Dünya Sağlık Günü: Sağlıklı bir yaşam ve tedavi herkesin hakkı

WHO tarafından 1950 yılından bu yana kutlanan 7 Nisan Dünya Sağlık Günü vesilesiyle bu yıl, tüm insanların sağlık hizmetlerinden ‘herhangi bir finansal sorun yaşamadan’ yararlanması hedefleniyor.

Tüm dünyada milyarlarca insan sağlıklı bir yaşam için gerekli olan yaşam şartlarının iyileştirilmemesi nedeniyle hastalıklarla karşı karşıya kalırken, sağlık hizmetlerine erişimin zorluğu nedeniyle on milyonlarca insan yaşamını yitiriyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ise, dünyanın sürdürülebilir kalkınması için insanların sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi gerektiğine vurgu yapıyor.

POLİTİK İRADE GEREKİYOR

WHO tarafından 7 Nisan vesilesiyle yapılan açıklamada, Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı kurumun kuruluşunun 70’inci yılında insan sağlığı için ‘en yüksek düzeyde sağlık hizmetlerinin’ şart olduğu vurgulandı. Açıklamada, “Dünya Sağlık Örgütü, herkesin en iyi düzeyde sağlığa sahip olmaya hakkı olduğu ilkesi üzerine kurulmuştur” denildi.

Tüm dünya ülkelerinin liderlerine de çağrıda bulunan WHO, 2015 yılında karar altına alınan sürdürülebilir kalkınma hedeflerine dikkat çekildi. Açıklamada, hükümetlerden tüm dünya insanlığının ‘Evrensel Sağlık Kapsayıcılığı’ adı verilen ve herkesin sağlık hizmetlerinden yararlanabildiği sistemin hayata geçirilmesi istendi.

Evrensel Sağlık Kapsayıcılıği’nin hayata geçirildiği ülkelerdeki tecrübelere işaret edilen açıklamada, bunun ancak ‘politik iradenin olması halinde’ gerçekleşebildiğinin altı çizildi.

DÜNYA NÜFUSUNUN YARISI İHTİYACI OLAN SAĞLIK SİSTEMİNDEN MAHRUM

Büyük oranda sadece gelişmiş ülkelerde uygulanabilen ancak bu ülkelerde dahi yoksul kesimlerin yararlanamadığı sağlık güvenliğinin gelişmekte olan veya en yoksul ülkelerde aynı durum söz konusu değil. Örneğin Fransa’da ülkede oturum hakkına sahip olmayan göçmenlerin dahi sağlığa erişim hakkı bulunurken, ABD’de 28 milyonu aşkın kişinin sigortası yok. Yani halkın yaklaşık yüzde 10’u sağlık sigortasından mahrum.  Bu durum yoksul ülkelerde çok daha vahim.

WHO’ya göre, 7,5 milyarlık dünya nüfusunun yarısını yakını, ihtiyacı olan sağlık hizmetlerine erişemiyor. Bu da her yıl on milyonlarca insanın tedavi edilebilir hastalıklardan dolayı erken ölümü anlamına geliyor.  

‘İLAÇ ALMAK İLE GIDA SATIN ALMAK ARASINDA SEÇİM YAPMAK ZORUNDA KALINMAMALI’

Dünya Sağlık Örgütü’nün Evrensel Sağlık Kapsayıcılığı’nın tüm ülkelerden uygulanması hedefinin bir diğer amacı da sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak. WHO tahminlerine göre, 2023 yılına kadar 1 milyar insanın sağlık hizmetlerinden kapsayıcı bir şekilde yararlanması halinde sürdürülebilir kalkınma hedeflerini gerçekleştirmek daha kolay olacak.

WHO Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, insanların sadece beslenebildiği ve sağlık hizmetlerinden mali zorluklar nedeniyle yararlanamadığı bir sistemin kabul edilemeyeceğine dikkat çekiyor. Ghebreyesus, “Hiç kimse, ölüm ile mali zorluklar arasında seçim yapmak zorunda kalmamalıdır. Hiç kimse, ilaç almak ile gıda satın almak arasında seçim yapmak zorunda kalmamalıdır” diyerek, mali zorlukların ölüm gerekçesi olmaması gerektiğinin altını çiziyor.

EKONOMİK BÜYÜMEYLE BİRLİKTE HALKIN SAĞLIĞINA ÖNEM VERİLMELİ!

Ancak milyarlarca insanın sağlık hizmetlerinden sorunsuz bir şekilde yararlanabilmesi için hükümetlerin ‘irade ortaya koyması’ gerekiyor. Hükümetlerin bir yandan ekonomik büyüme hedeflerini gerçekleştirirken, diğer yandan da sağlık hizmetlerinden sorunsuz faydalanılabilmesi için gerekli politikaları hayata geçirmeleri isteniyor.

Yine sosyal gelişmenin göz ardı edilmemesi istenirken, halkın istemlerinin doğrudan ve yerinde dinlenmesi gerektiğine işaret ediliyor.

WHO’nun ortaya koyduğu Evrensel Sağlık Kapsayıcılığı sistemi, herkesin istediği tüm sağlık hizmetlerinden yararlanması anlamına gelmiyor. Bu daha çok, insanların sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi için gerekli olan tedavileri içeriyor.

Bu sistemde daha çok geniş halk kesimlerinin gerekli sağlık hizmetlerinin yanı sıra temiz içme suyuna erişebilmesi, hastalıklara yol açan sinek ve sivrisineklerin üremesine yol açan alanların ortadan kaldırılması gibi hedefleri de içeriyor. Yani sağlık hizmetlerini zorunlu kılacak hastalıklara yol açacak şartların ortadan kaldırılması hedefleniyor.