PKK Yürütme Komitesi, işgalciliğe, sömürgeciliğe, Kürt’ün inkarına karşı ilk kurşunun sıkıldığı 15 Ağustos Atılımı’nın yıl dönümü dolayısıyla yazılı bir mesaj yayınladı.   

PKK Yürütme Komitesi’nin Kürt halkına ve demokratik kamuoyuna hitaben yayınladığı mesajı şöyle:

“Apocu çizgiyi örgüte ve eyleme kavuşturan, 1982 Büyük Zindan Direniş kararını dağa ve gerillaya taşıyan şanlı 15 Ağustos Devrimci Atılımımızın 40’ıncı yılına halkımızın ve gerilla güçlerimizin her alandaki büyük direnişi ile giriyoruz. Özellikle tarihi direniş alanı olan Zap’ta HPG ve YJA Star gerillalarının 9-10 Ağustos tarihinde AKP-MHP faşist çetelerine ağır darbeler vurarak büyük atılımın 39’uncu yıl dönümünü selamlaması, 40. yıl mücadelesinin nasıl yaşanacağı konusunda önümüzü aydınlatıyor. Öncelikle Cûdî Tepesi’ni tarihi bir direniş kalesi ve zafer tepesi haline getiren gerillanın 9-10 Ağustos’taki başarısını kutluyor, Kürdistan Özgürlük Gerillasının faşist-soykırımcı işgale geçit vermeyen tarihi direnişini bir kez daha selamlıyoruz.

39 YILDIR TC SÖMÜRGECİLİĞİNE VE SOYKIRIMCILIĞINA KARŞI DİRENİYORUZ

Tarihi 15 Ağustos Atılımının 40. yılına girerken kahraman gerilla güçlerimizin gösterdiği performans, 40. yıl mücadelesinde halkımızı ve dostlarımızı daha umutlu ve kararlı kılıyor. Bu temelde dört parça Kurdistan’da ve yurt dışında gençlik ve kadınlar öncülüğündeki özgürlük mücadelemiz daha da gelişiyor ve büyüyor. Önder Apo’nun fiziki özgürlüğüne kilitlenmiş olan bu tarihi mücadelenin 40. atılım yılında daha da güçlenerek zafer yolunda ilerleyeceği açıkça görülüyor. Bu çerçevede, başta Önder Apo olmak üzere tüm partili yoldaşların, kahraman gerillamızın, kadın ve gençlerin, yurtsever halkımızın ve dostlarımızın 15 Ağustos Diriliş ve Gerilla Bayramını kutluyoruz. Tarihi kahramanlık atılımının tüm şehitlerini, ölümsüz komutanlarımız Egîd ve Zîlan yoldaşlar şahsında derin saygı, sevgi ve minnetle anıyoruz. 40’ıncı atılım yılında özgürlük ve demokrasi mücadelesi yürüten herkese üstün başarılar diliyoruz.

Bilindiği gibi, 15 Ağustos Atılımı temelinde Hareket ve halk olarak tam 39 yıldır TC sömürgeciliğine ve soykırımcılığına karşı kesintisiz olarak direniyoruz. Tarihin en anlamlı direnişi olan bu büyük direnişimiz, Apocu özgürlük çizgisinde ve gerilla öncülüğünde yaşanıyor. 39 yıllık bu kahramanlık direnişine Önder Apo ve kahraman şehitler gerçeği komuta ediyor. Elli bin şehit verme temelinde gerçekleştirilen bu büyük direniş, geçen 39 yıl içinde Kürtleri eğitip insanlığı aydınlatmış, Kürt toplumuna özgürlük bilinci ve örgütlülüğü kazandırmış, Önder Apo, şehitler ve gerilla şahsında özgür bireyi, özgür kadın ve erkeği yaratmış bulunuyor. Kürdistan’da her türlü köleliğe ve olumsuz gidişe son vererek, özgür yaşamı ve özgürlük tarihini başlatan güç oluyor.

SAYISIZ DEVRİMCİ GELİŞMEYE TEMEL OLDU

Çok açık ki, geçen 39 yıl boyunca Kurdistan’da yaşanan tüm özgürlükçü gelişmenin altında 15 Ağustos 1984 Devrimci Atılımı ve bu temelde gelişen kesintisiz gerilla direnişinin imzası bulunuyor. Bilim insanları, 15 Ağustos 1984 günü Eruh ve Şemdinli’de sıkılan kurşunların, esas olarak Kürt’ün köleliğine sıkılan kurşun olduğunu belirtiyor. 15 Ağustos Tarihi Atılımı, altıncı yılda Ulusal Diriliş Devrimini ve Kadın Özgürlük Devrimini başlatırken, 15‘inci yıldan itibaren uluslararası komploya karşı direnişi örgütlemeye başlıyor, Rojava Özgürlük Devrimi başta olmak üzere sayısız devrimci gelişmeye temel oluyor. Tarihi İmralı Direnişi temelinde ve gerçekleştirilen paradigma değişimi ile Önder Apo gerçeğini tüm ezilenlerin önderi haline getirmiş bulunuyor.

EZİLENLERDE YENİ BİR KURTULUŞ UMUDU YARATTI

Kurdistan’da kölelik tarihine son verip özgürlük tarihini başlatan 15 Ağustos Devrimci Atılımının 39’uncu yıl dönümü yaşanırken, şimdi birçok çevre bu atılımı daha derinden tartışıyor ve söz konusu atılımın zorunlu olup olmadığını, dolayısıyla nelere yol açtığını anlamaya çalışıyor. Çok açık ki, böyle bir atılım temelinde tarihe yapılan devrimci müdahale olmasaydı, geçen 39 yıllık süre içinde Kürt soykırımı derinleşir, ortada Kürtlük adına ciddi bir şey kalmazdı. Türkiye’de yalan ve hile, Kürt düşmanı faşist, sömürgeci ve soykırımcı zihniyet tam hakim olur, itirazsız egemenlik sürdürürdü. Bu temelde tüm dünyada da faşist, sömürgeci ve soykırımcı zihniyet ve siyaset tam egemenliğini sağlardı.

Demek ki 15 Ağustos Atılımı temelinde gelişen mücadele sadece Kürtleri özgürlük bilincine, örgütlülüğüne ve eylemliliğine kavuşturmadı; aynı zamanda başta Türkiye olmak üzere tüm Ortadoğu ve insanlık için tüm yalanları deşifre ederek tam bir aydınlatıcılık oldu ve her alanda özgürlük ve demokrasi arayışını geliştirdi. Özellikle Önder Apo’nun tanımladığı Jineoloji temelinde gelişen Kadın Özgürlük Devrimi ile beş bin yıllık erkek egemen zihniyet ve siyasete dayanan iktidar ve devlet sistemini ve onun son modernitesi olan kapitalizmi tüm boyutlarıyla sorgulayıp aşma bilincini ve gücünü ortaya çıkardı. Önder Apo’nun ekolojik, kadın özgürlükçü, demokratik toplum paradigması ile tarihi ve günümüzü derinden aydınlatarak, tüm ezilenlerde yeni bir kurtuluş umudu yarattı.

‘UMUDUN, İNADIN VE ISRARIN ATILIMI’

Önder Apo, 15 Ağustos 1984 Devrimci Atılımını ‘bir umudun, inadın ve ısrarın atılımı’ olarak tanımladı. 39 yıllık büyük mücadelenin her anı ağır bedeller ödeyerek, zorluklar ve acılar yaşayarak geçti. Her yıl bir önceki yıldan daha büyük zorluklar ve engellerle karşılaştı. Ama bütün bunlar, söz konusu tarihi mücadeleyi geliştirmede partimizi ve halkımızı yıldırmadı ve de engelleyemedi. İmkân ve fırsatın yok denecek kadar az olduğu bir ortamda, Önder Apo’nun aydınlatan ve çare bulan düşünceleri ve Kürt insanının cesareti ve fedakârlığı temelinde 39 yıllık bu büyük mücadele başarıyla yürütüldü. 39’uncu yıl mücadelemiz de önceki yılları aşan bir direnci, ısrarı, dayanıklılığı ve başarıyı özellikle her türlü suç oluşturan yasak silaha karşı gelişen Zap, Avaşîn ve Metîna direnişleri öncülüğünde ortaya çıkardı.

Şimdi Hareket ve halk olarak tarihi 15 Ağustos Atılımının 40’ıncı yılına giriyoruz. Çok açık ki, geçen mayıs ayında yapılan seçimler temelinde kendini yenileyen TC yönetimi, Kürt düşmanı, faşist, sömürgeci ve soykırımcı saldırılarını daha da artırma çabası içindedir. Türkiye’nin tüm iç ve dış gücünü seferber ederek ve hiçbir hukuki ve ahlaki kurala bağlı kalmayarak söz konusu saldırılarını sürdürmeye çalışmaktadır. İmralı işkence ve tecrit sistemini daha da derinleştirerek, adeta Önder Apo’yu boğmak istemektedir. Astana toplantılarından, NATO’dan ve KDP ihanetinden aldığı güçle saldırılarını artırıp, bu temelde gerillamızı ezmek, parti öncülüğümüzü tasfiye etmek, Kurdistan’ın Rojava ve Başûr parçalarını işgal etmek çabası içindedir. Geliştirdiği özel savaşla zindan direniş iradesini kırmaya, gençleri ve kadınları mücadele edemez hale getirmeye, demokratik siyaseti etkisizleştirmeye çalışmaktadır. Bu temelde Türkiye halkları üzerindeki faşist baskıyı, terörü ve sömürüyü derinleştirmek istemektedir.

ATILIMIN 40’INCI YILI DA TARİHİ MÜCADELELERE SAHNE OLACAKTIR

Kuşkusuz Hareket ve halk olarak, Kürt halkı ve Türkiye halkları olarak, devrimci ve demokratik dostlar olarak AKP-MHP faşizminin tüm bu saldırılarına karşı geçen süreçte yiğitçe direndik ve büyük atılımın 40. yılında da geçmişten çıkardığımız dersler temelinde çok daha güçlü direneceğiz. En başta tarihte eşi bulunmayan İmralı özgürlük direnişi yolumuzu aydınlatmaya ve bize öncülük etmeye devam edecek. Hangi güçle ve yöntemle saldırırsa saldırsın, Apocu çizgide kendini sürekli yenileyen Kurdistan Özgürlük Gerillası tüm düşman saldırılarına karşı fedai çizgisinde kahramanca direnecek, 39 yıl boyunca tarihe gömdüğü faşist-soykırımcı TC hükümetleri gibi, mevcut Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı faşist-soykırımcı yönetimini de yenilgiye uğratıp tarihin çöp sepetine atacaktır. 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucunun zafer çizgisine sahip olan zindan direnişleri de yenilmezliğini sürdürecektir. Her türlü özel savaş saldırısına karşı gençlik ve kadınlar öncülüğündeki halkımız ve Türkiyeli dostlarımız, faşizmi yıkma hedefi temelindeki mücadelesini daha da yayıp yaratıcı kılacaktır. Yurtdışındaki halkımız ve dostlarımız da her zaman olduğundan daha fazla bu 40. yılda özgürlük mücadelemize katkı sunacaktır.

Çok açık ki, büyük atılımın 40’ıncı yılı da tarihi büyük mücadelelere sahne olacaktır. Belki de geçen 39 yılın toplamına bedel bir mücadele bu 40’ıncı yılda yaşanacaktır. Ancak faşist-soykırımcı düşman azgın saldırılarını ne kadar artırırsa artırsın, 15 Ağustos atılım ve zafer çizgisinde kendimizi yenileyerek ve dönem görevlerini başaran mücadeleyi her alanda yaratıcı yöntemlerle çok daha etkili geliştirerek kazanan mutlaka biz olacağız. Tarihi 15 Ağustos Devrimci Atılımımızın 39’uncu yıl dönümünü bu temelde yaşıyoruz ve 40’ıncı yıla da bu inanç ve kararlılıkla giriyoruz.

Bunlar temelinde, her alanda gerçekleşen 15 Ağustos kutlamalarını ve Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü isteyen eylemleri selamlıyor; yurtsever halkımızı ve dostlarımızı 15 Ağustos atılım ve zafer ruhuyla kendilerini yenilemeye, AKP-MHP faşizmini yıkma ve Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlama temelindeki büyük direnişimizi 40’ıncı yılda her alanda daha da geliştirmeye ve mutlaka kazanmaya çağırıyoruz!"