınları gördük" denilen açıklamada, şunlar da ifade edildi:
"DAİŞ’in Şengal’de, Reqa’da, Kobanê’de, Dera Zor’da aydınlık gülüşlü, yiğit kadınlarca yenildiğine tanıklık ettik. Efrîn'de kadınların paha biçilmez direnişine tanıklık ettik. Kadınların Rojava’da her alanda toplumsal ve politik bir dönüşüme öncülük ettiğini gördük. Bugün dünya hakllarına umut olan demokratik konfederal sistemin kurucu gücü olduğuna tanıklık ettik. Kadınların ataerkil sisteme karşı siyaset, ekonomi, öz savunma, adalet, eğitim, kültür ve ekoloji alanlarında yarattıkları alternatifleri, toplumsal sorunları çözüm gücü olduklarını gördük. Dünyanın başka halklarından kadınların Rojava’da devrimin inşası için emek verdiğini, devrimin savunması için yaşamını feda ettik. Gördük ki yaratılan bu toplumsal değerler toplumun her kesiminden kadınların yaşamına nüfuz etti. Özgürlüğün doyumsuz tadına her kadın ulaştı.
Erkek egemen sistemin en başta öfke duyduğu hakikat budur. Kürt kadınlarının şiddetin kaynağını kurutmasına; kapitalist modernite, patriyarkal ve devlet üçlüsüne karşı yarattığı alternatif sistemedir. Dünyadaki tüm kadınlara kendi öz gücü ve iradesi ile örgütlenecek cesareti ve özgüveni aşılamasıdır. 9 Ekim’de Kuzey ve Doğu Suriye’ye başlayan işgal harekâtı boyunca başlayan saldırıların kaynağında bu öfke vardır. Hevrin Xelef’in katledilmesi, YPJ savaşçılarının cenazelerine uygulanan insanlık dışı yöntemler Kürt kadınları şahsında direnen tüm kadınlara bir mesajdır. Kadın devriminin kazanımlarına dönük bu saldırılar ‘kadına yönelik şiddet politiktir’ tespitimizin en açık göstergesidir.
'SEMBOLİK DEĞİL, BİR YAŞAM BİÇİMİ'
Erkek egemen sistemin bize verdiği bu mesaja tek bir cevabımız var: Direniş. Bunun somut ifadesi olan ve 19 Temmuz 2019'da başlattığımız 'Değişim ve Özgürlük için Sen de Ayağa Kalk' hamlesi kapsamında direnişi büyüterek cevap vereceğiz. Çünkü biz, şiddete karşı mücadeleyi sembolik günlerin sınırları dışına çıkararak, bir yaşam biçimi olarak benimseyen bir geleneğin sürdürücüleriyiz. Bu nedenle Maria Mirabel’in dediği gibi ‘haklı olan her şey için mücadele edeceğiz.' Bireysel ve toplumsal ölçekte şiddete karşı kadınların öz savunmasını daha da güçlendirecek, yaygınlaştıracağız. Direnişimizde bize omuz veren dünya halklarından kadınlarla birlikte Rojava savunmasının en aktif katılımcıları olacağız. Emperyalist, cihadist, sömürgeci ya da ulus-devlet, adı her ne olursa olsun, Ortadoğu’da kadınların geleceğini karartmakta ortaklaşan erkek egemenliğine karşı kadın direnişini yaygınlaştıracağız.
'WOMEN DEFEND ROJAVA SLOGANIYLA ALANDAYIZ'
Erkek egemenler iyi bilsinler ki kadın yüzyılına doğru ilerleyen zamanın akışını engelleyemeyecek. Biz Kürt kadınları ve dünya halklarında kadınlar ‘Women Defend Rojava’ kampanyasını 25 Kasım’da zirveye taşıyacağız. 25 Kasım’da 'Women Defend Rojava!' sloganı ile alanlarda eylemlerimiz ve direnişimizle kadın zamanına doğru akacağız."