Alman polis üniformalı Türk faşistler
Özellikle Berlin emniyeti içinde görevli Türk kökenli faşist polislerin sayısı son yıllarda artarken, uzmanların uyarılarına rağmen bu polisler hala Kürtlerin gösterilerinde görevlendiriliyor.
Özellikle Berlin emniyeti içinde görevli Türk kökenli faşist polislerin sayısı son yıllarda artarken, uzmanların uyarılarına rağmen bu polisler hala Kürtlerin gösterilerinde görevlendiriliyor.
Türk devletinin KDP’nin işbirliğiyle Güney Kürdistan’a dönük son işgal saldırısını protesto etme amaçlı geçtiğimiz Cumartesi günü Almanya’nın başkenti Berlin’de gerçekleşen kitlesel gösteride Alman polisinin tutumu dikkat çekiciydi. Emniyet Müdürlüğü’nün belirlediği çerçevede bütün yasalara uymalarına rağmen polisler provokasyonlara başvurup barış içinde yürüyen Kürdistanlılar ve dostlarını kışkırtmaya çalıştı.
11 Mayıs 2022 günü Almanya’daki PKK yasağının iptali için İçişleri Bakanlığı’na yapılan başvuru sonrasına denk gelen gösteride, polisin şiddet olaylarının yaşanması için elinden geleni yapması dikkat çekti. Özellikle “Bijî Serok Apo” (Yaşasın Başkan Apo) ve “Bijî PKK” (Yaşasın PKK) sloganlarını bahane eden polislerin arasında çok sayıda Türk kökenli polis vardı ve bunların bazıları göstericilere Türkçe hakaretlerde bulundu.
‘ERDOĞAN’IN ADAMLARINA GÖREV VERİLİYOR’ İTİRAFI
Polisin şüphesiz Berlin Emniyet Müdürlüğü’nün Kürtlerin gösterilerinde bilinçli olarak AKP-MHP iktidarı yanlısı faşist Türk kökenli polisleri görevlendirmesi ilk değil. Son yıllarda bu durum Alman medyasına da konu olmuş ve güvenlik uzmanları Berlin Emniyeti’ne bundan vazgeçmesi yönünde çağrılarda bulunmuşlardı. Berlin’deki son görüntüde yaşanan olaylar Emniyet Müdürlüğü’nün bu uyarıları ciddiye alması bir yana, daha fazla Türk kökenlileri görevlendirdiğini gösterdi.
2017 yılının Kasım ayında Der Spiegel dergisinin son sayısına Berlin Polis Akademisi’nde görevli bir eğitmen “Kürt gösterilerinde koyu Erdoğan yandaşı polisler görev alıyor, bu iş daha ne derece iyi gider, bunun yanıtını bilmiyorum” itirafında bulunmuştu. Benzer ifade ve itiraflar, Berliner Morgenpost gazetesine konuşan bir başka eğitmen tarafından da dile getirilmişti. Türk kökenli polis adayları arasında Erdoğan taraftarlarının olduğunun bir gerçek olduğunu belirten ve ismini vermek istemeyen bu eğitmen de, "Ben bunu eleştirsem de ilgili makamlar bu duruma ifade özgürlüğü olarak bakıp sabır gösteriyorlar" diye konuşmuştu.
POLİS ELBİSELERİYLE SANAL AĞLARDA ŞOV YAPIYORLAR!
Berlin Emniyet Müdürlüğü’nün çeşitli bölümlerinde çalışan söz konusu bu polisler, AKP-MHP yanlısı olduklarını gizleme gereği duymayarak, sanal ağlarda da Türk bayrağı veya faşist işaretlerle çektikleri fotoğrafları paylaşıyorlar. Özellikle 2017 yılında üniformalı bir polisin bozkurt işareti yaparak çektiği fotoğrafı sanal medya platformlarında paylaşması, Alman kamuoyunda tepkiye neden olmuştu.
Sadece Almanya’da değil, bütün Avrupa ülkelerinde örgütlü Türk faşistler de söz konusu fotoğrafı, 'İçerdeyiz sıkıntı yok' başlığıyla batılı ülkelere dönük tehdit hakaret içerikli paylaşımlarda bulunmuşlardı. Fotoğrafın gerçek olduğunu açıklayan Berlin emniyet teşkilatı ise Türk kökenli polis memuru hakkında soruşturma açmakla yetinmişti. Soruşturmanın ardından polisin tayininin başka yere çıkarıldığı ve hala görevde olduğu tahmin ediliyor.
‘TOLGA’ İSİMLİ FAŞİSTE SİNAGOG’U KORUMA GÖREVİ
2019 yılında da Zafer Gülgen isimli bir faşist, yine sanal medya hesabından Berlin Eyaleti Emniyet Müdürlüğü’nün üniformasını giyerek ve polisin teçhizatlarıyla ülkücü işaretlerle “Bizim için her yer TC” paylaşımında bulundu. Bu skandalın ardından söz konusu kişinin şu anda poliste görevli olmadığını açıklayan Berlin emniyet teşkilatı, “Polis malzemelerini nasıl temin ettiğine dair bir soruşturma açıldı” bilgisini verdi.
Bu yılın Mart ayında ise “Tolga” sahte ismiyle bir Türk faşist, üzerinde Türk bayrağı bulunan polis elbiseleriyle çektiği rap müziği içerikli klipleri internet ortamında paylaştı. Alman medyasının araştırması sonucu “Kafirlerin kafası Türkler tarafından kesilecek, Allah yolunda ölmeye hazırız” gibi ırkçı sözlerin sarf edildiği klipte, görünen kişinin gerçekten polis olduğu ve Berlin Emniyet Müdürlüğü’nde görevli olduğu ortaya çıktı.
Die Welt gazetesine konuşan bir polis yetkilisi, söz konusu Türk kökenli polisin yer ve mekanları koruyan birimde görevli olduğunu duyurdu. Türk ordusunun Kürt halkına karşı yürüttüğü savaşa dair görüntü/fotoğraflar ile Türk bayrağının önünde asker selamı verirken çektiği fotoğraflar da paylaşan bu ırkçı polisin, son dönemlerde yabancı ülkelerin büyükelçilikleri ile Berlin’deki bir sinagogu korumakla görevlendirildiği belirtildi.
MİT’E ÇALIŞAN ÜST DÜZEY POLİSE SUÇÜSTÜ
Berlin emniyet teşkilatındaki skandallar bunlarla sınırlı değil. 2018 yılında Berlin Emniyet Müdürlüğü’nde çalışan bir polisin MİT’e çalıştığı ortaya çıktı. Yüksek rütbeli söz konusu polis memurunun, Berlin’de yaşayan Erdoğan rejimi muhalifler ve Kürtlere ilişkin topladığı bilgileri Türk Büyükelçiliği’nde görevli bir kişiye aktarırken suçüstü yakalandı.
Berlin savcılığının açtığı soruşturma gizli tutulurken, casus polisin bilgi verdiği kişinin de Türk diplomat kimliğiyle dolaşan bir MİT üyesi olduğu ifade edildi. Skandalın ortaya çıkmasından sonra kısa bir açıklama yapan Berlin Eyaleti İçişleri Bakanı Andreas Geisel, “Polise yönelik iddialardan haberdarız” demekle yetindi.
İSTİHBARATTAN BAMF’A HER YERE SIZMAK İSTİYORLAR
Erdoğan rejiminin başta diyanet kurumu DİTİB, konsolosluklar, paravan şirketler ve Türk bankaları üzerinden ajan ağı kuran MİT, Alman polis birimlerine de sızarak Kürtlere ve Türklere ilişkin bilgiler toplamaya çalışması da yeni değil. Hessen Eyaleti'nin Wiesbaden kentinde "uyum polisi" bölümünde görev yaptığı sırada MİT bağlantıları ortaya çıkan ve ANF'nin 2017 yılının Ağustos ayında ismini deşifre ettiği Türk kökenli baş komiser Döndü Yazgan da Erdoğan rejiminin casuslarından birisiydi.
Almanya'nın iç istihbarat kurumu Anayasayı Koruma Örgütü'ne çalışmak için başvuru yapan Türklerin MİT ile bağlantıları ortaya çıkarken, Göç ve Mülteci Dairesi (BAMF)’nde görevli 20 yakın Türkçe tercümanın da AKP-MHP rejimine çalıştığı deşifre oldu. Ancak 6 binde fazla MİT, muhbir ve ajanının aktif olduğu Almanya'da Türk casuslarına açılan soruşturmalar sembolik bir önemi geçmedi. Son 5 yılda 20’ye yakın MİT'çiye açılan soruşturmalardan hiç birisinden sonuç çıkmadı.