Gençlik Meclisi Konferansı: Tecridi mücadelemiz kıracak
HDP Gençlik Meclisi’nin 3’üncü Konferansı’nda, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın mücadeleyle özgürleşeceği mesajı verildi.
HDP Gençlik Meclisi’nin 3’üncü Konferansı’nda, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın mücadeleyle özgürleşeceği mesajı verildi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gençlik Meclisi 3’üncü Konferansı “Örgütlü gençlikle özgür geleceğe” şiarıyla başladı. Kayapınar ilçesinde bulunan Kaplan City’de devam eden konferansta “Özgür özerk üniversitelerle demokratik topluma”, “Örgütlü genç kadın ile zaferi yaratacağız” ve “Gençliğin bütün mücadelesi toplumun kesin zaferidir” pankartları açıldı. Konferansa çevre illerden çok sayıda genç katıldı. Salona, Nagihan Akarsel, Jina Amini Deniz Poyraz ve Hevrin Xelef’in fotoğrafları asıldı. Konferansa HDP Amed il eşbaşkanları Gülistan Atasoy, Zeyyat Ceylan ve Milletvekili Murat Sarısaç katıldı. Konferansta sık sık “Bijî Serok Apo”, “Şehîd namirin” ve “Bijî berxwedana zindana” sloganları atıldı.
'KÜRT GENÇLERİ HER ŞEYE RAĞMEN MÜCADELESİNİ BÜYÜTÜYOR'
Konferansta HDP Gençlik Sözcüsü Milletvekili Dersim Dağ, gençlere hitaben bir konuşma yaptı. AKP-MHP iktidarının Kürtlerin demokratik siyasetine saldırdığını belirten Dağ, milletvekilleri tutuklansa da vekillikleri düşürülse de dünyanın her yerinde Kürtlere ve kazanımlarına saldırılsa da Kürt gençlerinin mücadelesini büyüttüğünü söyledi. Dağ, “Bu amaçla demokratik siyasette ısrar ediyoruz. Bugün görüyoruz ki nerde gençlerin ve Kürtlerin kazanımı varsa ona saldırıyorlar. Üniversiteler gençler için yaşam alanı olmuşken her konuda baskı yapılıyor. AKP ve MHP üniversitelerde baskı uygulayarak, kendilerine göre gençler yaratmak istiyor. Üniversiteler her daim direnişin kalesi olmuştur. Gençleri ve üniversiteleri işlevsiz bırakmak isteyenler çok iyi bilsin ki üniversitelerde direnişe devam edeceğiz. Bu mücadele üniversitelerde İbrahim’lerden, Haki’lerden başladı. Üniversitelerden liselere kadar sokaklara kadar direniş devam ediyor ve edecek” dedi.
Paris’te dün yaşanan katliama değinen Dağ, “Paris’te üç arkadaşımız katledildi. Üç arkadaşımızı burada anıyoruz ve onlara söz veriyoruz; bu ülkeye barışı ve özgürlüğü getireceğiz. Diasporada, Başur’da, cezaevlerinde her yerde direnişimizi sürdüreceğiz. Tecrit nasıl her yerde ise direnişte her yerdedir. İmralı’da tecrit ve işkence nasıl başladıysa direniş de sürüyor. Söz veriyoruz, Kürt Halk Önderi Öcalan şahsında Kürt halkını özgürleştireceğiz. Ne olursa olsun, sonuç başarı olacak ve biz kazanacağız” diye konuştu.
Sonrasında söz alan Wan Milletvekili Murat Sarısaç, “Mecali kalmamış diyenler bu salondaki gençlere baksınlar, kalmış mı kalmamış mı? Bu salonda tek mesaj var, hem düşmana hem dosta, genç başladık genç başaracağız” dedi.
'BU ZULÜMLERİN HESABINI SORACAĞIZ'
Kapitalist sistemlerin en çok korktuğu şeyin gençlik olduğuna dikkat çeken Sarısaç, “Gençliğin değişim ve dönüşüm başarısı her zaman kapitalist sistemler için sorun haline gelmiştir. Boğaziçi’nden tutun Kobanê’ye kadar gençliğin enerjisi korkutmuştur. Mevcut sistem gençlerden korkuyor bu yüzden de tahakküm altına almak istiyorlar. Bu yüzden devletin baskı aygıtlarını kullanmaktan çekinmiyorlar. Gençlik, onların bu politikalarını kabul etmiyor. Daha önce onlarca vakıf ve derneklerle kendi gençliğini kurmaya çalıştılar ama başaramadılar. Özellikle Kurdistan’ da özel savaş politikaları, bağımlılıkla gençleri yozlaştırmaya çalışıyorlar. Fuhuş organizasyonu devletten bağımsız değil. HDP Gençliği bu bağımlılık karşısında müthiş direniyor. Gençlikle beraber bu zulümlerin hesabını soracağız” dedi.
PARİS KATLİAMI
Paris’te yaşanan katliama ilişkin de konuşan Sarısaç, “Tıpkı 10 yıl önceki gibi bir katliam yaptılar. Bu katliamlarla geleceğe dair yatırım yapıyorlar. Kullanılan kimyasal silahlar, Rojava’ya yapılan saldırılar bağımsız değil. Halkların alternatif yaşam modelini engellemek istiyorlar. Kürtler üzerinde denemedikleri işkence kalmadı. Katliamlar büyük olduğu gibi direniş de büyük. Kürt halkı 100 yıldır direniyor. Ama yetmiyor mademki faşizm bu kadar büyük saldırıyor o zaman Kürtler ve gençlik daha fazla örgütlenmeli. 100 yıldır bizi yok edemeyen güçler, bundan sonra da bizi yok edemeyecektir. Kürtler sadece kendini değil tüm toplumu kurtaracak bir paradigmaya sahiptir” şeklinde konuştu.
'ABDULLAH ÖCALAN MÜCADELEMİZLE ÖZGÜRLÜĞÜNE KAVUŞACAK'
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride tepki gösteren Sarısaç, sözlerini şöyle tamamladı:
“Sadece Kürtlerin değil halkların önderi olan Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecride çok daha derinlikli bakmalıyız. Tecrit bir insanlık suçudur. İmralı’da uygulanan düşman hukuku yasal formlarla açıklanmayacak bir durumdadır. 50 yıllık Sayın Öcalan’ın direniş tarihinde, bir sözünün bile barışın kapılarını açtığını gördük. Ne zamanki İmralı kapıları kapandı, tecrit yoğunlaştı o zaman savaş kapılarının açılmasına neden oldu. Sayın Öcalan sadece bir şahıs değil, 50 yıllık mücadele tarihinde Kürtleri yeniden yaratan biridir. Sayın Öcalan fiziksel özgürlüğüne mücadelemizle kavuşacaktır."