Êlih'teki cezaevlerinde işkence ve baskı
İHD Êlih Şubesi, Batman Beşiri Cezaevi Kampüsü ve Batman M Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki işkence ve baskılara dikkat çekti.
İHD Êlih Şubesi, Batman Beşiri Cezaevi Kampüsü ve Batman M Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki işkence ve baskılara dikkat çekti.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Êlih Şubesi, kentte bulunan cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin dernek binasında basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında, “Cezaevlerinde ölüm değil, yaşamı savunuyoruz. Hasta mahpuslar serbest bırakılsın. Ölüyorlar sessiz kalma” pankartı açıldı. Açıklamaya görevi gasp edilen Êlih Belediyesi Eşbaşkanı Songül Korkmaz, Tevgera Jinên Azad (TJA), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile Emek ve Demokrasi Platformu yöneticileri katıldı. Açıklamayı okuyan İHD Şube Yöneticisi Avukat Yunus Bağış, siyasal iktidarın ülke içinde ve dışında şiddeti esas alan politikalarının 2022 yılında da yaşanan yaşam hakkı ihlallerinin başlıca sebebini oluşturmaya devam ettiğini söyledi. Bağış, “Cezasızlık hâlâ işkence ile mücadelede en önemli engeldir. Faillere hiç soruşturma açılmaması, açılan soruşturmaların kovuşturmaya dönüşmemesi, dava açılan vakalarda işkence yerine daha az cezayı gerektiren suçlardan iddianame düzenlenmesi, sanıklara hiç ceza verilmemesi ya da işkence ve bireysel suçlar kapsamında kamu görevi dışında eziyet suçu kapsamına alınarak cezalar verilmesi ve cezaların ertelenmesi gibi nedenlerle cezasızlık olgusu işkence yapılmasını mümkün kılan en temel unsurlardan birisi olarak hala karşımızda durmaktadır” diye konuştu.
Bağış, yıl içerisinde cezaevlerinde periyotlar halinde tutuklularla görüştüklerini, cezaevlerine girişte dayatılan çıplak arama ve cezaevi içerisinde başta ayakta sayım dayatması olmak üzere çeşitli hak ihlalleri tespit ettiklerini kaydetti.
BATMAN M TİPİ
Batman M Tipi Kapalı Cezaevinde 2020 yılında yaşanan cezaevi isyan olayından sonra M tipi idaresi her zamankinden daha sert bir tavırla tutuklu ve hükümlüler üzerinde kötü muamelelerini arttığını vurgulayan Bağış, “Bu süre zarfında M tipi cezaevinde heyetimizce tespit edilen vakalar içerisinde; Yaşam hakkı ihlali olarak biri kadın olmak üzere iki tutuklunun bu yıl içerisinde koğuşta intihar ederek hayatını kaybettiği belirtilmiş olup savcılıkça her iki olayla ilgili soruşturma başlatılmıştır. Bir tutuklunun diş tedavisi için gittiği cezaevi diş doktorunun kötü muamelesine maruz kalarak içerinin kendisine temizletilmesi şeklinde kötü muameleye maruz bırakılmıştır. Kadın bir tutuklunun cezaevi girişinde çıplak arama dayatmasına maruz kalması sonucu karşı çıkmış ve darp edilmiştir. 3 kadın siyasi tutuklu mahpus cezaevi idaresince bir sebep belirtilmeden Bünyan ve Tarsus cezaevlerine sürgün edilerek hem kendileri hem de aileleri haksız ve hukuksuz bir şekilde mağdur edilmiştir. Cezaevine girişlerde, avukat görüşlerine geliş ve gidişlerde, kapalı ve açık görüşlere geliş ve gidişlerde yapılan aramaların insan onuruna aykırı olduğu başvurucu iki tutuklu tarafından dile getirilmiştir" dedi.
BEŞİRİ CEZAEVİ KAMPÜSÜ
Batman Beşiri Cezaevi Kampüsü içerisinde bulunun T Tipi Cezaevi ve Yüksek Güvenlikli Cezaevinde yapılan görüşmelerdeki ihlallere değinen Bağış, şöyle devam etti: “Ayakta sayım dayatmalarının rutin hale gelmesinin yanında ortak havalandırmaya çıkarılmama, Kütçe kitap yasağı, mahpusların hazırladığı kitap özetlerinin toplanması, başvurucu X’in belirttiğine göre telefon görüşmelerinde tekmil dayatması yapılmakta ve sağlıklı bir iletişim engellenmektedir. Yine yüksek güvenlikli kapalı cezaevinde 2022 Mayıs ayında siyasi hükümlü S.O’nun intihar ettiği söylenerek olayla ilgili soruşturma başlatılmıştır. Hükümlülerin sağlık hakkına erişimi olan revire geç çıkarılması söz konusu. Başvurucu Y. revire geç çıkarıldığı için sağlık sorunlarının derinleştiğini belirtmektedir.”
70 HASTA TUTSAK KATLEDİLDİ
Cezaevlerinde 29 Nisan 2022 tarihi itibariyle 651’i ağır olmak üzere bin 517 hasta tutuklunun var olduğunu kaydeden Bağış, “Özellikle tek başına yaşamını idame ettiremeyecek düzeyde hastalığı ilerlemiş olan mahpusların hapishanede geçirdikleri her bir günün kendileri ve aileleri açısından işkence ve kötü muamele yasağının ihlaline neden olduğunu belirtmek isteriz. 2022 yılının şu an ki dönemine kadar en az 70 mahpusun hapishanelerde yaşamını yitirmiş olması Türkiye hapishanelerindeki uygulamaların çok acil reformlara ihtiyaç duyduğunun en önemli göstergesidir” diye belirtti.