GÖRÜNTÜLÜ

Özer'in başsağlığı dilediği Kaya konuştu

Hafta içi evine yapılan baskının ardından tutuklanan ve yerine kayyum atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in suçlandığı taziye görüşmesinin muhatabı Mehmet Kaya konuştu.

AHMET ÖZER'İN TUTUKLANMASI

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’e suçlamalarda adı geçen isimlerden Mehmet Kaya, taziye için telefon görüşmesi yaptıklarını belirtirken, Abdurrahman Doğar ise Özer'in 30 yıllık dostu olduğunu söyledi.

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, Anayasa ve yasalar ayaklar altına alınarak yürütülen bir soruşturma ve gözaltının ardından tutuklandı. Özer’e yönelik savcılık suçlamasında yaptığı telefon görüşmeleri de yer aldı. Özer’in, annesi 2023’te vefat eden Mehmet Kaya'yı arayarak başsağlığı dilemesi suç olarak yansıtıldı. İsmi 'Örgüt üyesi' diye geçen Mehmet Kaya, Van'da esnaflık yapıyor. 

KAYA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAK

ANF'ye konuşan Kaya, “Ahmet Özer'in tutuklanmasına ilişkin benim ismimin geçtiği kısımlar hakkında suç duyurusunda bulunacağım, çünkü annem vefat ettiği için beni aradı  ve başsağlığı diledi. Özellikle yandaş A Haber denilen televizyon beni hedef gösterdi. Amaç burada Ahmet Özer değil, mesele Kürt olması ve bizim Kürt olmamızla alakalı bir durum. Bizim gibi insanlar üzerinden Ahmet Özer'e suç üretmeye çalışıyorlar. Ben bir iş insanıyım, hayatım boyunca mahkemelik olmadım. Yalan dolan haberlerle beni kriminalize ediyor. Ahmet Özer'in iddianamesinde bizim ismimiz neden geçiyor? Alakasız şeylerle suçlanıyoruz. Biz ölülere saygı duyuyoruz, AKP İl Teşkilatı da benim taziyeye geldi. Ortada bir suç var ise onlarda mı suç işledi? Suç duyurusunda bulunacağım, bu işin peşini bırakmayacağım."

30 YILLIK DOSTUMLA GÖRÜŞMEM SUÇ SAYILMIŞ

Uzun yıllardır Kürt siyasi içinde çeşitli görevlerde bulunan, yöneticilik yapan, aday olan Abdurrahman Doğar ise şunları söyledi: “Savcılık suçlamasında adı geçenlerden biriyim. Ahmet Özer 30 yıllık dostumdur. Her Van'a geldiğinde görüşürüz, sohbet ederiz. Ahmet Özer Hoca’nın DEHAP zamanında adaylık başvurusu olmuştu, yerel yönetimlerle ilgili çalışmalarını ve makalelerini bizimle paylaşarak kente nasıl yararlı olabiliriz gibi düşünceleri vardı. Maalesef üzülerek ifade ediyorum; bizimle olan görüşmeleri suç sayıyorlar. Ben siyasetçiyim, belediye başkan adayıydım, milletvekili aday adayı oldum, il başkanlığı yaptım. Burada bir hukuk garabeti var. Dostane ilişkiler, samimi ilişkilerle bir araya gelmemiz suç unsuru sayılmış. Bunu kabul etmiyorum. Ben 40 yıllık siyasetçiyim, barış ikliminin Türkiye'de oluşması için çaba sarf eden biriyim. Bizim üzerimizden Ahmet Hoca’yı suçlamaları hukuk garabetidir. Türkiye'de Kürt olup, muhalif siyaset yapan herkes hakkında açılan bu tür davaların yüzde 90'ı beraatle sonuçlanıyor. Pazartesi günü bununla ilgili suç duyurusunda bulunacağım. Ben sıkıyönetim dönemlerinde yargılanan biriyim. O zaman dahi böyle suç uydurulmuyordu, sıkıyönetim mahkemeleri, DGM'nın yapamadığını bugünkü mahkemeler yapıyor. Bu davalar mesnetsiz, içi boş davalardır."