CİHAN BİLGİN - NAZIM DAŞTAN
Tişrîn Barajı ve Qereqozax Köprüsü çevresinde her gün zor koşullarda bir savaş yürütülüyor. Türk devleti, hava saldırılarının yanı sıra ağır silahlarla koordineli bir şekilde saldırı düzenliyor, ona bağlı çete grupları da bu saldırılarda yer alıyor. Özgür basın çalışanları ise bu tarihi direnişi kamuoyuna ulaştırmak için büyük bir çaba gösteriyor. Gazeteciler Cihan Bilgin ve Nazım Daştan, direniş cephelerinde çalışmalarını yürüttükleri sırada Türk devletine ait insansız hava araçlarının hedefi oldu ve ölümsüzler kervanına katıldılar.
Şehit Cihan ve Nazım adım adım Minbiç’ten Qereqozax Köprüsü’ne ve Tişrin Barajı’na kadar direnişi takip etti, savaşçıların mücadelesini aktardı. Savaşçıların hislerini ve düşüncelerini paylaştılar, direnişin görüntülerini ve fotoğraflarını çektiler. Şehit Cihan ve Nazım’in direniş mevzilerindeki emekleri, savaşçılar üzerinde derin bir iz bıraktı. Tişrin Barajı’ndaki YPJ ve Minbiç Askeri Meclisi savaşçıları, şehit düşen iki gazeteciye ilişkin duygularını dile getirdi.
YPJ savaşçısı Zeyneb Zîlan, Tişrin Barajı mevzilerinde gazeteci Cihan ve Nazım’ın çalışmalarına tanıklık ettiğini belirterek şunları söyledi: “Her iki gazeteci arkadaş buradaki savaşçıların görüntülerini ve gerçeklerini aktarmak için büyük bir emek verdi. Burada özel bir savaş yürütülüyordu ve düşman, Tişrin Barajı ve Qereqozax Köprüsü’nün çetelerin eline geçtiğini iddia ediyordu. Basın çalışanları, bu yalanları ortaya çıkarmak ve gerçekleri kamuoyuna ulaştırmak için çok çaba harcadı. Şehit Cihan ve Nazım, savaşçıların görüntülerini kaydediyorlardı. Keşif uçaklarının saldırılarını, hava bombardımanlarını ve diğer saldırıları belgelediler. Düşman gerçeklerin ortaya çıkmaması için 2 gazeteciyi hedef alarak katletti. Hakikatin açığa çıkmasını engellemek istiyorlar. Şehit düşen özgür basın emekçilerini saygıyla anıyoruz. Onların emanetine sahip çıkacağız.”
NE OLURSA OLSUN EMEKLERİNE SAHİP ÇIKACAĞIZ
Minbiç Askeri Meclisi savaşçısı Reşîd Serdar ise şu ifadeleri kullandı: “Gazeteciler Cihan ve Nazım, savaşın gerçeklerini dünyaya ulaştırmak için burada bulunuyorlardı. Türk devletine bağlı çetelerin vahşi saldırılarını ve savaşçıların direnişini kamuoyuna aktarmaya çalışıyorlardı. Şehit Nazım ve Cihan burada büyük bir emek verdi. Türk devletinin hava saldırılarının hedefi oldular. Kamuoyunun buradaki direnişi ve gerçekleri öğrenmesin diye bu saldırılar oldu. Türk devleti ve çeteleri burada gerçeklerin açığa çıkmasından korkuyor. Şehit edilen basın çalışanları bu nedenle hedef alındı.
Şehit Cihan ve Nazım gazeteci olarak çok önemli bir rol oynadı. Paylaştıkları görüntü ve haberler çok etkiliydi. Bu yüzden hedef alındılar. Bu insanlık dışıdır. Uluslararası hukuka aykırıdır. Bu bir savaş suçudur. Basın çalışanları silahlı değildi, sadece kameralarıyla çalışıyorlardı. Gazetecilerin hedef alınması ilk değil. Daha önce de basın çalışanları hedef alınarak şehit edildi. Gazeteci arkadaşlar sadece gerçekleri halkımıza ulaştırmaya çalışıyorlardı. Ne olursa olsun onların emeklerini sahipleneceğiz. Bu saldırılara güçlü bir şekilde yanıt vereceğiz.”