PKK Gençlik Komitesi, “12 Eylül 1980  faşist darbesi gerçek yüzünü Amed zindanında gösterdi. Vahşi uygulamalarıyla  Kurdistan’a dayatılan imha ve inkar siyasetini sonuca götürmek istedi. Faşist zihniyete karşı sergilenen 14 Temmuz direnişi PKK’nin çelikten iradesine hiçbir koşulda boyun eğdirilemeyeceğini kanıtladı. 14 Temmuz direnişi insanlığın kutsal değerlerinden biri haline gelerek insanlığa umut oldu. Bu ruh bugün de gerilla öncülüğünde insanlığın umudu olmaya devam ediyor. 14 Temmuz direnişçilerinden Ali Çiçek arkadaş onur direnişinin 67. günü olan 17 Eylül 1982 tarihinde şehadete ulaşmıştır.  İradesiyle düşmanı kahreden bir duruşun ve  onurlu bir  direnişin sembolü  olmuştur.  Gençliğin Kızıl Yıldızı Ali Çiçek’in  41. şehadet yıl dönümünde, 14 Temmuz direnişçilerinin şahsında tüm devrim şehitlerini saygı ve minnetle anıyor, bizlere bıraktıkları direniş mirasını zafere ulaştıracağımızın sözünü yineliyoruz” dedi.

“Ali Çiçek Arkadaş ilk olarak  PKK hareketinin öncülerinden olan Kemal Pir arkadaşla tanıştı. Kemal Pir ile tanışarak mücadeleye atıldı” denilen PKK Gençlik Komitesi açıklamasında şunlar belirtildi: “Halkımız üzerinde sürdürülen sömürü ve işbirlikçiliğe karşı dur durak bilmeyen bir eylemselliğin içerisinde yer aldı. İşbirlikçiliğe karşı mücadelede cesurca yerini alarak işbirlikçileri nefessiz bırakan bir mücadele yaşamına sahip oldu. Ali Çiçek eylemleriyle devrimimizin en keskin kılıçlarından biri oldu. Sadece bunu yapmakla da yetinmedi. Gençliğin verdiği dinamizmle halkımızın eğitiminden örgütlenmesine seferber oldu. Devrim ruhunun ve inancının 7’den 70’e halka taşırılmasında seçkin bir militanlığın sembolü oldu.  

Düşmana esir düştüğünde de devrimci duruşundan zerre kadar ödün vermedi. Ortalama bir insanın dayanamayacağı 12 Eylül işkence tezgahlarında sadece düşmana direnmekle kalmadı. Hiç kimsenin söylemeye cesaret edemeyeceği şu sözleri düşmanın suratına çarparak Apocu devrimcilerin hakikati oldu. ‘’ Ben Ali’yim beni çok iyi tanıyorsunuz. Ben çözülmem, benden sır alamazsınız. Sizin işkenceleriniz benden ancak can alır. Hepiniz kendinizi deneyin. Partim bana direnmeyi öğretti. Benim görevim direnmek , sizin ise çözmek. Haydi başlayın. Sizin devletiniz mi güçlü yoksa benim  partim mi güçlü görün…’’ Örgüt bilinciyle hareket ederek birçok insanın işkence görmesinin önünü aldı. Yapmadığı birçok eylemi üstlenerek birçok kişinin işkence görmesini önlemiştir. Örgüt bilincinin yanında, bu tutumuyla nasıl bir duyarlılığa sahip olduğunu da göstermiştir. Bu duyarlılığını yaşamının tamamında görmek mümkündür.  Zaten Ali Çiçek’i gençliğin kızıl yıldızı yapan değerlere olan bağlılığı ve duyarlılığıydı.

PKK BİZE TESLİMİYETİ DEĞİL DİRENİŞİ ÖĞRETTİ SÖZÜ KURDİSTAN GENÇLİĞİNİN ŞAŞMAZ PUSULASI OLDU

Soykırımcı, sömürgeci TC’nin tarihi ve gerçeği 12 Eylül’dür. Bu gerçeklik bugün faşist AKP-MHP rejimiyle gerçek yüzünü en yalın haliyle göstermektedir. Kimyasal silahlardan nükleer bombalara en çirkin, en vahşi ve kirli özel savaş yöntemleriyle saldırmaktadır. Yedeğine aldığı gerici, işbirlikçi ve hain KDP ile 12 Eylül askeri cuntasının başaramadıklarını başarmak istemektedirler. Bu temelde Kurdistan’ın en kutsal değerlerine, toplumuna ve doğasına  gözü dönmüşçesine, canavarca saldırmaktadırlar. Ne dün 12 Eylül askeri cuntasının işkence tezgahlarında Ali Çiçek gerçekliğini teslim alabildiler , ne 8 yıl önce Cizre de diri diri yakılan Sozdar Şerker(Hazne İnan) gerçekliğini ne de bugün insanlık dışı saldırılarla Avaşin, Metina ve Zap’ta direnen gerçeği teslim alabilirler.

Kurdistan gençliği,  Önder Apo’nun Önderlik ettiği direniş mirasına dayanarak yaşamı ve mücadeleyi öğrenerek bugünlere gelmiştir. Ali Çiçek’in ‘’PKK bize teslimiyeti değil, direnişi öğretti’’ sözleri Kurdistan devrimci gençliğinin şaşmaz mücadele pusulası olmuştur. Mücadele bugün de Ali Çiçeklerin genç başladığı yolda genç kalmayı başararak fedaice yürütülmektedir. Apocu gençlik dün nasılki direnişi kendisine esas alarak 12 Eylül’ü yenilgiye uğratdıysa bugün de direnişiyle  AKP-MHP faşist rejimini  yenilgiye uğratacak ve  tarihin çöp sepetine atmasını bilecektir. Şüphesiz, bunun başarılması için 14 Temmuz direniş ruhunun ve Ali Çiçek yoldaşın duruşunun ve yaşamının esas alınması gerekmektedir. Bu direniş ruhuyla ne pahasına olursa olsun, AKP-MHP faşizminin tüm çabaları kursağında kalacaktır. Faşizm,  ancak ve ancak Ali Çiçek’in sergilediği mücadele duruşuyla ve sergilediği direniş tavrıyla yenilgiye uğratılacaktır. Bu gerçek unutulmamalıdır.

14 Temmuz direniş ruhu, bugün gerilla öncülüğünde sergilenen direnişle zafere yürümektedir. Tüm Kurdistan devrimci ve yurtsever gençliği Apocu ruhun gençlik timsali Ali Çiçek’in anısını ve bıraktığı direniş mirasını doğru anlamalı ve mücadele pusulası haline getirmelidir. Ali Çiçek’in cesareti, direnişçiliği ve eylem duruşuyla mücadeleye akın etmelidir. Dost ve düşman bilsin ki Ali Çiçeklerin ardılları olarak Apocu fedai gençlik çizgisinde mücadeleyi zaferle taçlandıracağız.”