İşgalci Türk devleti ve çeteleri, 28 Kasım 2024 tarihinden bugüne kadar bölgeye kesintisiz bir şekilde saldırılar düzenliyor. Birçok bölgenin elektrik kaynağı olan Tişrîn gibi önemli bir sivil altyapıya yönelik saldırılar doğrudan savaş suçu teşkil ediyor. 

Sivil altyapılar ilk kez Türk devletinin hedefinde değil. Yıllardır Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’ne bağlı bölgelerde elektrik santralleri, hastaneler, okullar, fabrikalar, petrol tesisleri, su tesisleri bombalanıyor. Milyonlarca kişi bu saldırılardan ağır bir şekilde etkileniyor. 

Minbic bölgesinde yer alan Tişrîn Barajı, Halep iline 115 km, Türkiye sınırına ise 80 km uzaklıkta bulunuyor. 1991 yılında Tişrîn Barajı'nın inşaatına başlanmış ve sekiz yıl sonra 1999 yılında elektrik vermeye başlamıştı. 

Suriye'de yaşanan savaş ve çatışmalardan önce Tişrîn Barajı tüm Suriye'nin ihtiyacını karşılayabilecek kapasiteye sahipti. 

Özellikle DAİŞ çetelerinin Minbic'i işgal ettiği 2014-2016 arasındaki süreçlerde Tişrîn barajı ağır darbe aldı. DAİŞ çeteleri, Minbic'i özgürleştirme hamlesi sırasında onlarca kez Tişrîn barajını tamamen ortadan kaldırmaya çalıştı. 

Ancak YPJ, YPG ve QSD savaşçıları barajın zarar görmemesi için son derece dikkatli bir operasyon yürütmüştü. Aralık 2015'te Tişrîn Barajı YPJ, QSD ve YPG savaşçıları tarafından kurtarıldı. Yıllardır bölge halkının elektrik talebini karşılayan Tişrîn barajı bu kez Türk devletinin tehdidi altında bulunuyor. 

Bölgenin ana enerji kaynağı olarak hizmet veren baraj, saldırılar nedeniyle şu anda sadece sadece Fırat suyundan üretilen elektriğin paylaşımıyla sınırlı kalıyor. Diğer bir ifadeyle baraj minimum seviyede hizmet verebiliyor. 

Mevcut durumda Fırat suyundan sağlanan elektrik, Sirrin ilçesi, Kobanê kenti, Minbic'e bağlı Ebu Qalqel ilçesi ve Tebqa’ya bağlı Cirni ilçesine verilebiliyor.