Zêbarî: Güney Kürdistan kendi güvenliğini sağlamalı

Türk devletinin işgal saldırılarının tümünün Kürt halkının ulusal kimliğine yönelik olduğuna işaret eden YNK’li Milletvekili Zikrî Zêbarî, "Tüm sınır hatları, ilçeler ve şehirler işgal tehlikesi altında. Güney Kürdistan kendi güvenliğini sağlamalı" dedi

Tüm Kürt çevrelerine çağrıda bulunan Zêbarî, “Bir an önce toplanın, büyük sorumlulukla hareket edin. Bir siyasi partinin ulusal çerçevenin dışına çıkmasına izin vermeyin. Tarihten bu yana binlerce Kürt genci Kürdistan toprakları için kanını döktü. Kürt halkının ulusal onurunu korumaya çalışmalıyız" dedi.

YNK Milletvekili Zikrî Zêbarî, Türk devletinin Güney Kürdistan topraklarına yönelik saldırılarını ve Kürt halkının buna yönelik tutumunu ANF'ye anlattı.

Güney Kürdistan Bölgesi'nin güvenliğine, yurtseverlerin ve devrimcilerin hedef alınmasına değinen YNK Milletvekili Zikrî Zêbarî, "Kürdistan Bölgesi'nde güvenlik açısından gerçekten iyi bir durum görmüyorum. Tüm sınır hatları, ilçeler ve şehirler işgal tehlikesi altında. Yine yurtsever ve devrimci insanlar işgalciler tarafından hedef alınıyor. Güney Kürdistan kendi güvenliğini sağlamalıdır.

İşgalciler 4 parça Kürdistan'a saldırıyor. Bu saldırılarla Kürt kimliğini tamamen yok etmek istiyorlar. PKK bahanesiyle her gün Güney Kürdistan'a saldırılar yapılıyor, aslında PKK ile alakası yok. 2023 yılında Kürdistan'ın parçalanmasına sebep olan Lozan Anlaşması'nın 100. yıl dönümüne girerken Türk devleti ve Erdoğan hayallerini gerçekleştirmek istiyor" dedi.

ERDOĞAN KÜRT HALKININ VARLIĞINI KABUL ETMİYOR

Rojava'ya yönelik saldırılara da dikkat çeken Zêbarî, devamla şunları belirtti: "Rojava, binlerce Kürt gencinin kanı ile özgürleştirildi. Düşman Rojava'da Kürt halkının varlığını kabul etmedi. Erdoğan Efrîn'i işgal etti, şimdi de bütün Rojava'yı işgal etmek istiyor.

Bakur'da da seçimlerde HDP meclise 80 sandalye ile girdi ama Erdoğan Kürtlerin Bakur'daki varlığını da kabul etmedi. HDP genel merkezine saldırılar düzenlendi, tüm belediye eş başkanları görevden alındı ve tutuklandı. HDP Milletvekilleri ve Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş da tutuklandı. Dünyanın neresinde Selahattin Demirtaş gibi 7 milyon oya sahip bir milletvekili tutuklanmış. Gerçek açık ve net; saldırılar tamamen Kürt ulusal kimliğine yöneliktir. Kürt halkı bunu iyi bilmeli."

DÜŞMANDAN DOST OLMAZ; KDP İŞBİRLİĞİNE SON VERMELİDİR

KDP'nin Türk devleti ile işbirliğine de tepki gösteren Zêbarî, şunları kaydetti: “Düşmanla ilişkisi olan her Kürt partisi, önce o partiye sonra da Kürt ulusuna zarar verir. Dün Kürtler Kobanê'den Kerkük'e kadar DAİŞ'li çetelerle savaştı. Orada Türk işgalinin rolünü hepimiz gördük. Kürtlere değil DAİŞ çetelerine destek verdi.

Kürt halkı ve tüm siyasi partiler kendi içinde örgütlenmeye çalışmalıdır. Kürt halkının dostu bir ülke yok. Başûr'da siyasi iktidar için büyük bir tehlike var. Yine Rojava'da büyük bir tehlike var. Kürt halkı iyi bilmelidir ki, Kürt halkının en büyük düşmanları yeni programlarını hazırladılar, devreye koymak istiyorlar. Kürtleri bir kez daha yok etmeyi hedefliyorlar. Bunun için KDP, Türk devleti ile asla anlaşmamalı. Tam tersine, Kürdistan'ın dört parçasındaki Kürt güçleriyle koordineli olmaları gerekiyor. Birlikte bir plan yapmalı, Kürt halkını bu işgalden ve yeni plandan korumaya çalışmalılar.

Tüm siyasi partilere ve işgale karşı tavır alan güçlere çağrım şudur; bir an önce toplanın, büyük sorumlulukla hareket edin. Bir siyasi partinin ulusal çerçevenin dışına çıkmasına izin vermeyin. Siyasi partiler Kürt ulusunun çıkarları için mücadele etmeli. Nerede olursak olalım, herkes işgale karşı tepki koymalıdır. Tarihten bu yana binlerce Kürt genci Kürdistan toprakları için kanını döktü. Bu kanın boşa gitmesine izin verilmemelidir. Kürt halkının ulusal onurunu korumaya çalışmalıyız."