Halkı ve ülkesi için en ön cephede savaştı

Warşin Avaşin, halkı ve ülkesi için savaşarak, onları korumak için her türlüğü zorluğu aşarak ardında derin bir iz bıraktı.

Warşin, son nefesine kadar hakikatin peşinde koşan, yaşamını insanlığın iyiliği ve özgürlüğünü adayan savaşçılardan biriydi.

Genç yaşta Kürdistan'ın yurtsever ve direniş kalesi olan Amed'den gerillaya katılmıştı.

Bir röportajında katılım sürecini şöyle ifade ediyordu: "Tanıdığım genç yoldaşlarım ve akrabalar gerillaya katılıyordu. Bazılarının şehit düştüklerini duyuyor ve etkileniyordum. Ayrıca gece, gündüz düşman polisi, sistemi, askeri hatta siyasetçileri Kürt halkını karalıyor ve psikolojik baskı yapıyordu.

Çözüm süreci denilen dönemde Önder Apo ile avukat görüşü oluyordu. Önder Apo bir görüşmesinde heyete, 'Biz yasal yollarla çalışmıyoruz ne resmi bir belge var ne de bir imza. Onun için yarın masa devrilirse hepinize ceza verirler' dedi. Bu sözler beni çok etkilenmişti ve harekete katılma kararı verdim. 2014 yılında da gerillaya katıldım."

YOLDAŞLARINA SÖZ VERDİ

Warşin yoldaşı gerillaya katıldığı ilk günden beri tanıyordum. 2015 baharında askeri alana düzenlendi. Çalışmalarını isteyerek, severek ve duyarlı bir şekilde yapıyordu. Genç olmasına rağmen çok olgun, moralli coşkulu, enerjik, güler yüzlü olması hepimiz üzerinde etki bırakıyordu. Çok aktifti, yerinde durmuyordu, bir nehir akışı gibi gelişerek yaşamda sorumluluk üstleniyordu.

20 Nisan 2019 günü birlikte yola çıktık, bir gün sonra ayrıldık. 11 ay sonra Mart 2020’de Heftanin'de görüştük. Akışkanlığını, canlılığını ve performansını koruyordu. Aksine eğitim görmüş, daha bilinçlenmiş bir şekilde katılıyordu. Biraz da büyümüştü. Hayali hasret duyduğu özlediği Rêber Apo'yu görmek ve Amed'de gerillacılığını sürdürmekti.

16 Haziran'ı, 17 Haziran’a bağlayan gece faşist Türk devletinin çete ordusu Heftanin'e işgal harekatı başlattı. Bu operasyonun esas gücü teknikti. Önden kontra, çete ve korucuları sürüyorlardı. Askerin, gerillaya karşı savaşacak ne yürekleri ne de cesaretleri vardı.

Operasyonun ilk günü, iki genç kadın Warşin ve Zeryan, Apocu militan Şehit Berivan tepesinde bir doçka silahıyla 3 gün düşmana karşı savaştı. Daha sonra Şehit Dersim tepesi, Şeşdara hattına yönelen düşmana karşı savaştı. 25 Haziran’da direniş kahramanlığı gösteren Zeryan arkadaş şehit düştüğünden Warşin yoldaş intikam yemini ediyordu. Yoldaşlarının kanı yerde bırakmayacağının sözünü veriyordu.

8 AĞUSTOS'TA ŞEHİT DÜŞTÜ

Herkesten önce cepheye gitti. Halkını ve ülkesini korumak için her türlü zorluğu fedakarlıkla aşıyordu. En son 27 Haziran’da Heftanin, Pirbıla Şıkeftin'den vedalaşarak ayrıldık. Ayrılmadan önce günlüğünü verdi. Boş kalan sayfalarına yazmamı söyledi. Ancak ben, Warşin arkadaş şehit düşmeden 2 gün önce 6 Ağustos 2020’de defterine içimden geçenleri yazdım. Nerden bilebilirdim ki son ayrılığımız olacaktı, nerden bilebilirdim ki defterinde yazdığım yazıdan 2 gün sonra şehit düşecek ve şehit düştükten 2 gün sonra da bu yazıyı yazacaktım.

Denilir ki insan bazen yaşanacakları önceden hisseder. Warşin yoldaş da; defterini verirken bazı vasiyetlerini söyledi. "Günlüğümü oku, yazdığım istekleri imkanlar varsa, örgüt yerine getirebilirse gözüm arkada kalmaz" dedi.

Uğursuz ve acı haberi cihaz tekmilinde duydum. Operasyonun 53'üncü günüydü. 8 Ağustos 2020, 15 Ağustos hamlesinin 36. yıl dönümüne yaklaşıyorduk. Yer Heftanin, mekan Pirbîla.

Düşman her zaman olduğu gibi yine ihanetçiler öncülüğünde arkadaşların bulunduğu yere sızma yapıyorlardı. Warşin ilk önce tek başına gelen hainleri karşıladı, kahramanca savaştı. Yoldaşları toparlanana kadar savaştı ve Cenga Heftanin'in şehitlerinin, yoldaşların yanına başı dik gitti. Cenga Heftanin'in 35. kahraman şehidi oldu.

UMUTLARI VE HAYALLERİ ÇOK BÜYÜKTÜ

Warşin yoldaşın şehit olduğu haberini duyduğumda sarsılmadım desem duygularımı inkar etmiş olurum. Çünkü gencecik yaşta yanımıza geldi. Yanımızda büyüyerek, gelişti. Tecrübe kazandı. Umutları, hayalleri, amaçları çok büyük ve güçlüydü. Hedeflerine ulaşması için çok emek veriyordu. Engel tanımıyordu. Devrimci ilkelere bağlı yaşamı ile örnek bir militandı. Mütevazi, alçak gönüllü, fedakar, emekçi bir yoldaştı. Warşin, samimi, sevgisi, saygısı, dürüstlüğü ve yoldaşına verdiği değerle gittiği her yerde herkesin sevgisini de saygısını da kazanmış. Gönüllerinde yerini edinmişti.

Bu genç ve güzel kadın yoldaşı ne kadar anlatsam ne kadar yazsam az gelir. Ağır ve kutsal görevler omuzlamıştı. Uzun ama anlamsız bir yaşamdansa, kısa ama anlamı büyük, kutsallıklarla dolu, tarihe iz bırakan, halkı ve ülkesi için yaşamayı tercih etmişti. Gökteki yıldızlara kavuşan bu genç yoldaş hep aranacak ve özlenecek bir yoldaş olacak.

Varsa, utansın bu vahşi Türk devletinin çete, ihanetçi, kontra ordusu ve ona yaltaklık eden işbirlikçileri. Şehitlerimiz yol göstericilerimizdir. Onların amaçlarını yerine getirmek hedeflerini gerçekleştirmek, umut ettiklerini başarmak boynumuzun borcu ve görevi olacaktır.