Hasankeyf ve Dicle için 14 Temmuz’da ‘Büyük Atlayış’ çağrısı
Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi ve Mezopotamya Ekoloji Hareketi, 14 Temmuz’da “Büyük Atlayış” için herkesi Dicle’ye çağırdı.
Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi ve Mezopotamya Ekoloji Hareketi, 14 Temmuz’da “Büyük Atlayış” için herkesi Dicle’ye çağırdı.
Uzun süredir antik Hasankeyf’in kurtarılması için yoğun bir kampanya yürüten Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi ve Mezopotamya Ekoloji Hareketi, bu kez Büyük Atlayış çağrısında bulundu.
Temmuz’un her ikinci pazarı Avrupa’nın ve dünyanın bir çok yerinde akarsuların savunulması için “Büyük Atlayış” adı altında etkinlikler düzenleniyor. Bu eylem sırasında, topluca akarsulara giriliyor.
Hasankeyf için mücadele eden her iki çevreci hareket de, “Dicle Nehri Vadisi bütün canlıları ve kültürüyle Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Projesi sonucu yok olmayla karşı karşıyadır” dedi ve şu çağrıyı yaptı: “Bu yıkıma karşı dur demek için bu yılın ikinci pazarı olan 14 Temmuz 2019 günü herkesi Hasankeyf’e bizimle birlikte Dicle Nehri’ne girmeye ve atlamaya çağırıyoruz!”
Hasankeyf’te ve Dicle Vadisi’nde devam eden yıkıma karşı büyük atlayışa ihtiyaç olduğunun altını çizen çevreci hareketler, şunları belirtti:
“Ortadoğu’nun en önemli nehirlerinden biri olan Dicle ve 12 bin yıldır aralıksız insanlara mekan olmuş ve neolitik çağdan kalma antik kent Hasankeyf’i savunmasak suni bir gölde boğacaklar. Birkaç şirketin daha fazla para kazanması uğruna ve hükümetin tahakküm politikalarını geliştirmesi için coğrafyamızın kalbini söküp atmak istiyorlar. Ilısu Projesi tamamlanması halinde, en çok yaşam kaynakları doğrudan ellerinden alınacak 80 bin insan etkilenecektir. Bu projenin etkileri Dicle Nehri’nin bulunduğu tüm bölgede yaşayan milyonlarca insanlara da olumsuz etkileri olacaktır. Bu milyonlarca insan arasında Irak sınırları içinde yaşayanlar da vardır.
Hükümet tarafından 10 Haziran 2019 tarihinde Ilısu Barajı’nda suyun tutulacağı açıklanmışsa da, su tutmadığı ortaya çıktı. Başlıca nedeni 7 ve 8 Haziran’da 3. Hasankeyf Küresel Eylem günlerinde yükselen toplumsal tepkidir. Bu tepki her geçen gün sanatçı, STK ve aktivistler tarafından yayılmaktadır. Bu tepkilerin Ilısu Baraj Projesi durduruluncaya kadar dinmemesi gerektiğine inanıyoruz. 14 Temmuz Büyük Atlayış etkinlikleri bu toplumsal tepki ve mücadelenin önemli bir ayağı olacağını düşünüyoruz.
14 Temmuz 2019 saat 13’de hep birlikte Hasankeyf’in tam karşısında halen büyük oranda özgür akan Dicle Nehrine girip ellerimizde tutacağımız pankartlarımızla yıkım projesi olan Ilısu’nun durdurulmasını ve Hasankeyf’in yaşamasını talep edelim. Yazın ortasında Yukarı Mezopotamya’nın üstün evrensel değeri olan Hasankeyf’te birbirimize güç vererek daha fazla yapmamız gerekenleri konuşmak için de Hasankeyf’e bekliyoruz.
Hasankeyf’te son yazı yaşamamak ve Allianoi gibi yok olmasını engellemek için herkesin mutlaka yapacağı bir şey vardır.”