GÖRÜNTÜLÜ

Qamişlo halkı: Toprağımızı koruyacağız

Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarına karşı direneceğini söyleyen Qamişlo halkı, birlik ve beraberlik içinde topraklarını koruyacaklarını vurguluyor.

İŞGAL SALDIRILARI

Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye halkını ve yaşam alanlarını hedef alan saldırıları aralıksız devam ediyor. Saldırılar sonucunda içinde çocukların da olduğu onlarca sivil katledildi, halkın geçim kaynakları, hastaneler, fırınlar, alt yapı ve yakıt merkezleri hedef alınıyor. Tüm bu saldırılara rağmen halk, direneceğini söylüyor.


Türk devletinin havadan ve karadan saldırılarına karşı halkların direnerek cevap olduğunu söyleyen Xeyriye Hesen, “İşgalci Türk devleti, halkın geçim kaynağını vuruyor. Ekmeğini, suyunu, elektriğini vuruyor. Bu saldırılarla halkı, evini ve barkını geride bıraktırarak göçe zorluyor. Yoğun saldırılara rağmen muazzam bir direniş sergiledik. Bir kişi bile evini terk etmedi. Devrimin ilk günlerinde yaşanan korkuyu geride bıraktık. Bir gün olsun evimizde oturmadık, sürekli alanlardaydık. Direniş sloganlarımız yeri göğü inletti. Türk devletinin saldırıları, ilk değildi ki son da olmayacak. Bu saldırılara alıştık. Saldırıların amacını bilmek, buna karşı bilinçlenmek mücadelemizi daha güçlendiriyor” diye belirtti.

‘SESSİZLİK, ORTAKLIKTIR’

Uluslararası güçlerin sessizliğine de dikkat çeken Xeyriye Hesen, “Sessizlik, ortaklıktır. Bu ortaklık sonuca varmayacak; boşa çıkan devletlerin iş birliği olacak, kazanan ise halkların kardeşliği olacak. Tarihte direnen halk gerçekliği övgülerle anılırken, devletlerin ikiyüzlülüğü lanetlenecek. Bu güçler, bugüne kadar halkların çıkarları doğrultusunda hareket etmediler. Katliamlara, akan kana ve zulme ortak oldular. Halkların kanını döktüler. Hakkımızı yiyenlerden hakkımızı istemeyeceğiz. Direnişle, mücadeleyle, gerekirse savaşla hakkımızı elde edeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.

‘HALKLAR DİRENİYOR’

Kuzey ve Doğu Suriye halklarının kıt imkânlarla bugünlere geldiğini belirten Mihemed Xelîl, “Türk devletinin halkları hedef aldığı saldırılarda kurum ve kuruluşlarımız büyük bir zarar gördü. Özerk Yönetim, her bir saldırı ardından aylarca bu tahribatları gidermek için büyük bir çaba harcıyor. Tam tahribatlar giderildi, artık rahat bir şekilde yaşamımızı sürdürebiliriz derken, Türk devleti alt yapıyı hedef alarak başa sarmamıza neden oluyor. Bundan daha büyük bir zulüm yoktur. Bu tahribat ve zulme rağmen halklar direniyor. Aslında saldırılar yoğunlaştıkça direnişin arttığına şahit oluyoruz; birlik ve beraberliğin güçlendiğini görüyoruz. Dolayısıyla, var olan direniş tablosuyla Türk devletinin saldırıları boşa çıkarılmıştır” diye konuştu.


‘DEVRİMİN MANEVİYATINA ZARAR VEREMEYECEKLER’

Gelawêj Mihemed de halkın şehitlerin izinden ilerlediğini ve işgalci Türk devletinin saldırılarından korkmadığını vurgulayarak, “Çocukları, kadınları ve yaşlıları katlediyor. Ekmeğimizi vuruyor. Özel savaş politikasıyla halkı teslim almaya çalışıyor. Fakat devrimin maneviyatına zarar veremeyecekler. Maddi ziyanın üst düzeyde olduğunu ve zorlu bir kış mevsimi yaşayacağımızı da biliyoruz ama direnişten yana safımızı belirledik. Halkımız büyük acılar yaşayarak, büyük bedeller vererek bugünlere geldi. Bu topraklarda hangi kapıyı çalsan, kesinlikle o evin bir şehidi vardır. Direnişle zor günleri atlattık ve direnişle bugünlerin de üstesinden geleceğiz” dedi.

Devrimin inşasında olduğu gibi kadınların direnişteki öncülüğüne ve öz savunmanın önemine de işaret eden Gelawêj Mihemed, sözlerini şöyle tamamladı: “Kendisini uluslararası ve devlet olarak adlandıran hegemonik güçlerin sessizliğini dikkate almıyoruz. Onlar sessiz kalsa da biz sessiz kalmayacağız; saldırılara teslim olmayacağız. Kuzey ve Doğu Suriye halkları olarak devrimi ellerimizle, emeğimizle yarattık. Devrimimizi korumak da görev ve sorumluluğumuzdur. Bugünlere direnişimiz ve irademizle geldik. Bugünden sonra da öz savunmamızı güçlendirerek saldırıların sonuç almasına izin vermeyeceğiz.”

‘AÇ, SUSUZ VE ELEKTRİKSİZ KALSAK DA TOPRAĞIMIZI BIRAKMAYACAĞIZ’

Hisên Ebdurrahman ise işgalci Türk devletinin saldırılarını kınayarak, “Türk devleti, vahşi saldırılarına rağmen Kuzey ve Doğu Suriye halklarının iradesini kıramadı ve boyun eğdiremedi. Bölgenin alt yapısını hedef alarak bizi aç, elektriksiz ve susuz bırakmak istiyor. Kış gününde sıcak evlerimizde oturmamıza engel olmaya çalışıyor. Aç, susuz ve elektriksiz kalsak da toprağımızı bırakmayacağız” diye vurguladı.

‘ÖZERK YÖNETİMİN YANINDAYIZ’

Saldırıların gün geçtikçe daha da şiddetlendiğine dikkat çeken Hisên Ebdurrahman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çocuk, kadın, yaşlı demeden sivilleri hedef alıyor. Yoğun bir şekilde gerçekleşen saldırılardan çocuklar ve yaşlılar olumsuz etkileniyor. İster istemez bir korku yaşanıyor. Hastaneler, fırınlar ve yakıt merkezleri hedef alınıyor. Halkın yaşamını sürdürebilmesi için gerekli ihtiyaçlar yok ediliyor. Halkı aç bırakmak istiyorlar. Aç bırakma politikasıyla Özerk Yönetim ve halkın arasında fitne çıkarmaya çalışıyorlar. Fakat halkımız, Türk devletinin gerçek yüzünün farkındadır. Kuzey ve Doğu Suriye halkları olarak sonuna kadar Özerk Yönetim’imizin yanında olacağız. Ömrünüzün son dakikasına kadar da direneceğiz ve bu halk, direnişiyle tarihe adını yazdıracak. Halklar direnişle birbirine kenetlendi. El ele vererek, zor günleri birlikte atlatıyorlar. Halkların direnişi, Türk devletine büyük bir cevap niteliğindeydi ki saldırıları boşa çıkardı.”