Şam iktidarı İsrail’in yayılmasına karşı neden sessiz?

Şam yakınlarına kadar ilerleyen ve Golan Tepeleri’nden vazgeçmeyeceği bilinen İsrail’in bu adımına karşı, şu ana kadar sessizliğini koruyan Colani liderliğindeki yeni Şam iktidarının, bu stratejik bölge için ne gibi bir adım atacağı merakla bekleniyor.

SURİYE - İSRAİL

Şam’a 10 kilometre mesafeye kadar yaklaştığı belirtilen İsrail, Gazze ve Lübnan’ın ardından Suriye’deki süreçten faydalanarak 1967’den bu yana ilk kez kontrol alanını genişletti. 1967’de 200 kilometrekarelik bir alanı ele geçiren İsrail, Suriye’nin yanı sıra Lübnan’a karşı da oldukça stratejik bir tepeye yerleşmişti. HTŞ’nin (Heyet Tahrir eş -Şam) Suriye’de harekete geçtiği 27 Kasım’dan bu yana İsrail, Golan Tepeleri’nden Suriye’nin içlerine doğru ilerleyerek yaklaşık 1800 kilometrekarelik bir alanı ele geçirdi.

Peki, Golan Tepeleri dahil İsrail’in ele geçirdiği bu bölgeler, İsrail açısından neden bu kadar önemli?

Bir diğer soru da şu: Suriye içerisinde bu kadar öneme sahip olan bu bölgeden Suriye vazgeçebilir mi?

Öyle bir yer düşünün ki, hem İsrail’e hem de Suriye’ye hakim olabileceğiniz tek bir yer olsun. Öyle bir yer düşünün ki, çölün ortasında ülkenizin en büyük su kaynağı olsun. Öyle bir yer düşünün ki, tarım ve hayvancılık için bölgenin en verimli yeri olsun. İsrail, Yermuk Yeraltı Nehri’nin yanı sıra El Wahta Barajı’nı da ele geçirmiş durumda.

İsrail Başbakanı Netanyahu, “Suriye ordusu mevzileri terk etti. İsrail ordusuna bu mevzileri alması için emir verdik. İsrail sınırının yanında burası, geçici savunma için uygun alan bulundu” diyerek tüm bu sürecin kontrolleri altında yürütüldüğünü belirtti.

El Wahta Barajı, İsrail için elektrik ve su tüketiminin yüzde 30’unun karşılanması anlamına geliyor. Suriye’nin en kritik ve en büyük iki barajından biri olan El Wahta Barajı, ülkenin elektrik ve su ihtiyacının karşılanması açısından hayati bir öneme sahip. Yeni Şam iktidarının Golan Tepeleri ve çevresinden vazgeçmesi durumunda, ülkenin ekonomik, güvenlik ve yaşamsal fonksiyonlarını bir nevi İsrail’in eline teslim olacak ve birçok noktada İsrail ile anlaşmak zorunda kalacak.

HTŞ lideri Colani’nin kontrolündeki yeni yönetimin kullanmaması için Suriye’deki bütün askeri varlıkları, deniz üsleri, havaalanları, silah depoları, mühimmat tesisleri ve araştırma merkezlerini imha eden İsrail, Suriye topraklarında yayılmaya devam ediyor.

Hafız Esad döneminde, Yom Kippur Savaşı’nın ardından 1974’te imzalanan Kuvvetlerin Çekilmesi Anlaşması’nın sonrasında Golan Tepeleri’ni ele geçiren İsrail, o tarihten bu yana bu bölgeyi Suriye ile kendi toprakları arasında tampon bir bölge olarak kullanıyor. Ancak İsrail, Esad rejiminin çöktüğünü ve Hafız Esad’la imzalanan anlaşmanın artık geçersiz olduğunu öne sürerek, Golan Tepeleri’nden Şeyh Dağı’nın ilerisine doğru yayılmaya başladı.

Golan Tepeleri’ni aşarak askerden arındırılmış bölgeye giren İsrail, ikinci aşamada tampon bölgeyi de geçip Şam’a yakın bir noktada askerlerini konuşlandırdı. Ele geçirdiği yeni bölgeleri jiletli teller ve askeri gözetleme noktalarıyla çevreleyen İsrail, askeri varlığını her geçen gün artırmaya devam ediyor. Şam yakınlarına kadar ilerleyen ve Golan Tepeleri’nden asla vazgeçmeyeceği bilinen İsrail’in beklenen bu adımına karşı, şu ana kadar sessizliğini koruyan Colani ve HTŞ liderliğindeki yeni Şam iktidarının, başkente 25 kilometre yaklaşan güçlere ve İsrail- Ürdün sınırını kapsayan, tam ortada yer alan 2200 metre yüksekliğindeki bu stratejik bölge için ne gibi bir adım atacağı merakla bekleniyor.

Fakat şu ana kadar yaşanan gelişmeler karşısında sessiz kalmayı tercih eden HTŞ’nin bu tutumu, Şam’a getirilişinin arkasında hangi güçlerin olduğuna dair güçlü emareler sunuyor.