Depremzede Semsûrlular: Elimizde hiçbir şey kalmadı
Semsûrlu depremzedeler zor koşullarda hayata tutunmaya çalışırken, temel yaşam ihtiyaçlarının karşılanmasını istiyor.
Semsûrlu depremzedeler zor koşullarda hayata tutunmaya çalışırken, temel yaşam ihtiyaçlarının karşılanmasını istiyor.
Mereş merkezli gerçekleşen depremlerden ağır etkilenen Semsûr’un yüzde 80’i yıkık veya hasarlı. Hayalet şehre dönüşen kentte ayakta kalanlar ya metropollere ya da köylere göç ediyor. ANF’ye konuşan depremzedeler, hala barınmak için çadır ihtiyacının bile karşılanmadığını belirterek, ihtiyaçlarının karşılanmasını talep ediyor.
Nedim Dinç: Hepimiz felakete uğradık. İki gün boyunca yağmur yağdı. Yağmurdan olmasaydı belki bu kadar insan vefat etmezdi. Üç gün boyunca ıslak elbiselerle ateş başında bekledik. Bu Vali’nin hatasıydı. Vali dedi ki, bir tek çöken bina var, bir tane de hasarlı bina. İki gün boyunca kendi imkanlarımızla milleti çıkardık. Avluda kazma ile çekici getirdim, kıra kıra enkazdaki yaralıları çıkardım. Üç de cenaze çıkardım. İki gün Adıyaman’a yetişen olmadı. İkinci depremde komple yıkıldı.
Çocukları Siverek’e götürdüm, ev kiralamışım. Ben de eşyalarım için buradayım, malzemelerimi alıp oraya gideceğim. Orada yaşayacağım. Ne yapalım? Bütün herkes göç etti. 200’e yakın akrabam vefat etti. Adıyaman altüst oldu, viran oldu.
Gulê Aydın: Zorla kurtulduk. Korktuk. Sokaklardayız. Çadırlarda, ateş önündeyiz. Hiçbir şey yok. Herkesin yemeğe, çadıra ihtiyacı var. Evler yıkıldı.
ŞU ANA KADAR DA ÇADIR ULAŞMADI
Gaffure Aydın: Mağdur olmuşuz. Ortalıkta kaldık, arabada yatıyoruz. Ellerinden geldiğince erzak, battaniye vb. yardım ediyorlar ama onunla bitmiyor. Ev olmazsa olmuyor. Çocuklarla sokaklardayız, hasta olduk. Devletten barınma ihtiyacımızı karşılamalarını istiyoruz. Çadır elimize şu ana kadar da ulaşmadı. Ölenler çok ama hayatta kalanlar bari eski hayatlarına geri dönebilsin.
Adıyaman’a ilk üç gün gelmedi. Gelseydi bu kadar insan ölmezdi.
DEVLET KÖYLERE HİÇ UĞRAMIYOR
Murat Bayır: Köyde yıkık evler çok. İhtiyaçlarımız da çok. Çadıra, oduna, kömüre, kuru gıdaya, çocuk bezlerine ihtiyacımız var. Herkes mağdur şu an. Devlet yetkilileri belki merkeze gidip geliyor ama köye hiç uğramıyor. Gelip buralarda sefil oluyoruz, gıda peşinde koşuyoruz. Elimizde hiçbir şey kalmadı.
Köyümüzde 28 ölü var. Şehirdekiler de köye taşındığı için sıkıntı daha da fazla oldu. Şehir boşaldı, herkes köylere geldi. Bir çadırda 11 kişi kalıyoruz. 11 kişi bir çadırda olmaz ki! 2-3 ile birlikte bir çadırı paylaşıyoruz.