Çok kültürlülüğü kendisine destur eyleyen inanç ya da toplulukların bunu ifade etmek için kullandıkları birbirine benzer deyişler vardır, bunlardan biri de Alevi özdeyişlerinde sık sık geçen ‘İnsan kısım kısım, yer damar damar’ sözü olabilir. PKK bu özdeyişi Kürdistan dağlarında yaşatan bir hareket olma özelliğini taşırken farklı halklardan, dillerden, kültürlerden gelen toplulukları bir arada görebiliyorsunuz.
Hakkarili bir HPG gerillası Çekdar Giravi belki bu tanımlamaya uymuyor gibi gelebilir fakat hala çocukluk hayallerinin arkasında olduğunu ve evde çocukken yazdığı şiirini dinledikten sonra bu hikayenin de kendine has kokusunu alıyorsunuz. HPG Gerillası Çekdar Giravi 2013 yılında PKK saflarına katıldığını aktarıyor. 99 yılında henüz çocukken "Katılım kararı vermiştim" diyen Giravi, "Bu serüvende güzel günler de geçirdim. Önder Apo’yu aslında tam olarak hala tanıyabildiğimi, düşüncelerini tam olarak algılayabildiğimi söyleyemem" diye konuştu.
OKULA GİDEN HER KÜRT ÇOCUĞUNUN YAŞADIKLARINI YAŞADI
HPG gerillası Giravi, “Belki bir şiir yazdım fakat bu şiirin benim için bir öyküsü de vardır” diyerek köylerinin boşaltılmasından, Kürtçe dışında bir dile ile tanışmasına kadar yaşadıklarını şöyle anlattı: "Okula ilk gittiğimde her Kürt çocuğu gibi yabancı bir dil konuşan bir öğretmen karşımda duruyordu.
Klasik olan bazı şeyler var işkence, dayak gibi bunları anlatma gereği duymuyorum fakat biz ona ne kadar yabancı geliyorsak o da bize yabancı geliyordu ve ben burada yaşadığım ilk duyguları daha katılmadan önce yazmıştım kendimle de getirdim ve hala da yanımda duruyor. Kim ne derse desin Önder Apo üzerinde üzerindeki tecrit direniş ile kırılacaktır, halk olarak bedel ödedik, Önderliğimiz için bedel ödemeye de devam edeceğiz." HPG'li Giravi'nin şiiri:
Nerede yaşam ışığımız?
Çocuktum ama biliyordum
Milyonlarla beraber seninleyiz, Başkanım, seninle
Doğa, bilmiyor mudur özgürlüğün, gülüşün ne kadarda sana yakıştığını
Toprağın bağrında filizlenen bir başak gibi
Gül kokusu sarar toprağı
Unutmak ihanettir Başkanım
Tereddütsüz yaşarız seni Mir’im
Ve her seferinde koklarım gül tadında
Yaşamın acıları iz bırakabilir kutsal mekanlarda
Başakların üzerinden berrak kanlar süzülebilir
Ama şerefle yazılan sayfalarda hatırda kalanlar
Tarihtir her şey muhakkak
Ve tarih, bu tarih yazılıyor Önderim
İçimizdeki sevda ve aşk çaresiz değildir elbette
Büyür ve büyür özgürlük için
Bugün bir kez daha sen varsın anılarda
Kurê Jaro verir selamı Zagroslara
Amed Surları, Van gölü tüm güzelliğiyle selama durur sana
Temiz sularla dolu taslardır annelerin ellerinde
Bakışların ardındaki yaşamın izlerini korurlar elbette
Artık çocuklar da anlar ve derler; ‘Anne nerede Önderimiz?’
Nerede yaşam ışığımız
Nerede…