Êzidî soykırımının tanınması için İsviçre'ye 80 bin imza

DAİŞ çetelerinin Êzidîlere dönük soykırımının tanınması için İsviçre Federal Konseyi’ne 80 bin imza sunuldu.

DAİŞ çetelerinin Ağustos 2014'te Şengal’e saldırarak Êzidîlere dönük gerçekleştirildiği vahşetin İsviçre hükümeti tarafından soykırım olarak tanınması talebiyle geçtiğimiz Mayıs ayında başlatılan imza kampanyası çerçevesinde 80 bin 927 imza toplandı. Toplanan imzalar, aralarında İsviçre Sosyalist Parti Ulusal Parlamento Milletvekili Roger Nordman, Yeşiller Ulusal Parlamento Milletvekili Natalie Imboden ve DAİŞ’in vahşetlerine tanıklık edenlerinden bulunduğu 50 kişilik bir grup tarafından, Bern Federal Parlamento önünde yapılan açıklamanın ardından İsviçre Federal Konsey Şansölyesine sunuldu.

‘SOYKIRIMIN TANINMASI YENİ KATLİAMLARIN ÖNÜNE GEÇER'

Grup adına yapılan açıklamada, Êzidîlere dönük yapılanların soykırım olarak tanınması çağrısında bulunularak, bunun bir sorumluluk olduğuna dikkat çekildi. Birleşmiş Milletler'in (BM), DAİŞ tarafından Êzidîlere yapılanların soykırım kapsamında olduğuna dikkat çeken raporlarının hatırlatıldığı açıklamada, soykırım olarak tanınmasının yeni katliamların önüne geçmede etkili olacağına vurgu yapıldı.

 15 VEKİLDEN FEDERAL KONSEYE ÇAĞRI

Öte yandan Ulusal Parlamento Milletvekilleri Fabian Molina, Mustafa Atıcı, Brigitte Crottaz, Laurence Fehlmann Rielle, Friedli Claudia, Barbara Gysi, Martin Landolt, Angelina Moser Tiana, Martina Munz, Jon Pult, Ursula Schneider Schüttel, Priska Seiller Graf, Lilian Studer, Nicolas Walder, Celine Widmer, 15 Haziran’da Ulusal Parlamentoya sunduğu önergeyle, DAİŞ’in Êzidîlere dönük işlediği suçların soykırım olarak tanıma çağrısında bulunmuştu.

 15 Milletvekilin imzasını taşıyan önergede, BM Suriye Uluslararası Bağımsız Soruşturma Komisyonu’nun raporuna dikkat çekilerek, BM İnsan Hakları Konseyi’nin üye devletlere soykırımın tanınması çağrısına yer verildi. Önergede şu ifadelere de yer verildi: “İsviçre bu soykırımı tanıyarak bir nebze de olsa mağdurlar için adaleti sağlamış olmakla kalmayacak, aynı zamanda uluslararası hukukun ruhuna uygun olarak bu suçları işleyenlerin cezai kovuşturmasına ve cezasızlıkla mücadele konusunda aktif taahhütte bulunmuş olacaktır. Yine Êzidîlere yönelik soykırımın tanınması, böyle bir suçun bir daha asla işlenmemesini sağlamaya da yardımcı olacaktır.”