Yazılı bir açıklama yapan PKK Diplomasi Komitesi, KDP'in sömürgeciliğe karşı mücadele ve silahlı direnişin "Kürt halkına zarar verdiği propagandasının bir çarpıtma olduğu" tepkisinde bulundu.

PKK, Türk Dışişleri Bakanlığı'nın “PKK, Hewlêr’i ele geçirmek istiyor” açıklamasına da yanıt vererek, "Hewlêr Güney Kürdistan’ın başkentidir. Süleymaniye de ikinci büyük kentidir (...) Hewlêr’i ele geçirmek gibi bir gündem ancak TC özel savaş merkezinin planı olabilir. PKK olarak bizim hedefimiz, Kürdistan’da bulunan TC işgalciliğini söküp atmak ve özgürleştirmektir" vurgusunda bulundu.

'PKK'NİN TÜM KÜRDİSTAN'DA OLMA VE MÜCADELE ETME HAKKI VARDIR'

PKK Diplomasi Komitesi'nin açıklaması şöyle:

"TC’nin 16 Haziran’da Medya Savunma alanlarından Güney Kürdistan toprakları içerisinde bulunan Haftanin alanına dönük başlattığı işgal saldırısı devam etmektedir. Söz konusu işgal sürecinde PDK’nin açık-gizli bu işgale destek verdiği Kürdistan ve dünya kamuoyu tarafından bilinmektedir. KDP, Türk devletinin Haftanin, Şengal ve Maxmur’u da içine alarak geliştirmek istediği işgal ve imha saldırılarını meşru ve haklı göstermeyi, PKK’nin ve özgürlük gerillasının varlığı ile gerekçelendirdi. Bütün bu açıklamaların esas nedeni, açık-gizli bu işgale verdiği desteği perdeleme amaçlıdır.

PKK ve Kürdistan Özgürlük gerillasının bütün Kürdistan’da olma ve mücadele etme hakkı vardır. PKK Kürdistan’ı işgal eden hiç bir işgalci gücü meşru görmediği-tanımadığı gibi, sömürgecilikle mücadele etmeyi ve ona karşı direnmeyi de temel bir strateji olarak belirlemiştir. Nasıl ki diğer Kürt örgütlerinin tüm Kürdistan parçalarında örgütlenme ve mücadele etme hakkı var ise, bu çok daha fazla PKK için geçerlidir. Yine PKK Kürdistan’ı özgürleştirme mücadelesinde direnişi çok önemli bir yöntem olarak görmektedir. Direnmenin politik, toplumsal, diplomatik boyutu yanında, askeri-gerilla direnişi de bu mücadele yöntemlerinden biridir. Gerilla direnişi ve mücadelesini, Kürdistan’ın özgürleşmesinde temel güvence olarak görmektedir.

'ÇARPITMA VE KARALAMA REDDEDİLMELİ'

Bu kadar net olmasına rağmen, KDP’nin silahlı direnişi ve sömürgeciliğe karşı mücadeleyi yanlış görmesi ve Kürt halkının kazanımlarına zarar verdiği propagandası bir çarpıtmadır. PKK ve gerilla tüm Kürdistan kazanımları için güvencedir. PKK’nin zayıflatılması ve etkisiz kılınması noktasında içine girdiği anlaşma ve işbirliğini gizleme amaçlıdır. PDK yıllarca sömürgeciliğe karşı peşmerge mücadelesi yürüttü. PDK eğer bu gün peşmerge direnişi ve mücadelesini yanlış buluyorsa, bunu açıklamalıdır. Yok eğer ki peşmergenin yıllarca yürüttüğü mücadeleyi doğru buluyorsa, bugün özgürlük gerillasının direnişini çarpıtma ve karalama siyasetini de reddetmelidir.

DAİŞ Güney Kürdistan kazanımlarına, Şengal ve Maxmur’a saldırdığında gerillayı mücadeleye davet edenler, bugün TC’ye karşı direnmenin ve mücadele etmenin yanlış olduğunu belirtemezler. Politik mücadele ve yönetim olgusu ciddiyet, değerlendirmelerde birbirini boşa çıkarmayan, süreklilik isteyen bir sorumluluğu farz kılar. Döneme ve içine girilen ilişkilere göre bir gün önceki söylediğini, bir sonra ki gün inkar etmek, bunu yapanları sorgulatır.

'HEWLÊR'İ İŞGAL ANCAK TC PLANI OLABİLİR'

Faşist TC’nin Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “PKK, Hewlêr’i ele geçirmek istiyor” açıklaması da gerilla direnişi karşısında yaşadıkları çaresizliği ifade etmektedir. PKK bir Kürdistani parti olarak tüm Kürdistan alanında varlığını sürdürmektedir. Hewlêr Güney Kürdistan’ın başkentidir. Süleymaniye de ikinci büyük kentidir. Hem bu şehirler hem de tüm Güney Kürdistan’da halkımız, PKK mücadelesine ve kahraman gerillasına büyük bir saygı ve sempati duymaktadır. PKK, Kürdistan halkını her alanda tüm gücüyle savunma sözünü vermiş ve bu sorumlulukla hareket etmektedir. Bundan dolayı Hewlêr’i ele geçirmek gibi bir gündem ancak TC özel savaş merkezinin planı olabilir. PKK olarak bizim hedefimiz, Kürdistan’da bulunan TC işgalciliğini söküp atmak ve özgürleştirmektir. Kürt düşmanı TC’nin bu oyununu da şimdiden boşa çıkmış ve başta Hewlêr ve Süleymaniye olmak üzere tüm Güney Kürdistan’da mahkum edilmiştir.

Bu temelde tüm Kürt siyasi partileri ve halkımızı, faşist TC devletine ve Kürt düşmanları ile açık veya gizli işbirliği içinde olanlara tavır almaya çağırıyoruz."