Türk devleti, Tişrin Barajı’nı ele geçirme amacıyla yoğun ve ağır saldırılar düzenlemeye devam ederken, buna karşı QSD, YPG ve YPJ savaşçıları da tarihi bir direniş sergiliyor. Bu direnişle, saldırılar büyük bir kararlılık ve iradeyle püskürtülüyor.
Tişrin Barajı Cephe Komutanı Serxwebûn Kobanê, Tişrin Barajı’ndaki son durumu değerlendirdi. Savaşçıların bu noktada 7 gündür aralıksız bir şekilde mücadele ettiğini vurgulayan Tişrin Barajı Cephe Komutanı Serxwebûn Kobanê, “Öncesinde de YPG ve YPJ savaşçıları, işgalci güçlere karşı benzeri görülmemiş bir direniş sergilediler. YPG güçlerinin dünya genelinde profesyonel bir güç olduğunu ve kendini ispatladığını herkes biliyor. Baraj etrafında konuşlanmış bu güçler, Suriye topraklarını birkaç gün içinde işgal edeceklerini düşünenlerdir. Nasıl ki DAİŞ konvoylarla ve ‘Allah u Ekber’ naralarıyla propaganda yaparak halkı korkutmaya çalıştıysa, bu işgalci güçler de benzer bir propaganda yöntemiyle ilerlemek istediler.
Özgürlük savaşçıları bu propagandalarını boşa çıkarıyor. Çeteler, bu savaşçıların varlığı karşısında çaresiz kaldılar. Tişrin Barajı’ndaki 12 günlük direniş, eşi benzeri görülmemiş bir mücadeleydi. YPG güçleri, nasıl 2014’te DAİŞ’i yenip dünya halklarını karanlıktan kurtardıysa, bugün de aynı gücü sergiliyor. Altı gündür baraja yönelik saldırılar sürüyor, fakat savaşçılarımız bir an olsun geri adım atmadılar. YPG’nin profesyonel güçleri artık sahadalar ve işgalci Türk devletinin çetelerini püskürtüyorlar. Her ne kadar bu saldırılar ilerliyor gibi görünse de, hiçbir savaşçımız bulunduğu yerden ayrılmadı. Aksine, savaşçılarımız çetelere daha ağır darbeler vuruyor.”
Türk devletinin Tişrin Barajı’nı ele geçirdiği yönündeki propagandasının gerçeği yansıtmadığının altını çizen Serxwebûn Kobanê, sözlerini şöyle tamamladı: “Türk devletinin basında yaydığı propaganda ve barajı ele geçirdiği yönündeki iddialar asılsızdır. Baraj bizim kontrolümüzdedir. Halkımız Türk devletinin propagandalarından etkilenmesin, savaşçılarımıza ve güçlerimize inansın. Bir savaşçı dahi Tişrin Barajı’nda olduğu sürece baraj bizim elimizde kalacaktır.”