Amed'de KDP'ye tepki: AKP'nin Kürt karşıtı politikalarına payanda oluyor!

Amed'de parti ve STÖ'ler, KDP'nin AKP'nin Kürt karşıtı politikalarına payanda olduğunu belirterek, "Yarın çok geç olabilir, bugün hep birlikte hareket geçmek zorundayız" dedi.

Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA), Barış Anneleri Meclisi, MED Tutuklu ve Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED-TUHADFED), Mezopotamya Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) , İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA), KDP’nin Federe Kurdistan Bölgesi’ndeki saldırılarına ilişkin Amed’in Rezan ilçesinde bulunan DBP Genel Merkez Dayanışma Bürosu’nda açıklama yaptı. Toplantıya siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katıldı.
DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Kürtçe açıklamayı okudu.

'KDP KÜRT KARŞITI POLİTİKALARA PAYANDA OLUYOR'

Kürt halkının özgürlük için tarihi fırsatlar yakaladığı kadar büyük tehlikeleri de yaşadığı bir süreçten geçtiğini belirten Öztürk, “Bu süreç de koşullar da her birimize kazanımlarımıza sahip çıkma, özgürlüğe sahip çıkma sorumluluğunu yüklemiştir. Halkımızın tarih sahnesinde özgürce yer alma amacına ortak olan, onun bu hedefini gerçekleştirmek isteyen herkes, bu hassasiyetle hareket etmek zorundadır” dedi.

“Buna rağmen, Kürt halkının dört bir taraftan çok yoğun saldırı altında olduğu, küresel ve bölgesel güçler tarafından kazanımlarının bertaraf edilmeye çalışıldığı bir dönemde Kürtler arasında yaşanabilecek olan çatışma ihtimalini asla kabul etmiyoruz” diyen Öztürk, şunları söyledi:

 "Uzun yıllardır Kürtler arası birlik ve ulusal birlik için çaba gösteren bizler, ilişkilerin gittikçe çatışma eşiğine gelmiş olmasının sorumlularını ciddiyetle halkın çıkarlarını gözetmeye çağırıyoruz.

 Geçmişte yaşanan birakujî ve Kürtler arası çatışmanın yarattığı ağır yıkımı, tahribatı, travmanın etkilerini hala yaşıyoruz. Dün olduğu gibi bugün de Kürtler arası çatışmadan en fazla Kürt halkına kaybettirmek, halkı boyunduruk altına almak ve statüsüz bırakmak isteyen güçler faydalanacaktır. Bunun için iştahla elini ovuşturan ve Kürtleri birbirine düşürmeye çalışanların Kürt düşmanları olduğuna dair hiçbir şüphe yoktur. Geçmişte olduğu gibi bugün de birakujînin kaybedeni en başta Kürt halkı ve onun adına siyaset yürüten herkes olacaktır. Bu konuda özellikle uzun süredir Türkiye ile ortak hareket eden, AKP’nin Kürt karşıtı politikalarına payanda olan KDP’yi ciddiyete, sorumluluğa davet ediyor, geçmişte üstlendiği tahripkâr rolden uzak durmaya çağırıyoruz.
Kürt halkı, Kurdistan’ın yayılmacı güçler tarafından çizilen suni sınırlarla bölünmesinden önce de, sonra da tüm dünyaya örnek olan mücadeleler yürütmüştür. Bu mücadelelerin her biri kendi döneminde ve çevresinde büyük dönüşümler yaratmış, özgürlüğe giden yolda geleceğe birer birikim olmuştur. Bunca mücadeleden sonra, bunca bedelden sonra Kürt halkının hak ettiği barış ve özgürlüğe erişmesine bu kadar az kalmışken, sömürgeci devletlerin politikalarına alet olanlar tarihte silinmeyecek bir kara yazı olmaktan öteye geçemeyecektir. Yüz yıldır Kurdistan’ı sömürgeleştiren bölge güçlerinin istekleri, yönlendirmesi doğrultusunda birakujîye yeltenenleri halkımız da asla affetmeyecektir. İlgili çevreleri halkımız nezdinde bir kez daha böyle bir uğursuz, tahripkâr bir rol ile gündeme gelmemek üzere ahlaki, vicdani ve tarihi bir sorumlulukla hareket etmeye çağırıyoruz.

'BAŞARAMAYACAĞIMIZ HİÇBİR ŞEY YOK'

Buradan en başta halkımız olmak üzere Kurdistani bütün güçlere, aydınlarımıza, sanatçılarımıza çağrıda bulunuyoruz: Halk ve ülke sevgisi olan herkesin bugün en öncelikli görevi halkımızın kazanımlarının korunması, buna büyük zarar verecek olan iç çatışmayı önlemek ve birliğe hizmet için büyük bir ciddiyetle hareket etmesidir. Yarın çok geç olabilir, bugün hep birlikte hareket geçmek zorundayız. Yüzyıllara yayılmış halk mücadelemizden gelen birikimimiz, bizleri daha ileriye taşımaya kadirdir. Tıpkı Kobanê’de olduğu gibi, Kerkük meselesinde olduğu gibi hep birlikte hareket ettiğimizde başaramayacağımız hiçbir şey yoktur. Gün, hakikatle özgürlüğe hep beraber yürüme günüdür."

SILOPIYA’DAKİ EYLEME ÇAĞRI

DTK Eşbaşkanı Öztürk, Güney Kurdistan'daki bu gelişmelere ilişkin yarın Silopiya ilçesindeki sınır kapısı önünde açıklama yapacaklarını belirterek, eyleme katılım çağrısında bulundu.