HPG, şehit Dîlan Cizîr’i andı
HPG, Türk devletinin 27 Aralık 2017’deki saldırısında şehit düşen Dîlan Cizîr’i anarken, “aldığı her nefeste, arşınladığı her patikada ve temas ettiği her yoldaşında özgürlüğü yaşadığını” kaydetti.
HPG, Türk devletinin 27 Aralık 2017’deki saldırısında şehit düşen Dîlan Cizîr’i anarken, “aldığı her nefeste, arşınladığı her patikada ve temas ettiği her yoldaşında özgürlüğü yaşadığını” kaydetti.
HPG Basın İrtibat Merkezi’nin açıklamasında, “27 Aralık 2017 günü Medya Savunma Alanları’na yönelik gerçekleşen bir düşman saldırısında Cizîra Botan’ın yiğit kadını ve özgürlük sevdalısı Dîlan Cizîr yoldaşımız şehadete ulaştı” denildi.
Devamla; “Şehirlere ve ovalara sığmayan yüreğinde biriktirdiği özgürlük tutkusuyla geldiği Kurdistan dağlarında, aldığı her nefeste, arşınladığı her patikada ve temas ettiği her yoldaşında özgürlüğü yaşayan Dîlan yoldaşımız, mücadeledeki ilkeli yürüyüşü ile örnek bir PKK ve PAJK militanı oldu. Şehit yoldaşlarının anısını yaşam ve mücadele kaynağı haline getirerek her anında onları hisseden yoldaşımız, bunu mücadelesine de yansıtmayı başardı.
Şehadet yıl dönümünde Dîlan yoldaşımızı saygı ve minnetle anıyor, mücadelesini zafere taşıyacağımız sözünü yineliyoruz. Yoldaşımızın başta değerli ailesi olmak üzere tüm Cizîra Botan ve yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyoruz” ifadeleri kullanıldı.
Şehit Dîlan Cizîr’in kimlik bilgilerinin verildiği açıklamanın devamı şöyle:
|
Kod Adı: Dîlan Cizîr |
Dîlan Cizîr – Dilek Yıldız
Dîlan yoldaşımız, Kurdistan’da ismi serhildan ve direnişle özdeşleşen Cizîra Botan’ın Hebler köyünde yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Fakat düşmanın köylerini yakıp yıkması üzerine ailesinin Cizîra Botan’a göç etmesi nedeniyle burada büyüdü. Botan’ın köklü, zengin kültürü ve derin yurtseverlik bilinci ile yetişen Dîlan yoldaşımız, çocukluğundan itibaren bu değerlere bağlı kalmayı bildi. Kurdistan’da doğup büyüyen her çocuk gibi Dîlan yoldaşımız da yaşanan yoğun savaşın ve özgürlük mücadelemizin sıcaklığı içinde bir çocukluk geçirdi. Bu süreçte direnişimizin önemli merkezlerinden biri olan Cizîra Botan’da bulunması dolayısıyla mücadele gerçekliğimizle iç içe oldu. Ailesinin yurtseverlik bilincine sahip olması ve mücadele içinde yer alması, kuşkusuz Dîlan yoldaşımızı etkileyen ilk durum oldu. Yine yurtsever Cizîr halkının düşmanın tüm saldırılarına karşı direnişi güçlendirmesi ve hiçbir şekilde düşmana taviz vermemesi, Dîlan yoldaşımızın mücadele azim ve kararlılığını pekiştirdi. Düşman okullarında bir süre okumak zorunda kalan yoldaşımız, bu süreç içinde düşman gerçekliğini daha iyi anlamaya başladı. Zaten düşmanın zora dayalı uygulamalarını, yaptığı katliamları Kurdistan’daki her insan gibi yaşayarak gören yoldaşımız, düşmanın soykırım siyasetini incelikli sürdürmesini ve Kürt kadın ve gençlerini asimilasyon çarkından geçirme planlarını da okulda daha fazla bilince çıkardı. Bu nedenle düşman okullarında okumaktan vazgeçen yoldaşımız, aynı süreçte mücadele saflarına dahil olarak çalışmalara başladı.
ÖZ YÖNETİM DİRENİŞİNE KATILDI
Özellikle 2010 yılından itibaren aktif olarak çalışmalarını sürdüren yoldaşımız, çoğunlukla özgür kadın ve akademi alanındaki toplumsal çalışmalarda yer aldı. Yer aldığı çalışmalarda en öncelikli hedef olarak, başta genç kadınlar olmak üzere tüm Kürt kadınlarının bilinçlenip özgürlüklerini kazanmasını, erkek egemenliğine karşı örgütlenmesini önüne koydu. Bu amaçla aktif bir şekilde çalışma yürüten yoldaşımız, aynı zamanda düşmanın öncelikle kadınları hedeflediği gerçekliği ile düşmana karşı Kürt kadınlarının aktif mücadele içinde yer alması için yoğun bir emek ve çaba harcadı. Başta Mêrdîn ve Sêrt olmak üzere birçok alanda çalışma yürüten yoldaşımız, bu süreçlerde kendisini eğitmeyi bir an bile durdurmadı. İlk olarak aldığı teorik eğitimleri hayata geçiren yoldaşımız, yürüttüğü pratik içinde çıkardığı dersleri de eğitim konusu yaparak kendisini ideolojik anlamda geliştirdi. Kadınların ancak özgürlüklerini elde ederek kendileri olabileceği gerçekliğinin ışığında, kişiliğinde etkili olan eksik, yetmez özelliklerle mücadele ederek her geçen gün daha fazla özgürlüğe yürüdü.
Yürüttüğü başarılı çalışmalardan dolayı düşmanın 2012 yılında düzenlediği siyasi soykırım saldırılarında tutuklanan Dîlan yoldaşımız, yaklaşık bir yıl Mêrdîn’deki zindanda tutsak kaldı. Zindan sürecini düşman politikalarının farkındalığıyla geçiren Dîlan yoldaşımız, özgürlük mücadelemizin zindan direniş geleneğine bağlı kaldı. Bu süreçte zindanı akademiye çeviren yoldaşımız, kendisini daha fazla geliştirmenin zemini yaptı. Zindandan çıktıktan sonra da çalışmalarını sürdüren yoldaşımız, gerilla saflarına katılmayı çok istediyse de özgürlük mücadelesinin ihtiyaçları doğrultusunda hareket etti. 2015 yılından itibaren gelişen Özyönetim Direnişi’ne katılan yoldaşımız, bu süreçte birlikte çalıştığı ve yakın akrabası olan yoldaşlarının şehadetinden derinden etkilendi. Şehitlerin mücadele mirasına sahip çıkmayı kendisine borç bilen Dîlan yoldaşımız, mücadelesini daha da büyütmeyi amaçladı. Bu temelde yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek gerilla saflarına katıldı.
GERİLLA YAŞAMINA DÖRT ELLE SARILDI
Gerillada saflarında aldığı ilk eğitimi “yaşamının dönüm noktası” olarak ifadelendiren Dîlan yoldaşımız, bunun yeni bir yaşam ve yeni bir doğuş anlamına geldiğini belirtti. Bu nedenle yaşama dört elle sarılan yoldaşımız, kısa sürede dağ ve gerilla yaşamına uyum sağladı. Aldığı eğitimlerle daha önce edindiği birikiminin ayakları üzerinde durmasını sağladığını, onları tamamladığını ve yaşamsallaştırdığını belirten yoldaşımız, bu anlamda bir bütünselliğe ulaştığını ifade etti. Kendisini askeri anlamda daha fazla eğitmeyi amaçlayan Dîlan yoldaşımız, hem savaş sürecine cevap olabilmek hem de özgürlüğün bir koşulu olarak bu amacına ulaşmak için yoğun çaba gösterdi. Bir kadın gerilla olarak kendisini savunabildiği oranda diğer kadınları da savunabileceğinin bilincinde olan yoldaşımız, tarihin omuzlarına yüklediği sorumluluğun farkındalığıyla hareket etti.
KOMUTAN ARMANC GOŞKAR’IN YOLDAŞLIĞININ HAKKINI VERDİ
Eğitimini başarılı bir şekilde tamamlayan Dîlan yoldaşımız, artık bir YJA Star gerillası olarak üstlendiği misyona denk bir katılımın sahibi olmak için pratik alana yöneldi. Dürüst, sade kişiliği ve kadın özgürlük çizgisindeki net duruşuyla bulunduğu her ortama rengini vermeyi başaran Dîlan yoldaşımız, bu özellikleriyle temas ettiği her yoldaşında iz bıraktı. Botan’ın derin yurtseverlik ve kadim kültürüyle şekillendirdiği kişiliğini Apocu felsefe ve kadın özgürlük ilkeleriyle bütünleştirmeyi başaran Dîlan yoldaşımız, özgürlük yürüyüşüne emin adımlarla yürüdü. Bir süre özgür kadın ordumuzun kahraman komutanlarımızdan Şehîd Armanc Goşkar (Suna Kızılkaya) yoldaşımızla birlikte mücadele yürüten Dîlan yoldaşımız, Armanc yoldaşın derin ideolojik ve askeri tecrübelerinden yararlanarak kişiliğinde önemli çıkışlar yarattı. Armanc Goşkar yoldaşın samimi ve geliştirici yoldaşlığının hakkını daha fazla mücadele ederek ödeyebileceğini bilen yoldaşımız, bu temelde her geçen gün mücadelesini büyüttü.
Yaşamının her anında PKK ve PAJK olarak somutlaşan özgürlük ilkelerine ve devrim şehitlerimizin anısına bağlı kalan Dîlan yoldaşımız, 27 Aralık 2017 günü Medya Savunma Alanları’nda gerçekleşen bir düşman saldırısında şehadete ulaşarak ölümsüzler kervanındaki yerini aldı. Yoldaşları olarak Dîlan yoldaşımızın Özgür Önderlik Özgür Kurdistan hayalini gerçekleştireceğimizin sözünü veriyoruz.”