HPG Basın İrtibat Merkezi açıklamasında şunlar belirtildi:

"Halkımızın özgürlük davasının yiğit militanları Azad, Delîla ve Lorîn yoldaşlarımız 2 ve 4 Ekim 2019 günlerinde Avaşîn’de son nefeslerine kadar özgürlük değerlerine bağlılıklarını koruyarak şehitler kervanına katıldılar. Şehadetlerinin yıldönümlerinde Azad, Delîla ve  Lorîn yoldaşlarımızı saygı ve minnetle anıyor, anılarına bağlılık sözümüzü bir kez daha yineliyoruz.

Serhed’in yurtsever ve direnişle özdeşleşen Qelqelî ilçesinde özgürlük saflarına katılan Azad yoldaşımız, tarifsiz bir heyecan ve coşku ile katıldığı özgürlük mücadelemizde ilk günden şehadetine kadar bu heyecan ve coşkusundan hiçbir şey kaybetmedi. Bu özelliğiyle tüm yoldaşlarının yüreğinde yer edinen yoldaşımız, gerillacılığa olan ilgisi ve düşmana olan derin öfkesiyle Zagroslar’da destan yazan yoldaşlarımızdan oldu. Son nefesine kadar Apocu özgürlük felsefesinden taviz vermeyen Azad yoldaşımız, dürüst ve samimi kişiliği ile her zaman mücadelemizde yaşayacaktır.

Gerilla saflarına yaptığı bilinçli katılımı ile en zorlu alanlarda bile büyük bir tutku ile yaşama sarılan Delîla yoldaşımız, kadın özgürlük çizgisinde her zaman kendisini yetkinleştirmeyi amaçlayarak PAJK çizgisinin yılmaz bir militanı oldu. Azimli, zeki, kararlı ve olgun kişiliği ile bulunduğu her alanda fedaice bir katılımın sahibi olan yoldaşımız, ancak böyle bir katılımla Önderlik ve şehitler gerçekliğine layık olabileceğinin bilinciyle hareket etti.  Her zaman halkımızın özgürlük değerlerine bağlı kalmasını başaran Delîla yoldaşımız, bu konudaki hassasiyetini tüm mücadele yaşamı boyunca korudu.  Bu nedenle her düşman saldırısına karşı mutlaka cevap olmak isteyerek Apocu ruhun en seçkin örneklerinden olmayı başardı. Canlı, sempatik ve yaşam dolu yapısı ile bulunduğu her mücadele alanında yoldaşlarına moral kaynağı olan yoldaşımız, her zaman bizlere yol göstermeye devam edecektir.

Gerilla saflarına katıldığı günden itibaren büyük bir kararlılıkla gerilla ve dağ yaşamına sarılan  Lorîn yoldaşımız, bulunduğu her alanda yaşamı daha da güzelleştirmenin arayış ve çabasında oldu. Kadın kurtuluş ideolojisini tanıdıkça daha da bilinçlenen yoldaşımız, kişiliğinde köklü değişimler yaratarak örnek bir Apocu militan ve PAJK gerillası olmayı başardı. Yaşamının her anını anlamlı kılmak isteyen yoldaşımız, yaşadığı derin yoğunlaşma düzeyi ile her zaman mücadelenin en ön cephesinde yer almak istedi. Azimli ve savaşçı kişiliği ile her alanda örgütümüze güven veren bir duruşun sahibi olan Lorîn yoldaşımız, şehadete ulaşana kadar da bu duruşundan taviz vermedi. Yoldaşları olarak Lorîn yoldaşımızı mücadelemizin her safhasında anacağımızın ve yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.

Halkımıza karşı soykırım saldırılarının en yoğun olduğu bir süreçte bir an bile tereddüde kapılmadan, halkımızın özgürlük mücadelesine koşan Azad, Delîla ve  Lorîn yoldaşlarımız, bu tercihleriyle tüm Kürt gençliğinin örnek alması gereken Apocu militanlar oldular. Gerilla mücadelesiyle zafere ulaşılacağına tüm benlikleriyle inanan ve bunun için her anlarında fedakarca ve cesaretle savaşmaktan geri durmayan bu değerli yoldaşlarımız; inancın, karşılıksız bağlılığın ve yiğitçe mücadele etmenin adı oldular.

Bu temelde Azad, Delîla ve Lorîn yoldaşlarımız gibi değerli Apocu militanlarla aynı mevzilerde savaşma ve aynı özgür havayı soluma şansına erişen yoldaşları olarak başta değerli aileleri olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyoruz.

Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:

Kod Adı: Azad Özgür Adı Soyadı: Emrah Günara Doğum Yeri: Wan Anne – Baba Adı: Zahide – İsmet Şehadet Tarihi ve Yeri: 2 Ekim 2019 / Avaşîn

 

Kod Adı: Delîla Rojevîn Garzan Adı Soyadı: Fatma Kılıçarslan Doğum Yeri: Bedlîs Anne – Baba Adı: Süreyya – İkram Şehadet Tarihi ve Yeri: 4 Ekim 2019 / Avaşîn

 

Kod Adı: Lorîn Bîşeng Adı Soyadı: Nezahat Çapan Doğum Yeri: Şirnex Anne – Baba Adı: Taybet – Yasin Şehadet Tarihi ve Yeri: 4 Ekim 2019 / Avaşîn

 

AZAD ÖZGÜR

Azad yoldaşımız Wan’ın Qelqelî ilçesinde yurtsever ve Serhed’in köklü kültürünün hakim olduğu bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin bu özelliklerinden dolayı özüne uygun bir şekilde yetişen yoldaşımız, birer asimilasyon yuvası olan Türk devlet okullarına gitmeyerek bu özünü koruyabildi. Küçük yaştan itibaren ailesinin yanında çobanlık yaparak ailesinin geçimine katkıda bulundu. Böylece emek olgusuyla tanışarak, kendi ayakları üzerinde durmayı bu süreçten itibaren öğrenmeye başladı. Bu nedenle aile ve çevresinde sevilen biri oldu. Her Kürt çocuğu gibi partimiz PKK öncülüğünde yürütülen özgürlük mücadelesini küçük yaştan itibaren bölgelerinde bulunan gerillalar aracılığı ile tanıyan Azad yoldaşımız, gördüğü ilk gerillaların yaklaşımlarından, yaşamlarından derinden etkilendi. Gerillanın halkımızın özgür yaşam teminatı olduğunu anladıkça daha çok bağlandı. Gerillanın anlatımları ve çevresinde yaşananlardan düşman gerçekliğini de anlamaya başlayan yoldaşımız, özellikle düşmanın halkımızın en küçük bir hak arama çabasına dahi saldırması üzerine büyük bir öfke duydu. Bir Kürt genci olarak bu düşman gerçekliği ile mücadele etmesi gerektiğini düşünen Azad yoldaşımız, bunun yol ve yöntemlerini aramaya başladı. Halkımıza karşı yıllardır, soykırım politikası uygulayan ve katliamları da bu çerçevede bir yöntem olarak kullanan Türk devletini sadece savaş dilinden anladığını bilince çıkaran yoldaşımız, bunu en etkili bir şekilde gerilla saflarında gerçekleştirebileceğini düşündü. Yine halkımızın kazanımlarına yönelik ağır saldırıların yaşandığı 2014 yılında bu düşüncesini uygulama aşamasına getiren  yoldaşımız, yaşanan şehadetlerden etkilenerek yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek gerilla saflarına katıldı.

Gerilla saflarına katıldıktan sonra Medya Savunma Alanları’na geçen Azad yoldaşımız, ilk eğitimini burada aldı. Eğitim sürecinde gördüğü yaşamsal derslerle dağ ve gerilla yaşamına kısa sürede adapte oldu. Eğitim süreci boyunca aktif bir katılımın sahibi olan yoldaşımız, kendisini birçok konuda eğitip geliştirme imkanına kavuştu. Özellikle halkımıza yönelik yoğun saldırıların olduğu bir süreçte kendisini askeri anlamda daha çok geliştirip sürece cevap olması gerektiğini düşündü. Ancak bu şekilde halkımızın verdiği mücadeleye layık olabileceğinin bilincindeydi. Yine eğitim sürecinde Önderlik ideolojisini daha iyi kavrama olanağına ulaşan yoldaşımız, gerilla saflarına katılmakla yaşamının en doğru kararını verdiğini belirtti. Eğitimini başarılı bir şekilde tamamlayan Azad yoldaşımız, daha sonra pratik yürüteceği bölgeye geçti.

Medya Savunma Alanları’nın en zorlu coğrafyasına sahip bölgelerinde gerillacılık yapma şansına ulaşan yoldaşımız, bu zorlukları da mücadele gerekçesi haline getirerek her geçen gün kendisini geliştirerek yetkin bir gerilla olmayı başardı. Henüz ilk pratik yılında işgalci Türk devletinin işgal saldırılarına karşı geliştirilen eylemlerde yer alarak gördüğü eğitimlerin hakkını vermeye çalıştı. 2015 yılında gelişen bir düşman saldırısında belinden ve başından yaralanan Azad yoldaşımız, hiçbir şekilde bunu kendisine engel olarak görmedi. Aksine kısa sürede iyileşerek tekrar direniş mevzilerindeki yerini aldı. Başarılı bir pratik süreç geçirdikten sonra kendisini yeni dönem gerilla taktiklerinde eğitmek isteyen yoldaşımız, uzman bir gerilla olarak düşmana daha ağır darbeler vurmanın mümkün olacağına inandı.

Bu temelde 2016 yılında yeni bir askeri branş ve ideolojik eğitim devresine katılan yoldaşımız, burada aldığı derslerle kendisini adım adım yeniden yarattı. Özellikle aldığı ideolojik eğitimlerle partimiz PKK’yi ve Önderlik gerçekliğini daha iyi anlamaya başlayarak, düşmanın özel savaş politikalarıyla yaratmak istediği PKK algısının gerçekle ilgisinin olmadığını bilince çıkardı. Yine bu süreçte okuma yazma öğrenerek kendisini ideolojik anlamda daha fazla geliştirmenin zeminini yarattı. Apocu ideolojiyle tanışan bir militanın asla kendisini sınırlamayacağını bilince çıkaran Azad yoldaşımız, kendisini birçok askeri branşta geliştirerek yaşanan yoğun savaşına hazırladı.

Eğitim sürecinden sonra tekrar yüzünü pratiğe dönen Azad yoldaşımız, Zagroslara geçerek dönem görevlerini yerine getirmenin çabasında oldu. Zagroslar’ın heybeti karşısında adeta büyülenen Azad yoldaşımız, cennet bir köşe olan bu coğrafyanın mutlaka özgürleştirilmesi gerektiğini düşündü. Özgürlüğün de öncü komutanlarımızdan Şehîd Reşîd Serdar yoldaşın dediği gibi ancak ‘’düşman gölgesinin dahi orada kalmamasından’’ geçtiğinin bilincinde olan Azad yoldaşımız, bu güzel, anlamlı ve derin hislerle pratiğe yöneldi. Türk devletinin işgal saldırılarına karşı gerçekleştirilen birçok eylemde yer alan yoldaşımız, cesareti ve fedakarlığı ile birlikte savaştığı yoldaşlarına güç ve moral kaynağı oldu. Emekçi ve dürüst kişiliği ile tüm yoldaşlarının saygısını kazanan Azad yoldaşımız, düşmana duyduğu öfkeyle önemli başarıların kazanılmasını da sağlayarak halkımıza verdiği zafer sözünü yerine getirmek için tüm benliği ile savaştı. Yoldaşları olarak Azad yoldaşımızın hayallerinin takipçisi olacağımızın sözünü bir kez daha yineliyoruz.

 

DELÎLA ROJAVÎN GARZAN

Delîla yoldaşımız Bedlîs’in Tetwan ilçesinde yurtsever ve Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’nde bedel veren bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin özgürlük değerlerine olan derin bağlılığı sayesinde küçük yaşta mücadelemizi tanıdı. Özellikle öncü komutanlarımızdan Şehîd Mizgîn – Gurbet Aydın yoldaşımızın Tetwan’da yürüttüğü faaliyetler ve düşmana karşı giriştiği amansız mücadeleyi duyması partimiz PKK’ye olan ilgisini artırdı. Yine babasının 1990’lı yıllarda yürüttüğü siyasi faaliyetlerden dolayı düşman tarafından tutuklanması ve işkence görmesine dair kendisine anlatılanlar Delîla yoldaşımızın erkenden düşman gerçekliğini tanımasını sağladı. Bu nedenle düşmana büyük öfke duyan yoldaşımız, özgürlük mücadelemizi daha iyi tanımak için arayışlara girdi. Önderlik felsefesini ve gerillanın fedakarca verdiği mücadeleyi daha iyi anlamak için çaba sahibi olan Delîla yoldaşımız, yaşama dair daha köklü sorgulamalar yaşadı. Çevresinde kadına dair belirlenen feodal kalıpları kabullenmeyen yoldaşımız, Önderlik felsefesinde tanıdığı özgür yaşama kavuşmayı en büyük hedefi yaptı. Yaşadığı yoğunlaşmalarla artık sistem içerisinde yaşamasının mümkün olmadığı sonucuna varan yoldaşımız, gerilla saflarına katılma arayışına girdi. Özellikle 2013 yılında Paris’te Sara, Rojbîn ve Ronahî yoldaşlarımızın katledilmesinden sonra kararlaşma düzeyine ulaşan yoldaşımız, bu süreçte ablası Rojevîn – Evîndar Kılıçarslan yoldaşımızın gerilla saflarına katılmasıyla katılımını kısa bir süre ertelemek zorunda kaldı. Daha sonra ilk fırsatını bulduğu anda yüzünü Kurdistan dağlarına dönen yoldaşımız, Garzan’dan gerilla saflarına katıldı.

Bir süre Garzan alanında kalan ve gerillacılığa dair ilk bilgilerini burada öğrenen Delîla yoldaşımız, daha sonra Önderliğimizin çağrısıyla geri çekilen gerilla gruplarıyla birlikte Medya Savunma Alanları’na geçti. Akademik düzeydeki ilk eğitimini burada gören yoldaşımız, yaşama tutku düzeyinde bir katılım sağladı. Gerilla saflarına katılmaya dair yaşadığı derin duygularını daha bilinçli bir katılıma dönüştürmek için yoğun bir çabanın sahibi olan yoldaşımız, eğitimlere aktif bir katılım sağladı. Özellikle kadın özgürlük mücadelesine büyük ilgi duyan yoldaşımız, büyük bedeller verilerek yaratılan özgürlük çizgisinin iyi bir militanı olabilmek için sürekli yoğunlaştı. Yine bir kadın gerilla olarak özgürlüğün özsavunma olmaksızın gerçekleşemeyeceğinin bilinciyle askeri alanda yetkinleşmek için sürekli çaba içerisinde oldu. Eğitimlerini başarılı bir şekilde tamamlayan Delîla yoldaşımız, büyük heyecan, iddia ve kararlılıkla pratik yapacağı alanlara yöneldi.

Halkımıza yönelik yoğun çete saldırılarının olduğu bir süreçte halkımızın yanında mücadele etmesi gerektiğini düşünen Delîla yoldaşımız, 2014 yılında DAİŞ çetelerine karşı destansı bir şekilde yürütülen savaşa katıldı. Çetelerin halkımıza karşı yaptığı katliamlara cevap vermek için cesur ve fedaice bir katılım sağlayan yoldaşımız, henüz savaş sürecinin başlarında her iki ayağından yaralandı. Bir süre tedavi gördükten sonra ilk günkü heyecan ve coşkusuyla tekrar mevzilerdeki yerini alan yoldaşımız, halkımıza yönelik çete saldırılarının bertaraf edilmesinde büyük bir emek ve çabanın sahibi oldu.

Halkımıza karşı görevlerini yerine getirdiğini düşünen Delîla yoldaşımız, ardından bir kez daha Medya Savunma Alanları’na dönerek mücadelesini burada sürdürdü. Yer aldığı ağır pratik sürecin muhasebesini yapmak için ideolojik ve askeri eğitimlere katılan yoldaşımız, yaşadığı savaş sürecinden hem askeri hem de ideolojik anlamda önemli dersler çıkardı. Düşmanın Bakurê Kurdistan’da halkımıza yönelik katliamlar gerçekleştirmesi karşısında büyük bir öfkeye kapılan yoldaşımız, özellikle Sûr, Gever ve Cizîra Botan’da yürütülen destansı direnişlerden etkilenerek oradaki yoldaşlarının yanında yer almak istedi. Fakat ablası Rojevîn – Evîndar Kılıçarslan yoldaşımızın 2016 yılında Gever’de şehadete ulaşması nedeniyle Delîla yoldaşımızın bu önerisi kabul edilmedi. Rojevîn yoldaşımızın şehadetinden derinden etkilenen Delîla yoldaşımız, bu şehadete vereceği cevabın mücadelesini daha fazla büyütmek olduğunun bilincindeydi. Şehit yoldaşlarımıza bağlılığın onların hayallerini gerçekleştirmekten geçtiğinin farkında olarak soluksuz bir mücadelenin sahibi oldu. Medya Savunma Alanları’nın birçok bölgesinde mücadele eden Delîla yoldaşımız, dürüst ve özgürlük değerlerine olan sarsılmaz bağlılığı sayesinde yoldaşlarının güvenini kazanarak önemli ve stratejik çalışmalarda görevlendirildi. Bu çalışmalarda uzun bir süre yer alan yoldaşımız katılımı ve yaratıcılığı ile yoldaşlarının güvenine layık olarak aktif bir katılımın sahibi oldu.

Her ne kadar yer aldığı çalışmalarda başarılı bir pratiğin sahibi olsa da yüzü her zaman düşmana darbe vurabileceği alanlara dönük olan Delîla yoldaşımız, yüreğindeki derin öfkeyi eyleme dönüştürmenin sabırsızlığını yaşıyordu. Bu nedenle ısrarla savaşın yoğun yaşandığı ve düşmana karşı eylem yapabileceği alanlara geçme önerisinde bulundu. Israrlı önerileri kabul edilen yoldaşımız, büyük bir heyecan ve tarifsiz bir coşku ile direniş mevzilerindeki yerini aldı. Nihayet amacına kavuşmuş olmanın verdiği mutlulukla düşmana karşı geliştirilen birçok eylemde emek ve rol sahibi olan yoldaşımız, düşmana sıktığı her mermiyle şehit yoldaşlarının ve birçok kez katliama maruz kalan halkımızın intikamını aldı. Canlı, sempatik ve yaşam dolu yapısı ile bulunduğu her alanda yoldaşlarına güç ve moral kaynağı olan Delîla yoldaşımız, kadın özgürlük çizgisindeki net duruşuyla da tüm yoldaşlarının örnek aldığı bir PKK-PAJK militanı oldu.

 

LORÎN BÎŞENG

Lorîn yoldaşımız, mücadelemizin ilk yıllarından itibaren tereddütsüz bir bağlılıkla partimiz PKK’nin etrafında kenetlenen Silopiya’da yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin ve yaşadığı çevrenin bu karakterinden dolayı erkenden mücadelemizi tanıyan yoldaşımız, özellikle gerillaya büyük bir hayranlık duydu. Gerillanın yaşam tarzını merak eden ve ilgi ile takip eden yoldaşımız, gerilla saflarına katılmayı en büyük hayali haline getirdi. Türk devlet okullarında bir süre okumak zorunda kalan Lorîn yoldaşımız, bu süreçte Türk devletinin soykırımcı karakterini tanıma imkanı buldu. Kendisine yabancı bir dil ile eğitim görmenin zorluğunu yaşayan yoldaşımız, bu nedenle anadili olan Kürtçeyi daha fazla sahiplendi. Aynı zamanda düşmanın Kürt çocuklarını özgürlük mücadelesinden uzak tutmak için yürüttüğü özel savaş politikalarının da farkında olan yoldaşımız, düşman gerçekliğini daha fazla bilince çıkardı. Bu nedenle erkenden mücadele saflarında yer alarak bu düşman gerçekliğine karşı mücadele etmek istedi. Fakat yaşı küçük olmasından dolayı bu istemini gerçekleştiremeyen yoldaşımız, her zaman gerillaya katılacağı anın heyecanını yaşadı. Bu nedenle iddia ve kararlılık düzeyini her geçen gün daha da büyüttü. Gençlik dönemleriyle birlikte yaşama dair gözlemleri daha da güçlenen Lorîn yoldaşımız, geleneksel kalıplara sıkıştırılmak istenen kadın gerçekliği ile Rêber Apo felsefesiyle aydınlanan ve bilinçlenen kadın gerçekliğini karşılaştırma imkanı buldu. Yaşamın özgürce yaşanması halinde anlamlı olacağını bu süreçte bilince çıkaran Lorîn yoldaşımız, bunun da ancak Kurdistan dağlarında gerilla saflarına katılmaktan geçtiğinin farkındaydı. Ailesinden ve yakın akrabalarından gerilla saflarına birçok katılımın olmasından etkilenen yoldaşımız, artık özgürlük saflarına ulaşmanın vaktinin geldiğini düşünerek 2015 yılında Cizîra Botan’dan gerilla saflarına katıldı.

Botan’ın direnişçi ruhunu kuşanan Lorîn yoldaşımız, gerilladaki ilk gününden itibaren aktif bir katılımın sahibi oldu. Kurdistan dağlarını özgürlüğün en saf haliyle yaşandığı alanlar olarak değerlendiren yoldaşımız, gerilla mücadelesiyle bunun daha çok anlam kazandığını ifade etti. Gerilladaki ilk eğitimlere büyük bir istek ve heyecanla katılan yoldaşımız, bir an önce pratik yürüteceği alanlara gidip Özyönetim  Direnişi sırasında şehadete ulaşan yoldaşlarının ve katliamlara maruz kalan halkımızın intikamını almak istedi. Bu nedenle özellikle askeri eğitimlere büyük önem verdi. Gerilla savaş sanatının tüm ayrıntılarına hakim olan yoldaşımız, eğitimini başarıyla tamamlayarak pratik yürüteceği alanlara geçti. Gerillaya katıldığı günden itibaren yüreğinde olan intikam hırsını eyleme dönüştürmek isteyen Lorîn yoldaşımız, bunun için sürekli arayış ve çabanın sahibi oldu. Bu nedenle özellikle savaşın yoğun yaşandığı alanlara gitmek isteyen yoldaşımız, ısrarlı çabaları sayesinde amacına ulaştı.

Medya Savunma Alanları’na yönelik yoğun düşman saldırısının olduğu bir süreçte mevzilerde direnen yoldaşlarının yanında olan Lorîn yoldaşımız, cesareti ve fedakarlığı ile öne çıktı. Düşmana karşı gerçekleştirilen eylemlerde yer alarak düşmana olan hıncını pratiği ile gösterdi. Aynı zamanda kendisini pratik içerisinde eğitmekten geri durmayan yoldaşımız, özellikle kadın kurtuluş ideolojisinde derinleşmeyi esas aldı. Böylece yaptığı pratiği daha da anlamlandırma imkanına kavuşan yoldaşımız, bu yönüyle özgürlük için mücadele eden kadınlara da örnek oldu. Yoğun ve zorlu bir pratik sürecinden başarılı bir şekilde çıkan Lorîn yoldaşımız, bu pratiğine askeri uzmanlaşma eğitimleriyle bilimsel bir çerçeve oluşturmak istedi. Özellikle yeni dönem gerilla taktiklerine ilgi duyan yoldaşımız, zekası ve emekçi yapısıyla kısa sürede önemli bir birikime ulaştı. Bu sefer profesyonel bir YJA Star gerillası olarak tekrar pratiğe dönen yoldaşımız, eğitimden aldığı güç ve düşmana olan öfkesinin yarattığı moralle soluksuz bir mücadelenin sahibi oldu. Medya Savunma Alanları’nın birçok bölgesinde bulunarak yaşanan yoğun savaş sürecinde önemli roller üstlenen Lorîn yoldaşımız, dürüst ve özgürlük değerlerine olan sarsılmaz inancıyla tüm yoldaşlarının saygısını kazandı.

Gerillaya saflarına katıldığı günden itibaren her anında sömürgeci Türk devletinin halkımıza yönelik soykırım saldırılarının intikamını almayı esas alan Lorîn yoldaşımız, bunun için gösterdiği üstün çaba, azim ve kararlılıkla tüm yoldaşlarının yüreğinde yer edindi. Soluksuz ve bitmek tükenmek bilmeyen bir enerji ile mücadele ettiği her alandaki yoldaşlarının saygısını kazanarak, halkımızın her zaman anacağı kahramanlarından biri oldu. Kadın özgürlük mücadelesine olan sarsılmaz inancı ve bu temelde ulaştığı militan kişiliği ile örnek bir PKK-PAJK gerillası olan Lorîn yoldaşımız, her zaman mücadelemizde yaşayacaktır. Yoldaşları olarak Lorîn yoldaşımızın özlemini duyduğu özgür Kurdistan’ın mutlaka kuracağız.”