KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Amed’de 13 Ekim’de gerçekleştirilen Özgürlük Mitingi’ne ilişkin yaptığı yazılı açıklamada şunları belirtti:
“13 Ekim günü Amed'de büyük bir Özgürlük Mitingi gerçekleşmiştir. Başta Amed halkı olmak üzere Serhat'tan Botan'a, Dersim'den Fırat'a kadar Bakurê Kurdistan’ın her yerinden halkımız on binler halinde Amed'in meydanlarına akmak üzere harekete geçmiştir. Türkiye'nin metropol ve şehirlerinden de binlerce Kürdistanlı ve Türkiyeli insan Amed'e gitmek için yola çıkmıştır. Devletin saldırı, yasaklama ve engellemelerine rağmen halkımız yolları, meydanları, sokakları doldurmuş, tecrit ve soykırım politikalarına karşı tepkisini güçlü bir şekilde ortaya koymuştur. Kürt halkı bir kez daha Önder Apo'ya olan bağlığını güçlü ve net bir şekilde ortaya koyarak, hem tutumunu yansıtmış hem de gerekli mesajı vermiştir. Bu görkemli ve anlamlı eylemden dolayı başta Amed halkı olmak üzere bir bütün yurtsever halkımızı ve dostları yürekten kutluyor, eylemlerini selamlıyoruz. Kürt halkıyla dayanışarak Özgürlük Mitingi’ne güç katan Türkiye halklarına ve demokrasi güçlerine ayrıca selam ve saygılarımızı belirtiyoruz. Yine yollara düşüp faşizmin engellemelerinden dolayı Amed'e ulaşamayan herkesi de ayrıca selamlıyoruz, Onlar özgürlük için yola koyulmakla ve faşizmin engellemelerine karşı sonuna kadar direnmekle gereken mesajları vermiş ve gereken sonuçları almışlardır.
HALKIMIZ ÇÖZÜMÜN MUHATABININ ÖNDER APO OLDUĞUNU EN GÜÇLÜ ŞEKİLDE ORTAYA KOYMUŞTUR
Özgürlük Mitingi’nde halkımız tecrit politikalarına karşı tutumunu ortaya koyarak güçlü bir mesaj vermiştir. Halkımız net bir şekilde bir kez daha Kürt sorununun demokratik çözümünün muhatabının Önder Apo olduğunu en güçlü bir şekilde ortaya koymuştur. Halkımız ve Türkiye demokrasi güçleri, Türkiye'de onurlu barışın ancak Önder Apo'nun muhatap alınarak Kürt sorununun demokratik çözümüyle sağlanabileceğini, bu temelde Önder Apo üzerindeki tecridin bir an önce kaldırılarak Kürt sorununun demokratik çözümünün geliştirilmesi gerektiğini en yüksek sesle haykırmıştır. Kürt halkının bu mesajı herkes tarafından iyi anlaşılmalıdır. Kürt halkının ortaya koyduğu bu tutum ve verdiği mesajlar dikkate alınmadan geliştirilecek her türlü siyasetin başarma şansı olmadığı gibi, oynanmak istenen her türlü oyun da bozguna uğrayacaktır. Önder Apo'yu muhatap almadan ne Kürt sorunu çözülebilir, ne de Türkiye'nin barışı sağlanabilir, Kürt sorununun demokratik çözümü temelinde Türkiye'nin demokratikleşmesi ve barışın sağlanması için en çok mücadele eden Önder Apo'dur. Önder Apo üzerindeki tecrit de bu çabaya karşı geliştirilen bir politikadır. Dolayısıyla İmralı'da Önder Apo üzerinde mutlak tecrit sürdürülürken çözümden ve barıştan asla bahsedilemez. Bu ne mümkündür, ne de gerçekçidir. Halkımız Amed’te bu hakikati bir kez daha somut olarak ortaya koymuştur. Önder Apo'nun, Türkiye iç barışının, demokratik özgür yaşamın, halkların demokratik birliğinin ve ittifakının temel harcı ve güvencesi olduğunu en güçlü şekilde ifade etmiştir. Bu temelde herkesi Kürt halkının mesajlarını doğru anlamaya ve bunu dikkate alarak davranmaya çağırıyoruz.
Bu eylemle halkımız direnişte ısrar edilerek faşizmin her türlü engelinin aşılacağını ve başarının sağlanacağını ispatlamıştır. Halkımızın bu onurlu direnişi işkence ve tecrit sistemi kırılana ve Önder Apo'nun fiziki özgürlüğü sağlanana kadar süreklileşerek ve yaygınlaşarak devam etmelidir.”