TEV-DEM, 19 Temmuz'u kutladı, tecride karşı direnişe çağırdı

19 Temmuz Devrimi'ni kutlayan TEV-DEM, "Devrimci Halk Savaşı mirasına göre örgütlenelim, Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanana kadar tüm alanlarda direnişimizi yükseltelim" dedi.

TEV-DEM, 19 Temmuz Devrimi'nin 11. yıl dönümünü vesilesiyle yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, "19 Temmuz Devrimi’nin 11’inci yıl dönümü vesilesiyle, Kuzey ve Doğu Suriye'nin tüm kesimlerinin şehit ailelerinin, yaralı arkadaşların yanı sıra devrim direnişçilerinin ve savunma güçlerinin devrimini gönülden kutluyoruz" denildi.

Açıklamada şunlar da kaydedildi:

"2012 yılında Kobanê kentinde saçılan 19 Temmuz Devrimi’nin kıvılcımları Kürt ve tüm bölge halkının umutlarının ve hayallerinin gerçekleşmesine vesile oldu. Önceki klasik devrimlerden farklı olan 19 Temmuz Devrimi, toplumsal gerçekliğin ortak yaşam ve halkların kardeşliği ilkelerine dayandı.  Bölgede yeni ve önemli bir deneyim yaratmış olup demokrasiye doğru değişim ve dönüşüm için bir adım atan 19 Temmuz Devrimi, birçok alanda önemli mücadeleler veren ve zor koşullarda insanlığın korunması için büyük fedakarlıklar yapan aktif bir güç haline geldi.
Bu devrim başta DAİŞ çeteleri ve işgalci Türk devleti olmak üzere uluslararası ve bölgesel komplocu güçlerin hedefi oldu. Özelliklede işgalci Türk devleti, devrimin toplumsal temelini yıkmaya, çizgisini değiştirmeye ve halkın birliğini bozmak için her türlü plan ve saldırı girişiminde bulundu.

19 Temmuz Devrimi, özgür ve demokratik iradeye sahip tüm kültürlerden üçüncü yol çizgisine kadar kadın ve gençlerin öncü rolüyle halkların baharı oldu. İstikrarın ve ulusal diyalog yoluyla siyasi çözüm sağlanması için aktif ve güçlü bir zemin oluşturuldu. Cenevre, Astana ve diğer platformlarda bu tarihi kazanımın göz ardı edilmesi Suriye’nin geleceğine hizmet etmiyor. Halkımızın iradesini Kuzey ve Doğu Suriye’deki demokratik ulus projesinden uzaklaştırma girişimleri boşa çıkarıldı. Suriye dosyasına dahil olan tüm devletler kendi çıkarlarını Suriye halkınınkinden üstün görüyor. Fakat Özerk Yönetim’in deklarasyonu, demokratik çözümünün ulusal temelidir.

Rojava Devrimi demokratik toplumu temsil eden ve tüm kültürlere ev sahipliği yapan bir beşik oldu. Bu durumda, gerçek ulusal diyaloglar sayesinde siyasi çözümün hayata geçirilmesi için etkin bir zemin ve güçlü bir destek sağlandı.
19 Temmuz Devrimi, doğal toplum değerlerini ön plana çıkaran demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigmayı esas alan ahlaki politik ilkeler ve ölçüler temelinde, erkek egemenlikçi tekçi devlet zihniyetine karşı bölge ve dünya halkları üzerinde büyük bir etki yarattı. 19 Temmuz Devrim süreci, aynı zamanda kadın özgürlükçü felsefeye dayanan; din, mezhep ve etnisite farkı gözetmeksizin, toplumu ortak insani değerler çerçevesinde tek çatı altında toplayan, değiştiren-dönüştüren, özgürlükçü, eşit, politik ve demokratik bir toplum yaratma sürecidir de."

'ÖNDER ÖCALAN'A TEHDİT TÜM TOPLUMA TEHDİTTİR'

Açıklamada, İmralı tecridine dikkat çekilerek, şöyle denildi:

"İşgalci Türk devleti bu temelde fiziki ve kültürel soykırım politikalarını amacına ulaştırmak için devrim iradesini hedef alarak toplumu öncüsüz bırakarak teslim almayı hedefliyor. Bunun için İşgalci Türk devleti, Önder Abdullah Öcalan’ın şahsında devrimde açığa çıkan halk iradesinden intikam almak ve direniş ruhunu bastırmak için her türlü hukuksuz insani değerlerden uzak ahlaki olmayan ağır tecrit koşullarını uygulamaktadır. İşgalci Türk devleti ve komplocu hegemon güçler, Önder Abdullah Öcalan’ın tarihi direnişi karşısında amaçlarına ulaşamadıkları için yeni kirli yöntemlere başvurarak adressiz tehdit mektupları göndermeye başladı. Bu tüm halklar ve toplum bileşenleri için bir tehdittir.
Önder Abdullah Öcalan’a karşı görev sorumluluklarını yerine getirmeyen CPT ve uluslararası tüm güçler bu suça ortaktırlar. Uluslararası güçler, kurumlar ve insan hakları örgütleri sessizliğini bozup ahlaki görev ve sorumluluklarını yerine getirmeliler. Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit kaldırılması ve fiziki özgürlüğü sağlanmalıdır. Çünkü Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü halkların bir arada yaşayabilme iradesi ve özgürlüğüdür."

TEV-DEM, "19 Temmuz Devrimi’nin kazanımlarını kutluyoruz. Bu kazanımlar onlarca yıllık paha biçilmez büyük bedeller verilerek yürütülen devrimci mücadelenin mirasıdır" diyerek, şöyle devam etti:

"Önder Abdullah Öcalan üzerinden oluşturulmak istenen soykırım politikalarına karşı, bölge halkını üzerlerine düşen manevi sorumlulukları çerçevesinde harekete geçmeye çağırıyoruz. Bu içinden geçtiğimiz hassas süreçte 'Devrimci Halk Savaşı' mirasına göre örgütlenelim, Önder Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecrit kaldırılıp fiziki özgürlüğü sağlanana kadar tüm alanlarda direnişimizi yükseltelim. Halkların dayanışması ve birliği kazanımları korur. Mücadeleyi ve direnişi yükseltmek irademizin zafer anahtarıdır."