QSD Şubat ayı bilançosunu açıkladı
QSD, Türk devletinin Şubat ayı içerisinde 24 kez tank ve ağır silahlarla Kuzey ve Doğu Suriye’ye işgal saldırısı düzenlendiğini açıkladı.
QSD, Türk devletinin Şubat ayı içerisinde 24 kez tank ve ağır silahlarla Kuzey ve Doğu Suriye’ye işgal saldırısı düzenlendiğini açıkladı.
Demokratik Suriye Güçleri (QSD) Basın İrtibat Merkezi, işgalci Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik Şubat ayında gerçekleştirdiği saldırıların bilançosunu açıkladı.
Yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Suriye ve Türkiye’de meydana gelen deprem nedeniyle ortaya çıkan tehlikelerin etkilerini azaltmak ve yardımlara kolaylık sağlamak amacıyla şiddetin azaltılmasına yönelik yapılan uluslararası çağrılara rağmen işgalci Türk devleti, Kuzey ve Doğu Suriye’deki bölgelerimize yönelik eylemlerini sürdürdü. Bir kez daha işgalci Türk devleti ve çeteleri, deprem mağdurlarının hislerin savaş için kullanarak bölgelerimize yönelik saldırılarını arttırdı.
24 KEZ SALDIRDI
6 Şubat depreminden sonra işgalci Türk devleti ve çeteleri, tanklar ve ağır silahlarla 24 kez saldırıda bulunmuş, bölgelerimize yönelik insansız hava araçlarını ve keşif araçlarını kullandı. İşgalci Türk devletinin uçakları 348 kez bölgemizin üzerinde dolaştı, savaş uçakları ve helikopterler 27 kez Suriye hava sahasına girdi.
Bunun yanı sıra işgalci Türk devleti kirli istihbarat yöntemini kullanarak Halep’in Şêxmeqsûd Mahallesi’nde ve Hesekê’de birer sivil aracı hedef aldı.
4 SİVİL KATLEDİLDİ
İşgalcilerin Şubat ayı saldırıları sırasında aralarında Efrînli 70 yaşında bir göçmen olmak üzere 4 sivil şehit oldu, 1’i kadın olmak üzere 3 kişi yaralandı. Ayrıca yapılan bombalı saldırılarda bölgedeki yurttaşların ev ve mülkleri büyük hasar gördü, bölge halkının tarım ürünlerine ulaşması engellendi.
Suçlarını örtbas etmek için sivillerin katledilmesiyle ilişkisinin olmadığı yalanına sığınan işgalci Türk devleti, kendi medya kuruluşları üzerinde güçlerimizin bir üyesi ve İstanbul saldırısıyla ilişkisi olduğunu iddia ettiği Xelîl Mencî’yi adlı kişiyi öldürdüğünü açıkladı. Ancak o kişinin güçlerimizle hiçbir bağlantısının olmadığını, sivil olduğunu, askeri ve siyasi faaliyetlerden uzak olduğunu teyit ediyoruz.
İşgalci Türk devletinin bölgelerimizde devam eden saldırıları ve suçları yurttaşların katledilmesine yol açıyor. Güçlerimizin yanıt verme seçeneği halen manevi ve insani nedenlere bağlıdır ve depremin yıkıma neden olduğu bölgelerdeki yurttaşlara yardım etmektir. İşgalci Türk devletinin şantaj saldırılarına karşı duruşunu koruyor.
TÜRK DEVLETİNİN İNSANLIK SUÇLARINDAN HESAP SORULMALI
İşgalci Türk devleti, uluslararası toplumun ve insani yardım kuruluşlarının deprem felaketiyle ilgilenmesini, topraklarımıza yönelik saldırıları yasaklama baskılarından kurtulmak için bir fırsat olarak görüyor. İşgalci ve çetelerin bölgeye karşı işlediği suçlar, demografik yapının değiştirilmesi, katliamlar ve halkın zorla yerinden edilmesi uluslararası yasaların yokluğundan kaynaklanmaktadır.
Bu hususlara göre, uluslararası topluma, yasal ve uluslararası kuruluşlara işgalci Türk devleti ve çetelerinin insanlık dışı suçlarından hesap sorması çağrımızı yineliyoruz. Deprem felaketini kullanıyorlar, katliamları arttırıyorlar ve kirli planlarını gerçekleştiriyorlar. Ayrıca işgalci Türk devletinin saldırılarına ve terör örgütü DAİŞ’in tehditlerine son verecek etkili ve gerçek mekanizmaların kurulması çağrısında bulunuyoruz. Çünkü DAİŞ, deprem felaketi nedeniyle ortaya çıkan insani felaketi, kendisini yeniden canlandırmak ve saldırılar düzenlemek için kullanıyor."