HPG Metîna şehitlerini andı
Metîna’da şehadete ulaşan 3 gerilayı anan HPG, “Şehitlerimizin mücadelesini rehber edineceğimiz sözünü bir kez daha yineliyoruz” dedi.
Metîna’da şehadete ulaşan 3 gerilayı anan HPG, “Şehitlerimizin mücadelesini rehber edineceğimiz sözünü bir kez daha yineliyoruz” dedi.
HPG Basın İrtibat Merkezi açıklaması şöyle:
29 Temmuz 2018’de Metîna bölgesinde gerçekleşen düşman saldırısında son anlarına kadar özgür yaşam felsefesinden taviz vermeyen değerli Apocu militanlar Sorxwîn, Ezda ve İlyas yoldaşlarımızı saygı ve minnetle anıyoruz.
Serhed’in yiğit ve cesur kadını Sorxwîn yoldaşımız, halkımızın acılarını dindirmek ve özgür bir ülkenin inşası için katıldığı gerilla saflarında doğallığı, samimiyeti ve dürüst katılımı ile tüm yoldaşlarının örnek aldığı, birlikte mücadele etmek ve yaşamak istediği bir YJA Star komutanı oldu. 12 yıllık gerilla mücadelesine birçok başarı sığdıran ve özgür kadın çizgisindeki net duruşuyla birlikte mücadele ettiği tüm yoldaşlarını yoğunlaştıran ve mücadeleye sevk eden katılımı ile üstlendiği öncülük misyonunu başarıyla yerine getirdi. Halkımızı savunma görevini en zorlu şartlara ve imkansızlıklara rağmen cesaretle ve fedakarca yerine getirerek, zaferin fedailik çizgisinde bir mücadele ile mümkün olabileceğini pratiği ile kanıtladı. Birçok yoldaşının eğitimini üstlenerek özgür yaşam çizgisinin tüm yoldaşlarınca benimsenmesini ve pratikleştirilmesini sağlayan Sorxwîn yoldaşımız, bu anlamda üstlendiği tüm görevlerini başarılı bir şekilde yerine getirdi. Gerilladaki her anını dolu dolu ve anlamlı yaşayan Sorxwîn yoldaşımızın ardılları olarak anısına bağlı kalacağımızın sözünü yineliyoruz.
Botan’ın kadim ve zengin kültürünü kişiliğinde temsil etmeyi başaran Ezda yoldaşımız, direnişçi Botan kadınlarının işgalciler ve sömürgeciler karşısındaki kararlı duruşunu kendisine rehber edinerek özgürlük mücadelesiyle buluştu. Bilinçli bir tercih yaparak katıldığı gerilla yaşamının her ayrıntısında keşfettiği güzelliği, sadeliği ve dürüstlüğü yaşamının temel amacı haline getirdi. Düşündüğü gibi yaşamayı esas alan Ezda yoldaşımız, bu özelliğiyle tüm yoldaşlarının yüreğinde yer edindiği gibi, örnek alınan bir PAJK militanı olmayı da başardı. Zagroslardan Behdînan’a kadar Medya Savunma Alanları’nın birçok bölgesinde mücadele eden yoldaşımız, bulunduğu her alanda özgür kadın kimliğinin temsiliyetini yapmayı başardı. Yoldaşları olarak her zaman Ezda yoldaşımızın mücadele çizgisini esas alacağımızın ve şehitlerimizin en büyük amacı olan zaferi mutlaka gerçekleştireceğimizin sözünü yineliyoruz.
Serhildanları, direnişleri ve bağrından çıkardığı tarihi şahsiyetleriyle ülkemiz Kurdistan’ın önemli merkezlerinden biri olan Bazîd’den özgürlük saflarına katılarak içerisinden çıktığı halkımızın özgürlük umutlarına cevap olan İlyas yoldaşımız, gerilladaki mücadelesiyle her zaman halkımızın beklentilerine layık olmak istedi. Mücadelemiz nerede ihtiyaç duymuşsa orada bulunmayı temel bir prensip olarak kabul eden ve tüm pratiği ile bunu kanıtlayan İlyas yoldaşımız, bu özelliğiyle örnek bir militan olmayı başardı. En zorlu mücadele alanlarına her zaman kendisini öneren ve yoldaşlarının yükünü hafifletmeyi ilke edinen yoldaşımız, bu duruşuyla tüm yoldaşlarının saygı ve sevgisini kazandı. Kendisini adadığı özgürlük mücadelemizde kısa sürede önemli gelişmeler katederek, yetkin bir özgürlük gerillası olan İlyas yoldaşımız, dürüst, samimi, doğal ve mütevazı kişiliği ile tüm yoldaşlarının yüreğinde yer edindi.
Yoldaşları olarak birlikte mücadele etmekten onur duyduğumuz Sorxwîn, Ezda ve İlyas yoldaşlarımızın başta değerli aileleri, yurtsever Dîgor, Silopiya ve Bazîd halkımız ile tüm Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyor, şehitlerimizin mücadelesini rehber edineceğimiz sözünü bir kez daha yineliyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
Kod Adı: Sorxwîn Çiya |
Kod Adı: Ezda Faraşîn Cûdî |
Kod Adı: İlyas Aydın Gül |
SORXWÎN ÇIYA
Sorxwîn yoldaşımız, Qers’ın Dîgor ilçesinde yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Mücadele tarihimizde direnişleri, saf ve dürüst katılımları ile bilinen Serhed’ın yiğit evlatlarından olan yoldaşımız, yakın çevresinden katılımların olmasından ve Kurdistan’da yaşanan savaştan dolayı Partimizi erken yaşta tanıdı. Kadim Serhed kültürü ve Kürtlük bilinci ile büyüyen Sorxwîn yoldaşımız, düşman gerçekliğini yaşayan biri olarak daha çocukluk yıllarında düşmana öfke besledi. 1993 yılında Dîgor’da halkımıza yönelik faşist TC devleti tarafından yapılan katliamın hikayesini dinleyerek büyüyen yoldaşımızın çocukluk hayali, gerilla saflarına katılmak oldu. Düşmanın yaptığı zulmü ve halkımızın zulme karşı verdiği mücadeleden etkilenen yoldaşımız, genç yaşına rağmen derin sorgulamalar yaşadı. Soykırımcı Türk devletinin asimilasyon yuvaları olan okullarına karşı öz benliğini korumak isteyen yoldaşımız, ortaokula kadar okuduktan sonra sistem okullarını terk etti. Yaşamı sorgulayan, toplumdaki kadının statüsünü kabul etmeyen ve TC devletinin inkar, imha politikalarına karşı duyarlı bir Kürt kadını olarak arayışlarını derinleştirdi. YJA Star gerillaları öncülüğünde yürütülen özgürlük mücadelesi ve yol açtığı sonuçlar, her zaman Sorxwîn yoldaşımızın güç aldığı bir kaynak oldu. Partimiz PKK’nin yeni bir yaşam yarattığını gören yoldaşımız, düşmanın artan saldırılarına karşı vicdani sorgulamalarına cevap bulmak istedi. Hareketimizi daha yakından anlamak ve çalışmalarda yer almak isteyen Sorxwîn yoldaşımız, okudukça mücadelemizi daha iyi anladı. Fakat arayışlarına cevap bulmada tatmin olmayarak gerilla saflarına katılmanın yollarını aradı. Serhed’ın direngen ve asil duruşlu bir kadını olarak düşmanın yaptıklarına artık kesin bir karşılık vermesi gerektiği bilincine vardı. Hareketimizin başlattığı ‘’Êdî Bes e’’ hamlesinin Kurdistan’da yayıldığı ve halkımızın sisteme karşı yoğun bir mücadele yürüttüğü bu dönemde gerilla saflarına katılma kararı aldı. Sistemin halkımıza uyguladığı soykırım politikalarına karşı verilecek en iyi cevabın özgürlük saflarına katılım olduğunun farkında olarak yüzünü Kurdistan dağlarına döndü.
2007 yılında gerilla saflarına katılan Sorxwîn yoldaşımız, gerilla yaşamını özgürlüğün yaşam mekanları olarak değerlendirerek çocukluk hayallerine kavuşmanın sevincini yaşadı. Halkı için mücadele etme ve özgür kadın çizgisinde başarılı bir kadın gerilla olarak yürüme iddiasında olan yoldaşımız, kısa bir süre Bakur alanında kaldıktan sonra Medya Savunma Alanları’na geçti. Yeni savaşçı eğitimlerine dahil olan yoldaşımız, özellikle gerillanın yoldaşlık ilişkilerinden ve komünal yaşam tarzından çok etkilendi. Kurdistan doğası karşısında adeta büyülenen yoldaşımız, özgür bir kadın olarak dağlardaki yaşamın hakikatine ulaşma çabasında oldu. Aldığı derslerde mücadele tarihimizde yaşananları daha iyi anlayan ve düşmana olan öfkesini bileyen Sorxwîn yoldaşımız, başarılı bir şekilde eğitimini bitirdi. Yaşamdaki her ayrıntıya dikkat eden ve var olanla yetinmeyen yoldaşımız, pratik alanlara geçerek öğrendiklerini pratikleştirme fırsatı buldu. Yaşamın her anını bir eğitim olarak değerlendiren, Önderliğimizin kadın özgürlüğüne dair çözümlemelerini okuyan ve bu konuda yoldaşlarına da yardımcı olan Sorxwîn yoldaşımız, bulunduğu her alanda saygın bir kişilik olarak yoldaşlarının sevgisini kazandı. Mücadelemizde destanlar yazan ve özgür yaşamın inşası için canını veren şehitlerimize karşı her zaman kendini borçlu hisseden yoldaşımız, her çalışmaya şehitlere layık olma iddiası ile katılarak başarılı bir pratiğin sahibi oldu. Bir kadın gerilla olarak kadın özgürlüğünü sağlamada tarihi roller üstlendiğinin bilincinde olan yoldaşımız, bunun gereklerini yerine getirmek için kendisini ideolojik ve askeri anlamda sürekli geliştirmeyi hedefledi. Yer aldığı her çalışmada fedakarlığı ile bilinen Sorxwîn yoldaşımız, erkek egemenlikli yaklaşımlara karşı kesintisiz bir mücadele verdi. Bu anlamda mücadelesini daha da büyütmek için ideolojik eğitimlere dahil oldu. Akademi sürecinde derin yoğunlaşmalar yaşayan ve ideolojik anlamda derinlik kazanan yoldaşımız, kişiliğinde önemli değişimler yaratarak özgürlük bilincini güçlendirdi. Kadın özgürlük ilkelerini yaşamının her anında pratikleştirmek için emek verdi.
Sorxwîn yoldaşımız, DAİŞ çetelerinin halkımızın kazanımlarına saldırması ve soykırımdan geçirmeyi amaçlamasına karşı halkımızı savunmak için savaşın yoğun yaşadığı alanlara geçme önerisinde bulundu. DAİŞ çetelerine karşı başarılı eylemlerde yer alan ve tüm dünyaya Apocu iradenin yenilmezliğini gösteren gerillalardan oldu. Askeri, ideolojik ve örgütsel konularda da sürekli kendisini geliştiren yoldaşımız, duruşuyla örnek bir YJA Star savaşçısı olmayı bildi. Başarılı bir şekilde tarihi görevlerini yerine getirdikten sonra tekrar yönünü gerillanın kutsal mekanlarına çevirdi. Bakurê Kurdistan alanlarında işgalci TC devletine karşı savaşmak ve tarihin intikamını almak isteyen yoldaşımız, bu hayalini bazı nedenlerden dolayı ertelemek zorunda kaldı. Yüzü her zaman Bakur alanlarına dönük olan yoldaşımız, düşmanın Medya Savunma Alanları’na gerçekleştirmek istediği işgal operasyonlarına karşı da kendini hazırladı. Güçlü, içten yoldaşlığı ve başarılı pratiği sayesinde bulunduğu her alanda sorumluluklar üstlendi.
Örnek bir PKK-PAJK militanı olan Sorxwîn yoldaşımız, 29 Temmuz 2018 günü Metîna bölgesinde gerçekleşen işgalci TC devleti saldırısında şehitler kervanına katıldı. Mütevazı yaşamı, derin ve güçlü yoldaşlığı ile mücadele tarihimize adını silinmeyecek şekilde yazdırdı. Ardılları olarak Sorxwîn yoldaşımızın bizlere devrettiği mücadele bayrağını zaferle dalgalandıracağımızın sözünü tekrarlıyor ve tüm şehitlerimizin anısı önünde saygı ile eğiliyoruz.
EZDA CÛDÎ
Ezda yoldaşımız, Botan’ın direniş ve serhildan kenti Şirnex’in Silopiya ilçesinde yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Botan’da dünyaya gelen her Kürt çocuğu gibi özüne bağlı bir şekilde yetişen yoldaşımız, ailesinin ve yaşadığı çevrenin yurtsever olmasından ötürü özgürlük mücadelemizi de küçük yaştan itibaren tanıdı. Özellikle gerillanın kahramanlığının anlatıldığı destanları dinleyen ve bunlara büyük ilgi gösteren yoldaşımız, gerillayı çocukluk kahramanı yaparak gerillaya katılacağı günün hayalini kurdu. Türk devlet okullarında 12 yıl okuyan yoldaşımız, düşmanın Kürt kadınlarını asimile ederek tüm halkımızı soykırımdan geçirmek istediğini erkenden bilince çıkardı. Bu nedenle düşmanın özel savaş politikalarına ve soykırım saldırılarına karşı duyarlı oldu. Gençlik dönemlerinde yaşama dair çelişkileri artan Ezda yoldaşımız, toplumda kadına biçilen geleneksel rollerin aynı zamanda kadının kölece bir yaşama mahkum olması anlamına geldiğini fark ederek karşı durdu. Düşmanın da yürüttüğü politikalarla bu gelenekselci anlayışları derinleştirdiğini ve Kürt kadınlarını mücadelemizden uzak tutmaya çalıştığının farkında oldu. Bu nedenle özgür yaşam arayışlarını daha da artıran yoldaşımız, Rêber Apo’nun kadın özgürlüğüne dair fikirlerini öğrendiğinde çelişkilerinin cevabını büyük oranda bulmuş oldu. Sadece fikir sahibi olmanın yetmediğini, edindiği fikirleri yaşama geçirerek gerçek anlamda özgürleşebileceğinin bilincinde olan yoldaşımız, bunun devletçi ve kapitalist sistem içerisinde mümkün olmadığını anladı. Bu temelde gerilla yaşamının alternatif olabileceğini düşünen yoldaşımız, bu yönlü arayışlarını daha da sıklaştırdı. Düşmanın halkımıza yönelik saldırılarının hız kazandığı, Önderliğimiz üzerindeki işkence sisteminin her geçen gün ağırlaştırıldığı ve gerilla şehadetlerinin olduğu bir süreçte artık mücadeleye dair kararını vermesi gerektiğini düşünen Ezda yoldaşımız, hem bir kadın hem de bir Kürt olarak özgür yaşamın ancak özgür dağlarda mümkün olabileceğine kanaat getirerek 2012 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına döndü.
Gerilladaki ilk eğitimini Medya Savunma Alanları’nda gören Ezda yoldaşımız, büyük bir istek ve heyecanla eğitimlere katıldı. Kendisini askeri ve ideolojik anlamda yetkinleştirerek halkımıza layık olmak isteyen yoldaşımız, samimi ve dürüst katılımı ile tüm yoldaşlarının saygısını kazandı. Gerillanın sıcak yoldaşlık ilişkilerinden, özgürlük ve eşitliğe dayalı komünal yaşamından etkilenen yoldaşımız, bu yaşamın bir öznesi olabilmesi için kendisini tamamen mücadeleye adaması gerektiğinin bilincinde oldu. Bu temelde ideolojik eğitimlere büyük bir duyarlılıkla yaklaşan Ezda yoldaşımız, özellikle Rêber Apo’nun kadın özgürlüğüne dair çözümlemelerini ve savunmalarını okuyarak, tartışarak ve yoğunlaşarak kendisinde özgür kadın ilkelerini oluşturmak istedi. Bu yönlü çabaları tüm yoldaşlarınca takdir edilen yoldaşımız, bu konuda önemli mesafe katetti. Ancak özgür kadın kimliği ile var olabileceğinin bilincinde olarak günden güne gelişim sağladı. Özgürlüğün özsavunma olmadan sağlanamayacağını iyi bilen yoldaşımız, bunun da kendisini gerilla savaş sanatında derinleştirmekten geçtiğinin bilincindeydi. Bu anlamda hem yeni savaşçılar eğitiminde hem de daha sonra gördüğü eğitimlerde bu duyarlılık ve ciddiyetle yaklaştı. Bu anlamda yetkin ve profesyonel bir YJA Star gerillası olmayı başaran yoldaşımız, güçlü yoldaşlığı ve aktif katılımı ile tüm yoldaşlarınca örnek alınan bir Apocu militan oldu.
Sömürgeci Türk devletinin Medya Savunma Alanları’na yönelik 2015 yılından itibaren geliştirdiği saldırılara karşı en ön cephelerde yer almak için ısrarcı olan Ezda yoldaşımız, yaşamdaki duruşu ve düşmana olan derin öfkesi sayesinde yoldaşlarını ikna ederek savaşın yoğun yaşandığı alanlara geçti. Düşmana karşı geliştirilen birçok eylemde emek sahibi olarak halkımıza ve şehit yoldaşlarımıza layık olmak istedi. Cesareti, dürüst katılımı ve fedakarlığı ile bilinen yoldaşımız, birlikte mücadele ettiği yoldaşlarına moral ve güç kaynağı olmayı başardı. Bir YJA Star gerillası olarak öncülük görevlerinin bilincinde olarak hem savaş meydanında hem de yaşamda bu misyonuna denk bir duruşun sahibi olarak PAJK’ın özgür kadın çizgisini kişiliğinde temsil etmeyi başardı.
Medya Savunma Alanları’nın birçok bölgesinde başarılı bir şekilde mücadele yürüten Ezda yoldaşımız, 2016 yılında Metîna bölgesine geçerek burada mücadelesini sürdürdü. Daha önce edindiği savaş tecrübelerini düşmanın Metîna bölgesinde yönelik saldırılarında değerlendiren yoldaşımız, birçok işgal girişimini ilk karşılayan yoldaşlarımızdan biri oldu. Metîna bölgesinde de özgür kadın çizgisinden ve Apocu militanlık ilkelerinden taviz vermeyen yoldaşımız, birlikte mücadele ettiği tüm yoldaşlarının örnek aldığı Apocu bir kadın militan oldu. 29 Temmuz 2018 günü Metîna bölgesine yönelik gelişen bir düşman saldırısında beraberindeki Sorxwîn ve İlyas yoldaşlarımızla birlikte şehadete ulaşan Ezda yoldaşımızı bir kez daha saygı ve minnetle anıyor, hayallerini yaşatacağımızın sözünü yineliyoruz.
İLYAS GÜL
İlyas yoldaşımız, Kurdistan tarihine isyanları ve Biroyê Heskiyê Têlî gibi kahramanları ile giren Agirî‘nin Bazîd ilçesinde dünyaya geldi. Yurtseverliğin derin yaşandığı ve Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ne katılımların olduğu bir ortamda büyüyen yoldaşımız, Hareketimizi erken yaşta tanıma fırsatı yakaladı. Bazîd gibi Kürt kültürünün hakim olduğu bir yerde öz değerlerine bağlı bir ailenin ferdi olan yoldaşımız, derin bir yurtseverlik bilinci kazandı. İsyan ruhunun her zaman canlı olduğu, sistemin inkar ve imha politikalarına karşı refleks sahibi olan bir ortamda karakter kazanan yoldaşımız, erken yaşta arayışlara girdi. Soykırımcı, işgalci TC devletinin zulmünün yaşandığı bir coğrafyada yaşayan İlyas yoldaşımız, devletin gerçek yüzünü bilerek sistem okullarına kısa bir süre gittikten sonra tavrını göstererek terk etti. Ailesinin geçimine katkıda bulunmak isteyen yoldaşımız, genç yaşına rağmen birçok farklı çalışmada yer aldı. Emeğin kutsallığını, sistemin ise bir sömürü sistemi olduğunu anlayarak çelişkiler yaşadı. Kurdistan’da yaşanan savaş ve toplumsal olaylar karşısında duyarlı bir Kürt genci olarak düşmanın tüm özel savaş ve fiziki saldırılarına karşı yurtseverlik görevlerinin farkında olarak yurtsever-devrimci gençlik çalışmalarında yer aldı. Soykırımcı TC devletinin Hareketimizi tasfiye etme ve halkımızı sindirme operasyonlarının yoğun olduğu bir dönemde aktif bir şekilde görevlerini yerine getirme çabasında oldu. Yurtsever-devrimci gençlik çalışmalarında yer alan yoldaşımız, bu süreçte partimiz PKK ve Rêber Apo gerçekliğini daha fazla tanıma ve anlama imkanı buldu. Düşmanın baskılarına boyun eğmeyen ve çalışmalarını bir an bile aksatmayan yoldaşımız, düşmanın siyasi soykırım operasyonlarında gözaltına alınarak tutuklandı. Gözaltı ve sorgu sürecinde devrimci tavrında taviz vermeyen yoldaşımız, iki buçuk yıl TC zindanlarında esir kaldı. Zindanda derin yoğunlaşmalar yaşayan ve gerilla saflarına katılacağı günler için kendini hazırlayan yoldaşımız, tahliye olduktan sonra gerilla mekanlarına gitme kararı verdi. Özyönetim Direnişlerinin yaşandığı ve halkımıza vahşice saldıran TC devletine karşı mücadele azmini büyüten yoldaşımız, Serhed alanına geçti.
2015 yılında Serhed alanında gerilla saflarına katılan İlyas yoldaşımız, bir süre Serhed alanında pratik yürüttükten sonra Medya Savunma Alanları’na geçti. Serhed bölgesinde kısa bir eğitimden geçen yoldaşımız, yeni savaşçı eğitimlerine dahil oldu. Gerillanın yoldaşlık ilişkilerinden etkilenen yoldaşımız, eğitimlerde büyük bir özgüvenle yerini aldı. Yurtsever-devrimci gençlik çalışmaları sürecinde okuduğu gerilla anılarındaki gibi bir yaşamla karşılaşan yoldaşımız, dört elle yaşama katıldı. Örgütsel tecrübesi olan ve yoldaşlarına birçok konuda yardımcı olan İlyas yoldaşımız, aldığı eğitimlerle birlikte en zorlu görevlere kendini hazırladı. Başarılı bir şekilde eğitimini tamamladıktan sonra gerilla yaşamına dair tecrübe kazanmak için pratik alanlara geçti. Arşınladığı her patikada ve soluduğu her nefeste gerilla yaşamın güzelliğini hisseden İlyas yoldaşımız, uzman bir gerilla olarak sürece cevap olabileceğini düşündü. Askeri anlamda derin yoğunlaşmalar yaşayan yoldaşımız, DAİŞ çetelerinin Maxmur ve Şengal’deki halkımızı soykırımla tehdit etmesi nedeniyle sıcak savaş alanlarına geçti ve halkımıza karşı sorumluluklarının bilincinde olarak hareket etti. DAİŞ çetelerini temizleme hamlelerinde yer alan ve halkımız için fedai bir şekilde savaşan yoldaşımız, görevlerini layıkıyla yerine getirdi. Edindiği askeri tecrübe ve ideolojik birikim ile yetkin bir gerilla olmayı başardı. Dönemin gereklerini bilerek ve Medya Savunma Alanları’na dönük başlatılan operasyonlara karşı Kurdistan dağlarında savaşmak isteyen İlyas yoldaşımız, tekrar yüzünü dağlara döndü. Yaşadığı yoğun savaş pratiğini sorgulayan ve eksiklerini çözümleyerek açığa çıkaran yoldaşımız, yeni dönem görevlerine kendini hazırladı. Savaş tünellerinin hazırlığından altyapı çalışmasına kadar birçok çalışmada emek verdi. Emekçi, fedakar ve mütevazi kişiliği ile yoldaşlarına örnek olan İlyas yoldaşımız, Apocu fedai bir militan olarak mücadele tarihimizde yerini aldı.
İlyas yoldaşımız, en son görev alanı olan Metîna bölgesinde soykırımcı Türk devletine karşı geliştirilen eylemlerde dönem taktiklerini etkili bir şekilde kullanmakta kararlı bir duruşun sahibi oldu. Büyük bir mücadele ve emekle yarattığı devrimci yaşamını, 29 Temmuz 2018 tarihinde Metîna bölgesinde gerçekleşen düşman saldırısında şehadetle taçlandırdı. İlyas yoldaşımız şahsında tüm şehitlerimizin özgürlük hayalini gerçekleştirinceye kadar mücadelemizi büyüterek sürdüreceğimizin sözünü tekrarlıyoruz.”