Mereş merkezli depremde Suriye ve Rojava – IV

Suriye'ye ambargo kalkmasına rağmen Şam hükümetinin Şehba ve Halep’e dönük ambargosu hala devam ediyor. Bedran Çiya Kurd, Rojava’ya hala yardım gelmediğini belirtirken, Özerk Yönetim olarak depremzedelere yardım etmeye hazır olduklarını kaydetti.

ANF’ye konuşan Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı Bedran Çiya Kurd, 6 Şubat’da Mereş merkezli gerçekleşen depremde Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin ilan ettiği seferberliğe ve bölgeye dönük ambargoya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.


‘YARDIMLAR SİYASİ TUTUMLARIN GÖLGESİNDE KALIYOR’

Türkiye, Suriye ile Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerinde yaşanan deprem felaketinin büyük acı ve insani bir durum ortaya çıkardığını kaydeden Bedran Çiya Kurd, “Bu acı halen de sürüyor. Ekonomik ve siyasi olarak da etkileri var. Siyasi tutumların insani yardımların ulaştırılması rejim bölgeleri olsun, işgal altındaki bölgeler olsun Şêxmeqsud ve Eşrefiyê mahalleri hatta Bakûrê Kurdistan’daki Kürt bölgelerine kadar yardımlar siyasi tutumların gölgesinde kalıyor.

ÖZERK YÖNETİMİN YARDIMLARINA ENGEL

Yapmak istediğimiz yardımlara karşı büyük engeller var. Bu insani duruma karşı farklı bir yaklaşım var. Bu insani duruma karşı yaklaşımlar siyasi olursa toplumun yaşadığı acılar daha da derinleşir. Bu yaralar kolay kolay iyileşmez. Çok kötü sonuçlar getirir. Eğer öyle olmazsa zamanında müdahale yapılsaydı binlerce insan kurtarılabilirdi. Rejimin bu siyaseti yüzünden binlerce kişi kurtarılamadı enkaz altında yaşamını yitirdi” dedi.

Bedran Çiya Kurd, Kuzey ve Doğu Suriye Bölgesi Özerk Yönetim’in ilk günden tutumunun açık ve net olduğuna dikkat çekerek konuşmasına devam etti: “Zarar gören her yere ve herkese ayırt etmeksizin hazır olduğunu belirtti. Bu doğrultuda pratik olarak harekete geçerek yardımlar gönderdi. Ne Suriye rejimi buna ne de Türk devletine bağlı grupların işgali altındaki bölgelerde yardımcı bir tutum gösterdi. Ne de hazırlanan yardımların depremzedelere ulaşmasına izin vermiyorlar. Bu doğru değil ve insani suçtur. Eğer insani yardımları siyasi tutumların için pazarlık konusu yaparsan kanaatimce insanlığa karşı işlenmiş suç olur. Aksine rejimin harekete geçerek yardım istemesi gerekirdi. Ancak maalesef dışarıdan gelen yardımları da kendi siyasi çıkarları için ele alarak kendisi için kullanmak istiyor. Şimdi Amerika yönetimi ve birçok ülke Şam’la sorunlarını şu anda var olan insani durum için bir kenara veriyor. Hatta ceza ve yaptırımlar geçici olarak duraklatıldı. Zarar gören halkın insani yardımların fayda görmesi istendi. Ancak korkumuz o ki rejim bunu eskisi gibi siyasi çıkar olarak ele alır. Şimdiye kadarki tablo bunu gösteriyor.”

‘HALEP VE ŞEHBA’YA GÖNDERİLEN YARDIMLAR ENGELLENİYOR’

“Şêxmeqsud, Eşrefiyê ve Şehba şimdi ambargo altında büyük sorunlarla yüz yüze. Rejim bu bölgelere gönderilecek yardımları engelliyor, pazarlık yapıyor” diye belirten Bedran Çiya Kurd konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu tutum görülüyor. Bu tutum görülünce rejimin bu siyasetinin süreceğine dönük endişelerimiz oluyor. Bunun için de Şam hükümeti ve Türkiye rejimi ve ona bağlı gruplar, tamamen ayrımcı siyasetten uzak dursun. İnsani yardımları siyasi mesele yapmaktan uzak dursunlar. Sınır kapılarını açsınlar ve bu yardımların depremzedelere ulaşmasına yol versinler. Eğer bu yapılmazsa binlerce insanın hayatı tehlikede. Onun için de herkes depremzedeleri kurtarmak için yardımların ulaşması noktasında yardımcı olsun. Bu konuda ortak bir hareketlilik olsun.”

BÖLGEYE HALA BİR YARDIM GELMEDİ

İnsani kaos yaşandığı zaman uluslararası koalisyon ve Avrupa gibi birçok ülkeyle diplomatik faaliyetlerinin olduğunu hatırlatan Bedran Çiya Kurd konuşmasını şöyle noktaladı: “Buradaki durum herkese ifade edildi. Tutumumuz gösterildi. Zarar görenlere karşı nasıl yardım edeceğimiz yaklaşımını belirtildi. Tüm ilişkilerimiz Suriye ve Türkiye için yardıma hazır olduklarını belirtti. Kuzey ve Doğu Suriye’ye de yardım etmeye hazır olduklarını belirttiler. Bu konuda tutum gösterildi, söz verildi. Şimdiye kadar bu konuda halen diyaloglar ve diplomatik faaliyetler sürmekte. Yardım konusu detaylı olarak tartışılıyor. Ancak takip ettiğimiz kadarıyla zarar gören yurttaşlara bir yardım ulaşmış değil. Bu Kuzey ve Doğu Suriye için de Şam yönetimi bölgeleri hatta Bakûrê Kurdistan’daki birçok yerde halkımız bu yardımdan mahrum kalmıştır. Bunun için de bir kez daha ilgili kurumlar acil müdahalede bulunarak halka yardım ederek yaşamlarını kurtarabilsin.”