Türkiye’de 20 yıllık AKP dönemi boyunca sendikalaşma oranı 12 Eylül’e oranla bile geriledi. AKP iktidara geldiğinde yüzde 57,98 olan sendikalaşma oranı işçi sayısı 3 kat artmasına rağmen yüzde 12,76’ya düştü.
Türk Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin de son dönem asgari ücret belirleme için yaptığı açıklamalarda sendikalaşma oranına değindi. Türk Bakan Bilgin, sendikalaşmanın az olduğunu şu sözleriyle itiraf etti: “Kamuda sendikalaşma oranı çok yüksek. Özel sektörde ciddi bir sorun var. 15 milyon emekçi işçi olarak çalışıyor. Bunların 1.5 milyona yakını örgütlü, bunu değiştirmek mecburiyetindeyiz. Türkiye'nin işverenleri sendikalara karşı tavır almasınlar.”
Peki, AKP dönemi boyunca sendikalaşma neden bu kadar düştü? Bugün yaratılan yandaş sendikacılık ne anlama geliyor?
Dosyanın ilk bölümünde AKP döneminde Türkiye’de örgütlü işçi sayısına, sendika profillerine bakacağız. Sonrasında hukukçu ve sendika örgütlenme uzmanlarından sendikalaşmadaki güncel sorunları dinleyeceğiz.
AKP’NİN YANDAŞ SENDİKALARI
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı 2022 Ocak ayı verilerine göre, Türkiye'de 15 milyon 294 bin 362 işçiden sadece 2 milyon 189 bin 645'inin sendika üyeliği bulunuyor. Resmi Gazete’de yayınlanan verilere göre Türk-İş, 1 milyon 213 bin 439 ile en fazla üyeye sahip konfederasyon. Hak-İş, 727 bin 187 üyeyle ikinci büyük konfederasyon olurken Hak-İş’i 212 bin 593 üyeyle de DİSK izliyor. İşçilerin 29 bin 855'i ise bağımsız sendikalara üye.
En yüksek sendikalaşma oranı ise genel hizmetler (belediyeler) işkolunda, en düşük ise inşaat alanında. Şu an Türkiye’nin üye bakımından en yüksek sayıya sahip sendikası 243 bin 643 üyeyle Hak-İş’e bağlı Hizmet-İş. Özellikle AKP belediyelerinde örgütlenen Hizmet-İş’in adını grevler ya da işçi sağlığı, çalışma koşulları, ücret belirleme gibi tartışmalarda duymak neredeyse imkansız. Üye bakımından Hizmet-İş’i ikinci sırada Türk Metal, ardından Öz-Sağlık- İş, Genel İş ve Belediye-İş takip ediyor.
Türkiye’deki hem işçi hem de memur sendikalarının profile baktığımızda, karşımıza daha çok AKP yanında yer alan (işçi alanında Türk-İş ve Hak-İş) AKP belediyelerinde örgütlenen (Hizmet-iş gibi) sendikalar çıkıyor. Elbette Türkiye’de de dünyada da sendikalaşma önündeki tek engel yasalar ve iktidarlar değil. Tam da bu saydığımız profildeki ‘sarı sendikacılık’ da bugün en ciddi sorunlardan bir tanesi.
AKP DÖNEMİNDE 194 BİN İŞÇİNİN GREVİ YASAKLANDI
AKP 2012’de 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu ile kağıt üzerinde birden fazla sendikaya üye olma, 50+1 ve 40+1 gibi işyeri-işletme barajlarını uygulamaya soktu. Ama aynı yasa grevlere 60 günlük erteleme kararı da çıkarılabiliyor. Fakat grevler bu sürenin sonunda başlatılamıyor. Taraflar erteleme süresi içinde anlaşamazlarsa uyuşmazlık Yüksek Hakem Kurulu (YHK) tarafından çözülüyor. Bu nedenle grev ertelemesi fiilen grev yasağı anlamına geliyor.
DİSK-AR’ın verilerine göre AKP’nin iktidara geldiği 2003 yılından bu yana 17 grev erteleme kararnamesi yayımlandı ve 194 bin 39 işçinin grevi ertelendi (fiilen yasaklandı). AKP döneminde yasaklanan grevlerin 7’si OHAL döneminde gerçekleşti.
AKP özellikle OHAL döneminde grev erteleme silahımı kullanırken Ocak-Şubat ay ile başlayan işçi eylemlerinin tamamı sendikasız işyerlerinde yaşandı. İstanbul’dan Antep’e kadar uzanan zam eylemlerine sendikalar müdahil olamazken sonrasında da örgütlenme oranında artış yaşanmadı. Türkiye’de işçilerin sendikalaşma oranı bakanlığın oranlarına göre yüzde 14 civarında ama bunların sadece yüzde 7’si yetki ve toplu sözleşme hakkına sahip.
Yarın: DİSK’e bağlı Birleşik-Metal Sendikası Örgütlenme Uzmanı İrfan Kaygısız, toplu sözleşme ve yetki alanında yaşananları anlattı.