İşgal saldırılarına karşı bir tepki de Avrupa Kürt Kadın Hareketi’nden (TJK-E) geldi. Yaptığı bir yazılı açıklamayla hiçbir saldırının Kürt halkının iradesi karşısında başarıya ulaşamayacağını kaydeden TJK-E, “Bu saldırılara karşı topyekun bir duruş sergilenir, gerillanın sergilediği direniş sahiplenilirse, Türk devleti geçmişten daha büyük bir hezimeti yaşayacak, kendisi açısından sonun başlangıcı olacaktır” dedi.
TJK-E açıklamasının tamamı şöyle:
“Faşist Türk devleti, Medya Savunma Alanları’na bağlı Zap, Kurejahro alanlarına dönük yeni bir işgal saldırısı başlatmıştır. Her şeyden önce ve en nihai söz olarak belirtmek isteriz ki, hiçbir saldırı Kürt halkının iradesi karşısında başarıya ulaşamayacak; özgürlük iddiası korunacak, özgürlük yürüyüşü durdurulamayacak ve bu saldırılar boşa çıkarılacaktır.
GÖRÜŞME TRAFİĞİNİN NEDENİ BELLİ OLDU
HPG açıklamasına göre, 18 Nisan akşam saatlerinden itibaren yoğunlaşan saldırının özellikle Güney hattından gelişiyor olması dikkat çekicidir. Bu durum, bir süre önce basına yansıdığı üzere KDP-TC ortaklığında yeni bir kirli planın hayata geçirildiğine işaret etmekte; KDP’li yetkililerin Türk devletiyle son günlerdeki görüşme trafiğinin nedeni de anlaşılmaktadır.
Geçen yıl Şubat ayında Türk devleti Garê’ye yine aynı hattan bir saldırı başlatmış, ancak daha öncekilerde olduğu gibi bu saldırı da başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Gerilla Garê, Werxelê, Mamreşo, Zendûra ve Girê Sor’da emsalsiz bir direnişle, büyük bedeller ödense de Kürt halkının iradesini kırmak isteyenlere cevabını verdi.
90’lardaki sınır ötesi operasyonlar, 2008’deki Zap yenilgisi, son olarak da 2020-2021’deki saldırıların tümünde aynı hezimeti yaşayan faşist Türk devleti şimdi bir kez daha belki de en kapsamlı bir imha ve tasfiye hedefiyle, KDP’yi de dahil ederek bir saldırıyı başlatmıştır. Bu saldırı Kürt halkının tüm kazanımları açısından, Kürt kadınlarının tüm dünyaya ilham veren özgürlük duruşu ve öncülüğü açısından da ciddi bir tehdittir.
TOPYEKUN DİRENİŞLE BOŞA ÇIKARILIR
Bu saldırılara karşı topyekun bir duruş sergilenir, gerillanın sergilediği direniş sahiplenilirse, Türk devleti geçmişten daha büyük bir hezimeti yaşayacak, kendisi açısından sonun başlangıcı olacaktır.
50. Önderlik Newrozu ve 8 Mart alanları dost düşman herkese şunu kanıtlamıştır ki, bu özgürlük iradesini hiçbir saldırı kıramaz. Böyle bir irade tüm saldırıları boşa çıkartacak güçtedir. Bu inançla Avrupa’da yaşayan Kürt halkını, Kürt kadınlarını, tüm devrimci ve demokratik kesimleri, feminist çevreleri alanlara çıkmaya, özgürlük iradesini sahiplenmeye, “Kürdistan’ı savunmaya” çağırıyoruz."